Fatma Hanım Sultan, Kaya İsmihan Sultan ile Melek Ahmed Paşa'nın kızıdır. Kaya İsmihan Sultan, IV. Murad'ın kızı olup 1632-33'te doğmuş, 1644'te Melek Ahmed Paşa ile evlendirilmiştir. Kaya Sultan'ın Melek Ahmed Paşa ile evliliğinden olan ilk kızı 1654'te henüz dört-beş yaşlarındayken ölmüştür.1 Fatma Hanım Sultan ise 1659 yılı başında Eyüp Sultan'daki yalıda dünyaya gelmiş, lakin doğum esnasında ebelerin rahmine zarar vermesi sonucu Kaya Sultan doğumdan birkaç gün sonra vefat etmiş ve Ayasofya'da Sultan I. Mustafa ile Sultan İbrahim'in gömülü olduğu türbeye defnedilmiştir.2 Daha birkaç günlükk ...Daha fazlası
Bu araştırmada sözlü iletişimin iki yönü (dinleme ve konuşma) açısından Türk öğrencilerin
Arap dili öğrenimindeki sorunlarını ele alınmaktadır. Bu çalışmada yapılacak
anket ve saha çalışmalarına İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi hazırlık
sınıfı öğrencileri örnek olarak seçilmiştir. Bu inceleme boyunca hazırlık sınıfındaki
öğrencilerin başka kişilerle yaptıkları sözlü iletişimin iki yönü açısından (dinleme
ve konuşma) karşılaştıkları zorluklar, Arap dili öğrencilerinin şikâyetleri de göz önüne
alınarak, açıklığa kavuşturulmaya çalışılmıştır. Böylece araştırmada bir ...Daha fazlası
Modernite, kadim epistemolojik geleneği ve tarih anlayışını yıkarak yerine akıl ve ilerleme kavramıyla inşa ettiği yeni bir bilim anlayışı getirdi. İnsanlığın akıl sayesinde iyiye ve mutluluğa ulaşacağına inanan bu yeni söylemin iki büyük dünya savaşı sırasında yol açtığı tahripkâr sonuçlar, modernitenin büyük anlatılarına karşı bir güvensizliğin doğmasına ve 19. yüzyılda modernleşme, ulus-devlet anlayışı ile gelişen tarihyazımının sorgulanmasına neden oldu. 20. yüzyılın ortalarında yapısalcılık, postyapısalcılık ve nihayet postmodernizmin modernitenin anlatılarına ve bilim anlayışına karşı be ...Daha fazlası
Amaç: Bu çalışmada çocukluk çağında büyüme hormonu (BH) tedavisi alan olguların klinik özelliklerinin incelenmesi ve tedaviye yanıtı etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: BH tedavisi alan olgulara ait veriler geriye dönük olarak incelenmiştir. Olguların tanı, yaş, cinsiyet, BH tedavi dozları ile tedavi öncesi ve sonrasındaki antropometrik ölçümleri, puberte evreleri, büyüme hızları, hedef boyları (HB), tahmini erişkin boyları (TEB) ve kemik yaşları (KY) kaydedilmiştir. Bulgular: Toplam 347 olgudan (232 kız, 115 erkek) 255’nin izole büyüme hormonu eksikliği (İz ...Daha fazlası
This study was performed to determine the concentrations
of some trace metals (Cd, Cu, Pb, Ni, Zn, and Fe) in
Holothuria tubuosa (Gmelin, 1788) belonging to Echinoderm
species and in sediments that they live at three different stations
(Gelibolu, Umur Bey/Lapseki, and Dardanos) on
Dardanelles Strait between April 2013 and March 2014. The
mean trace metal concentrations determined in H. tubulosa
and sediment were as follows: Cd 0.18 mg/kg, Cu 2.43 mg/
kg, Pb 2.09 mg/kg, Ni 14.58 mg/kg, Zn 16.86 mg/kg, and Fe
73.46 mg/kg and Cd 0.70 mg/kg, Cu 5.03 mg/kg, Pb
14.57 mg/kg, Ni 27.15 mg/kg, ...Daha fazlası
Yoğun bakım ünitelerinde yatan hastalar yaşam fonksiyonları için destek gereken,
kendi gereksinimlerini karşılayamayan ve özel bakım gerektiren hastalardır. Özel bakım
gerektiren bu hastaların yabancı bir ortamda olmaları, bilinci kapalı ya da entübe
olmaları nedeniyle iletişim güçlükleri çekmektedirler. Ne yazık ki yoğun bakımlardaki
iş ve teknik ekipmanların yoğunluğu nedeniyle çoğunlukla cihazlarla ve hastaların
fiziksel yönüyle ilgilenilmektedir. Yoğun bakımda çalışan hemşireler, hastaların iletişim
ihtiyacını gözardı etmemeli ve iletişim kurmak için zaman ayırmalıdır.
