Filtreler
Filtreler
Bulunan: 30 Adet 0.002 sn
Ambargo Durumu [1]
Tam Metin [1]
Yayın Tarihi [1]
Yayın Dili [1]
Erişime Açık

Sıddık Korkmaz’ın Akademik Çalışmalarına Dair Bir değerlendirme

Prof. Dr. Sıddık Korkmaz; araştırmacı bilimsel çalışmalarıyla İslam Mezhepler Tarihçiliği açısından kayda değer bir yere sahiptir. Korkmaz, uzmanlık alanı olan İslam Mezhepleri Tarihi alanında Şiilik, Alevilik, Maturdilik mezheplere dair çalışmalarıyla çok yönlü bir bilim adamı olma vasfına sahiptir. Başta Şiilik ve Maturidilik olmak üzere İslam Düşünce ekolleri diyebileceğim İslam Mezheplerine dair çalışmaları onu İslam Mezhepleri Tarihi alanında öne çıkarmış ve yeni yaklaşımlara kapı aralamıştır. Hasan Onat, Kur’an, Sünnet ve Müslümanların on dört asırlık birikimleri gibi ortak bir kaynağa s ...Daha fazlası

Erişime Açık

Bâkıllânî’nin (ö. 403/1013) İ’câzu’l-Kur’ân Adlı Eserinin Bedî´ Sanatları Açısından İncelenmesi

ADNAN ARSLAN

Hicri dördüncü yüzyılın önde gelen Eş´arî kelamcılarından olan Bâkıllânî (ö. 403/1013), kelami konuların dışında Kur’ân’ın i´câzına dair bir eser kaleme almıştır. Bu eserinde Bâkıllânî, kendisinden önce bu sahada eser kaleme alan Rummânî ve Hattâbî’nin bazı açılardan izini takip etmiştir. Bu çalışmada, Bâkıllânî’nin söz konusu eserinde Arap belâgatının saç ayaklarından biri olan bedî´ ilmi sanatlarını nasıl uyguladığı incelenmiştir. İnceleme sonucunda müellifin cinas, seci, müvazene, leff ü neşir vb. sanatları i´câza dair bu teorik eserinde uygulamaya özen gösterdiği görülmüştür. Anlaşılan Bâk ...Daha fazlası

Erişime Açık

Muhammed Muhammed Ebû Mûsâ, Mürâca‘ât fî Usûli’d-Dersi’l-Belâgî

Cahiliye Arapları bir portreyi, olay ya da nesneyi başarılı bir şekilde lafız ve anlama sığdırmada üstün bir merhaleye ulaşmışlardı. Öyle ki Cahiliye dönemi şairi, uzun pasajlarla anlatılacak ya da tasvir edilecek herhangi bir temayı anlamı yoğun, lafzı öz birkaç beyitle ifade edebilmekteydi. Ancak Arapların sahip oldukları ve çoğu yerde gurur vesilesi olarak gördükleri beyan ve belagat tasavvurları, Kur’an’ın nüzulüyle beraber vahiy dilinin mu‘cîz/erişilmez üslubu sayesinde farklı bir aşamaya evrilir. Farklı ölçeklerdeki meydan okumalara rağmen erişilmez olan kelâm-ı ilâhî’ye karşı koyan ya d ...Daha fazlası

Erişime Açık

Henry Corbin, Tanrının Yüzü İnsanın Yüzü: Yorumbilgisi ve Tasavvuf, çev. Kübra Gürkan, B. Garen Beşiktaşlıyan

Hermeneutik ve tasavvuf arasındaki ilişki özellikle son dönemde tasavvuf metinlerinin muhtevasını anlama girişimleriyle artmış ve belirginleşmiştir. Birçok çalışmada doğaüstü olarak kabul edilen bu mistik metinlerin yapısı, içinde bulunduğu geleneğin de etkisiyle kapalı kalmış ve ulaşılamadıkça okur için daha da büyük bir ilgi odağı haline gelmiştir. Hermeneutik bir tavırla tasavvuf metinlerine nüfuz edilebileceği düşüncesi ise halen tartışmalıdır.

Erişime Açık

Fahreddin er-Râzî’ye Göre, Tanrı’da Vücud ve Mahiyetin Aynılığı ve Ayrılığı Meselesi

Muhammet Çiftci

Varlık-mahiyet ayrımının ilk versiyonları, her ne kadar Eflatun’a ve Aristoteles’e dayandırılsa da söz konusu ayrımın, Fârâbî ve İbn Sînâ’da felsefî bir “mesele” haline geldiği söylenebilir. Zira bu iki filozofun düşüncesinde, vücud-mahiyet ayrımı meselesi, varlığa ilişkin metafizik çalışmalarda çok önemli bir yeri haizdir ve temel iki soruya dayanmaktadır: Bir şey var mıdır ve var olan bu şey, nedir? İlk soru, daha çok dış dünyadaki şeylerin gerçekliği ile ilgili olup, o şeylerin somut bir şekilde ortaya konmasını amaç edinirken; “var olan şey nedir?” şeklinde ifade edilen ikinci soru ise sor ...Daha fazlası

Erişime Açık

el-Bakara 2/30’da Geçen Halife Kavramının Sûfî Yorumu Üzerine

İSKENDER ŞAHİN

Tasavvuf, zamanla kendi ıstılah havzasını oluşturmuş, onları daha da zenginleştirmiş ve böylece sahada yazılan eserlerin büyük çoğunluğunun içeriğini ıstılahlar oluşturmuştur. Söz konusu ıstılahlar elde edilirken genellikle Kur’ân’a müracaat edilmiş, âyetlerle ilişkilendirilmiş ve böylelikle ıstılahlar da vahiyle meşru bir zemine kavuşturulmaya çalışılmıştır. Sûfîlerin ıstılahlaştırdığı Kur’ân kavramlarından biri de “halife”dir. Tarikatların kuruluş dönemine kadar olan dönem içerisinde yazılan tasavvufi eserlerde rastlamadığımız bu kelime, sûfî anlayışı çerçevesinde ilk defa Hasan-ı Basrî (ö. ...Daha fazlası

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms