Filtreler
Filtreler
Bulunan: 45 Adet 0.002 sn
Ambargo Durumu [1]
Tam Metin [1]
Tür [1]
Yayın Dili [1]
ENSTİTÜLERİzmir Katip Çelebi Üniversitesi Kurum Koleksiyonu
Erişime Açık

Gömülü 3. molar dişlerin cerrahi çekimi sonrası uygulanan düşük doz lazer tedavisinin ödem, trismus ve ağrı üzerine etkisinin değerlendirilmesi

Görgülü, Harun

ABSTRACTEvaluation of the Effect of Low-Level Laser Therapy on Edema, Trismus and Pain after Surgical Extraction of Impacted 3. Molar TeethObjectıves: The aim of this study is to evaluate the effects of low-level laser therapy(LLLT) applied on edema, pain, and trismus with 3dMD after mandibular third molar teeth surgery.Materials and Methods: Thirty patients with bilateral, symmetric, impacted mandibular third molar teeth were included in the study. Patients were included in the laser group on one side according to the arrival order of the clinic the other party was designated as the control g ...Daha fazlası

Erişime Açık

Atmosferik soğuk plazma uygulaması ve RGD peptid konjügasyonu ile yüzey modifikasyonu sağlanan dental implantların osseointegrasyon sürelerinin değerlendirilmesi

Kelebek, Seyfi

ABSTRACTIn this study, modification of the surface energy and physicochemical structure of same SLA surfaced dental implants by ACP, RGD peptid conjugation and the combination of these two technique, histological and biomechanical evaluation of osseointegration of these implants at 2, 4 and 8 weeks were aimed. Today, dental implants are used routinly in treatment of edentuolisim. It is needed a period of 3-6 months for the osseointegration of the inserted dental implants into jaw bone. To reduce this long time of osseointegration different techniques, implant designs and surface modifications ...Daha fazlası

Erişime Açık

Bor ve düşük doz lazer uygulamalarının distraksiyon osteogeneziste yeni kemik oluşumu üzerine etkilerinin radyografik olarak incelenmesi

Cıcık, Muhammet Furkan

ÖZETDistraksiyon Osteogenezis (DO), 1992 yıllından itibaren maksillofasiyal bölgedeki kemik deformitelerinde etkin bir tedavi seçeneği olarak yerini almıştır. Bu sayede kademeli olarak belli bir sürede büyük kemik hareketlendirmeleri yapılabilmekte ve aynı zamanda yumuşak dokuların da adaptasyonu için yeterli zaman sağlanmaktadır. DO’ da konsodilasyon (pekiştirme) süresinin operasyondan önce tam olarak tahmin edilememesi ve 12 haftaya kadar uzayabilmesi DO’ nun en büyük dezavantajı olarak görülmektedir. Ayrıca konsolidasyon süresi boyunca, operasyon bölgesi, distraksiyon apareyinin veya rezidü ...Daha fazlası

Erişime Açık

Tavşan kalvaryumu modelinde yeni kemik oluşumu üzerine stromal vaskuler fraksiyon ile lokal ve sistemik ozon kullanımının etkinliğinin karşılaştırmalı olarak araştırılması

Özen, Emrullah

ABSTRACTThe aim of this study is investigate the efficacy of ozone and stromal vascular fraction (SVF) on guided bone regeneration model in rabbit calvarium. Thirty adult male New Zealand rabbits were used in this study. The study included ten groups, one of which was a control group. Two titanium barriers were fixed on each rabbit’s calvarium. Synthetic bone graft was placed under the titanium barriers after decortication application in the control group. Local ozone, systemic ozone, SVF application and combinations of these procedure following decortication into the titanium barriers in the ...Daha fazlası

Erişime Açık

Kemik greftine uygulanan enjekte edilebilir trombositten zengin fibrinin yeni kemik oluşumuna ve greft rezorbsiyonuna etkisinin immünohistokimya, histomorfometri ile değerlendirilmesi

Kuru, Keremcan

ÖZETAmaç: Düşük santrifüj hızı konsepti ile elde edilen i-TZF likidinin allogreft ile karıştırılmasıyla oluşan putty greftin kemik oluşumuna ve yeni oluşan kemiğin kalitesine etkilerinin çekim soketi koruma modeli kullanılarak histomorfometri ve immünohistokimya ile değerlendirilmesi amaçlanmıştır.ABSTRACTAim: The aim of this study is to evaluate the effects of new bone formation by histomorphometry and immunohistochemistry of the putty graft which is formed by mixing allograft with i-PRF liquid which is obtained with low speed centrifugation concept.