Patients, who ...Daha fazlası
Lenfatik sistemin disfonksiyonuna bağlı olarak proteinden zengin sıvının hücre dışındaki boşluklara dolması sonucunda yumuşak dokularda ortaya çıkan şişme lenfödem olarak adlandırılmaktadır. Sekonder lenfödem, radyoterapi, cerrahi, travma, inflamasyon veya tümorlere bağlı meydana gelebilen lenfatik sistemin obstrüksiyonu veya kesintisi sonucu gelişir. Bu çalışmanın amacı, modifiye radikal mastektomi sonrası gelişen sekonder lenfödemi olan 60 yaşındaki bir kadın hastada kompleks boşaltıcı fizyoterapinin fonksiyon, postür ve denge üzerine etkileri araştırmaktı. Tedavi 4 hafta boyunca haftada 3 g ...Daha fazlası
Çağdaş İslam dünyasındaki tefsir hareketi, daha geniş ufuklu,
daha derin yansımaları olan, çağdaş düşünceye daha uygun ve tefsir mirasına daha çok katkısı olan bir yönelişe tanık olmuştur. O da belâğat,
fesâhat, ses ve ifade güzelliği yönünden Kur’ân’ın beyânî i‘câzını ortaya
koyan beyânî tefsir yönelişidir. Kur’ân’ın ifade üslubuna dair incelikleri açıklayan beyânî tefsir, genel tefsirden bir cüz olup sanatsal açıdan
takdîm-te’hîr, hazif-zikir, teşâbüh-ihtilaf ve bir lafzı diğerine tercih etme
gibi ifade üslubuyla ilgili incelikleri ortaya çıkaran bir tefsir çeşididir.
Beyânî tefs ...Daha fazlası
Tarih boyunca, üzerine çeşitli anlamlar yüklenen beslenme, 18. yüzyıla kadar ampirik düzeyde kalmış, 19.yy ortalarına doğru kazanan bir ivme sonucunda tüketilen besinlerin bileşimlerinin analizi ve besin ögelerinin vücuttaki fonksiyonlarının birbiri ardına yapılan araştırmalarla belirlenmesiyle bir bilim alanı olarak hızlı bir gelişme göstermiş ve ardından hastalıklardan korunma ve hastalıkların tedavisinde nasıl bir beslenme uygulanacağı konusunun açıklıkla ortaya konulmasıyla diyetetik bilimi gelişmiştir. Bu durum, insanlara beslenmelerinin kontrolü ve diyetlerinin planlanması konusunda yard ...Daha fazlası
Scorpionfish (Scorpaena porcus) is a demersal fish
species commercially important for its of which meat is tough
and delicious. The aim of this study was to determine heavy
metal (Al, Cu, Ni, As, Cd, Hg, Pb, U) concentrations in this
fish species which is traditionally consumed in the Black Sea
Area and, to compare the concentrations of various toxic elements
in different organs of the fish specimens (muscle, liver,
gill, and skin). Within this scope, the mineralization was performed
using microwave digestion system. Thirty-two scor
pionfish caught from Sinop Inland Port during 2010 w ...Daha fazlası
2006 yılında Bulgar ve Yunan merkez bankalarının öncülüğünde kurulan Güneydoğu Avrupa Para Tarihi Platformu (South-Eastern European Monetary History Network-SEEMHN), bugün diğer Balkan ülkeleri merkez bankalarının da katılımıyla özellikle 19. ve 20. yüzyıl ekonomi tarihiyle ilgili önemli çalıştaylara ve veri üretim süreçlerine destek vermektedir. 1-2 Ekim 2015 tarihinde, Viyana’da, Avusturya Merkez Bankası’nın ve Viyana Üniversitesi’nin desteğiyle gerçekleştirilen bu konferans-çalıştay, SEEMHN’nin kapsamında gerçekleştirilen 10. organizasyon olmuştur. Organizasyonun ilk bölümü, esas itibariyle ...Daha fazlası
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.