Erişime Açık

HİBRİT CAD CAM MALZEMELERİNDE FARKLI YÜZEY İŞLEMLERİNİN VE YAŞLANDIRMANIN YÜZEY ÖZELLİKLERİNE VE BİYOUYUMLULUĞA ETKİSİNİN İNCELENMESİ

AHMET KESKİ

Hibrit CAD/CAM materyalleri doğal dişe benzer mekanik özellikleri nedeniyle dişhekimliğinde pratiğinde tercih edilen materyaller arasında yerini almıştır. Bu materyallerde yüzey bitim işlemi olarak mekanik polisaj ve rezin glaze yöntemleri önerilmektedir. Simantasyon sonrası ağız içinde yapılan düzenlemeleri takiben uygun bitim yapılamaması durumunda yüzeyler pürüzlü olarak kalabilmektedir. Ayrıca ağız içi dinamik koşulların etkisiyle materyal yüzeyinde çeşitli bozulmalar da görülebilmektedir. Literatürde hibrit seramiklerin mekanik özellikleri hakkında çok sayıda araştırma olmasına rağmen, çe ...Daha fazlası

Erişime Açık

DENTAL İMPLANTLAR ÜZERİNDE OLUŞTURULAN MİKROBİYAL BİYOFİLMİN UZAKLAŞTIRILMASINDA FARKLI YÖNTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

VOLKAN SÜLEYMAN GÜRLEN

Peri-implant hastalıkların tedavisinde diğer periodontal tedavilerde olduğu gibi etkenin ortadan kaldırılması önemlidir. Peri-implant hastalıkları sebebi çoğu zaman mikrobiyal biyofilmdir. Pek çok araştırmacının farklı yöntemler tercih etmesine karşın implant dekontaminasyonunda kullanılacak metot için halen bir fikir birliği bulunmamaktadır. Mekanik dekontaminasyona ilave olarak kullanılan kimyasal dekontaminasyon yöntemlerinin klinik parametrelerde ek katkı sağladığı gösterilmiştir. Bizim çalışmamızda dental implantların ağızda kişisel olarak hazırlanmış bir aparey içinde 48 saat bekletilmes ...Daha fazlası

Erişime Açık

AĞIZ VE DİŞ PROTEZLERİNDEN HASTA TÜKÜRÜĞÜNE SALINAN İYON MİKTARININ ARAŞTIRILMASI

OYTUN KUTSAL

Giriş-Amaç: Bu tez çalışmasının amacı, farklı protetik materyallerin in vivo şartlarda tükürüğe iyon salınımına; protez kullanım süresinin ve tükürük pH seviyesinin etkisinin incelenmesidir. Materyal-Metod: Çalışmaya 3 farklı protez türü dahil edilerek 3 ana grup oluşturuldu: Tam seramik (TS), metal seramik (MS) ve metal iskeletli hareketli bölümlü protez (HBP). Tam seramik başlığı altında değerlendirilen 3 farklı materyal de araştırmaya dahil edilerek 3 alt grup oluşturuldu: Zirkonya (Zr), lityum disilikat (Ls), feldspatik porselen (F). Tükürük örnekleri serbest akış halinde 15 ml’lik eppendo ...Daha fazlası

Erişime Açık

SIÇANLARDA DEKSMEDETOMİDİN VE KSİLAZİNİN FENTANİLİN ANALJEZİK ETKİSİ VE FENTANİL TOLERANSI ÜZERİNE ETKİSİ

DENİZ YILDIZ PEHLİVAN

Giriş-Amaç: Fentanil (FEN) ağrı tedavisinde kullanılan güçlü bir opioid maddedir. μ-opioid reseptör (MOR)’ler opioidlerin farmakolojik etkilerine aracılık eder. Opioidlerin uzun süreli ve/veya yüksek dozlarda kullanılması sonucunda antinosiseptif etkilerine karşı tolerans gelişebilmektedir. Opioidlerin analjezik etkilerine karşı gelişen toleransın önlenmesi bu ilaçların klinikte daha etkin ve güvenli kullanımı için önemlidir. Bu amaçla α-2 adrenoreseptör agonistlerinden olan deksmedetomidin (DEX) ve ksilazin (KSL)’in, FEN toleransı ve analjezisi üzerindeki etkilerini araştırdık. Ayrıca, periaq ...Daha fazlası

Erişime Açık

ATROFİK MAKSİLLADA FARKLI YÖNTEM VE SAYIDA YERLEŞTİRİLEN ZİGOMATİK VE DENTAL İMPLANTLARLA OLUŞTURULAN MODELLERDEKİ STRES DAĞILIMLARININ SONLU ELEMAN ANALİZİ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ

ÖMER ANKAYA

Amaç: Bu çalışmanın amacı, atrofik bir maksillaya farklı sayıda ve farklı planlamalarla dental ve zigomatik implantlar yerleştirilip, bukkal ve palatinal yönden oblik, okluzal yönden vertikal kuvvetler altında kemik dokular ve implant yüzeylerinde oluşan stres değerlerinin sonlu eleman analizi ile değerlendirilmesidir. Materyal ve Metod: Bu çalışmada 3 farklı implant planlaması yapılarak bu planlamalardaki zigomatik implantlar 2 farklı teknikle (intrasinüs ve ekstrasinüs) yerleştirildi. Model 1’de intrasinüs tekniği ile quad zigoma implantı yerleştirildi. Model 2’de ektrasinüs tekniği ile quad ...Daha fazlası

Erişime Açık

MİNİ İMPLANT VE UTİLİTY ARK KULLANILARAK YAPILAN ALT KESER İNTRÜZYONU SONRASI MEYDANA GELEN PULPA KAN AKIM DEĞİŞİKLİĞİNİN LASER DOPPLER FLOWMETRY (LDF) İLE DEĞERLENDİRİLMESİ VE PULPAL KAN AKIMI DEĞİŞİMİ İLE APİKAL KÖK REZORPSİYONU ARASINDAKİ İLİŞKİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Edvina PERE KELEBEK

Amaç: Kök rezorpsiyonu ortodontik tedavilerde sık karşılaşılan yan etkilerden biridir. Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomografi (KIBT) kullanılarak rezorpsiyon miktarı ile ilgili net bir değer elde edilebilmektedir. Ortodontik diş hareketi sırasında periodontal ligament ve pulpa kan akımında değişiklikler meydana gelir. İntrüzyon gibi basıncın köklerin apikal üçlüsünde yoğunlaştığı hareketlerde bu değişiklikler daha fazladır ve kök kısalmalarınna da neden olabilmektedir. Bu prospektif çalışma iki farklı yöntem ile yapılan mandibular kesici diş intrüzyonunun pulpa canlılığı üzerindeki etkilerini Las ...Daha fazlası

Erişime Açık

RESTORATİF MATERYALLERİN PERİODONTAL SAĞLIK VE BİYOKİMYASAL PARAMETRELER ÜZERİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ

Zeynep Ekin KILINÇ

Amaç Bu çalışmanın amacı; süt kanin dişlere uygulanacak biyoaktif özelliklere sahip 4 farklı restoratif materyalin periodontal dokularda oluşturacağı klinik ve biyokimyasal cevabın ve aynı restoratif materyallerinin gingival fibroblast hücre kültürlerinin canlılığına olan etkilerinin değerlendirilmesidir. Gereç ve Yöntem Randomize, kontrollü ve bölünmüş ağız dizaynı ile tasarlanan bu tezin in-vivo aşamasında biyoaktif özellikteki, dört farklı içerikteki restoratif materyal kullanılarak (Glasiosite, BEAUTIFIL-Bulk Restorative, EQUIA Forte™ HT Fil ve Activa BioACTIVE Restorative®) toplamda 60 ad ...Daha fazlası

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms