Filtreler
Filtreler
Bulunan: 31 Adet 0.000 sn
Ambargo Durumu [1]
Tam Metin [1]
Veritabanı [2]
Yayın Tarihi [1]
Kayıt Giriş Tarihi [3]
Dergi Sayısı [1]
Yayın Dili [4]
Konu Başlıkları [20]
FAKÜLTELERİzmir Katip Çelebi Üniversitesi Kurum Koleksiyonu
FAKÜLTELERİzmir Katip Çelebi Üniversitesi Kurum Koleksiyonu
Erişime Açık

Sünnî Âlimler Nazarında Sarfe

İ’câzu’l-Kur’ân, Kur’ân ilimleri içerisinde önemli bir yere sahiptir. Bu ilim dalı Hz. Peygamber’in en büyük mucizesi olan Kur’ân’ın i’câz vecihlerini konu edinmektedir. Daha açık bir ifadeyle Kur’an’ın kendi benzerini getirmek hususunda meydan okuduğu dönemin ediplerini hangi yönleriyle aciz bıraktığını incelemektedir. Söz konusu yönler arasında üzerinde en çok görüş serdedilenlerden biri de sarfe iddiasıdır. İlk olarak Mutezile arasında ortaya çıkan ve tartışılan sarfe, Ehl-i Sünnet âlimleri arasında da ihtilaflı bir meseledir. Bazı âlimler sarfeyi Kur’ân’ın i’câzının bir veçhesi olarak değe ...Daha fazlası

Erişime Açık

Göstergebilimsel Bir Analiz: Ebü’l Kâsım eş-Şâbbî’nin “Çoban Türküleri” Şiiri

Dil, ilk insandan bu yana yeryüzünde bütün insanların birincil iletişim aracı olmuştur. İnsanlık tarihi boyunca dil üzerine pek çok çalışma ve incelemelerin yapıldığı tartışmasız bir vakıadır. Dil olgusu farklı kategorilerde, farklı disiplinler bağlamında çeşitli nitelikleri bakımından dakik ve hassas bir biçimde araştırma konusu yapılmış ve bu özelliği ile birçok araştırma sahasının merkezinde olmuştur. Farklı disiplinlerin başını çeken dil olgusu özellikle dilbilim çalışmalarının başlaması ve ilerlemesinde biricik tetikleyici unsur olmuştur. Çeşitli toplum ve milletlerde farklı dillerde yapı ...Daha fazlası

Erişime Açık

İmâmet Nazariyesinin Şîa Hadis Metodolojisi Üzerindeki Tezâhürleri

İBRAHİM KUTLUAY

Öz: Şîa’nın, hadis usûlünü Ehl-i sünnet’ten aldığı ve Şîa’ya uyarladığı çoğu Şiî ulemânın kabul ettiği bir gerçektir. Ancak mezkûr usûl, Şîa’ya uyarlanırken imâmet teorisi merkeze alınmış ve Şiî paradigma sadece bazı hadis terimlerinin tanımına ve hadislerin kaynağına değil, aynı zamanda isnad sistemine ve sahih hadiste aranan kriterlere kadar Şîa hadis usûlüne yansımıştır. Ayrıca Ehl-i sünnet hadis usûlünde bulunmayan müvessak ve muzmar gibi yeni bazı hadis terimleri ile cerh ve taʻdîlle ilgili bazı tabirler ihdas edilmiştir. Bu makalenin amacı, Şiî âlimlerin Ehl-i sünnet’ten iktibas ettiği h ...Daha fazlası

Erişime Açık

İbn Nedim ve el-Fihrist Adlı Eserinin Mezhepler Tarihi Açısından Değerlendirilmesi

MUHAMMET RAŞİT BATUR

İbn Nedim IV/X. Asırda Bağdat’ta yaşamış bir âlimdir. O, el-Fihrist adlı eseriyle şöhret bulmuştur. İbn Nedim, bu eserinde yaşadığı döneme kadar ulaşan çeşitli ilim ve sanat dalları, dinler, mezhepler ve kitaplar hakkında bilgiler aktarmıştır. On bölümden oluşan eserin beşinci bölümünde İslam Mezheplerini ele almıştır. Onun verdiği bu bilgiler Mezhepler Tarihi açısından bir değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Mezhepler Tarihi alanında yazılan eserlerde mezhep isimlendirmesi, mezheplere yaklaşım, 73 fırka hadisinin mezheplere yaklaşımda etkisi, mezheplerin tasnifi gibi pek çok konuda çeşitli prob ...Daha fazlası

Erişime Açık

İmâmet Nazariyesinin Şîa Hadis Metodoloji Üzerindeki Tezâhürleri

İbrahim Kutluay

Kendi âlimlerinin de ifade ettikleri üzere Şiî âlimlerin hadis usûlünü Ehl-i sünnet’ten aldığı ve kendi mezheplerine uyarlandığı bilinen bir gerçektir. Ancak mezkûr usûl, Şîa’ya uyarlanırken İmâmet teorisinin merkeze alındığı, hadis terimlerinin tanımından, hadislerin kaynağına, isnad sistemine ve sahih hadiste aranan kriterlere kadar Şiî paradigmanın Şiî hadis usûlüne yansıdığı, ayrıca Ehl-i sünnet hadis usûlünde bulunmayan müvessak, muzmar gibi yeni bazı hadis terimlerinin, cerh ve taʻdîlle ilgili bazı tabirlerin ihdas edildiği görülmektedir. Bu makalenin amacı, Ehl-i sünnet’ten iktibas etti ...Daha fazlası

Erişime Açık

Hanefî Fakihi Olarak Burhânülislâm ez-Zernûcî ve Taʿlîmü’l-müteʿallim tarîka’t-teʿallüm Başlıklı Eseri

MUHAMMED FERRUH ORUÇ

Çalışma, Mâverâünnehir bölgesinde yetişen Hânefî fakihi Burhânülislâm ez-Zernûcî (ö. 593/1196 sonrası) ve onun Taʿlîmü’l-müteʿallim başlığını taşıyan eseri hakkındadır. Kitap, müellifinin fakih olmasının yanında eğitim alanında yazılan ilk eserlerden olması bakımdan önemlidir. Ayrıca kitabın mukaddimesinde ifade edildiği üzere müellif, ilim yoluna girenlerin yaptığı hataları görmüş, onların neden amaçlarına ulaşamadıklarını teşhis etmiş ve bu yolun nasıl tahsil edilmesi gerektiği üzerine eğilmiştir. Bir diğer tabir ile Zernûcî, eğitimin ahlaki boyutuna yönelmiştir. Araştırmanın amacı eğitimci ...Daha fazlası

Erişime Açık

Hasan Zekâî el-Kâdirî’nin Gül Risâlesi

HAMİDE ULUPINAR

Hasan Zekâî el-Kâdirî, 20. Yüzyılda yaşamış Molla Çelebi Tekkesi şeyhlerinden Mehmed Eşref Efendi’nin halifesidir. Hasan Zekâî el-Kâdirî’nin “Gül Risâlesi” Kâdirî tâcında kullanılan gül sembolünün dînî-tasavvufî anlamını, tarihî arka planını anlatmak üzere kaleme alınmıştır. Kâdirî tâcına işlenen gül motifi, Abdülkâdir-i Geylânî’nin Bağdat’a girişi esnasındaki şeyhlerin kendisine gönderdiği su dolu kâseye kış mevsiminde Hakk’ın kendisine ikramıyla gül koyması hadisesine dayanır. Risâlede, gül motifi, Kâdirî gülünün şeklî esasları, tâcda kullanılan iplik ve sembollerin tasavvufî mânâları açıkla ...Daha fazlası

Erişime Açık

آثار تعمُّد تقديم وتأخير الحيض على الزواج والطلاق

تهدِف هذه الدراسة إلى بيان مفهوم تعمُّد تقديم وتأخير الحيض، وحكم استعمال الأدوية للتأثير على موعد الطهر والحيض، كما وتهدف لبيان الآثار المترتّبة على استخدام هذه الأدوية في مسائل الزواج والطلاق، وبيان أوجه الضرر التي تلحق بالزوج والزوجة نتيجةً لاستخدام هذه الأدوية. وقد استخدم الباحثون في هذه الدراسة المنهج الاستقرائي والاستنباطي، والمنهج المقارن من خلال دراسة الإشكالات، تفسيراً ونقداً واستنباطاً، وإبراز مواطن الوفاق والخلاف بين المذاهب في المسألة الواحدة. وقد جاءت هذه الدراسة في مبحثين، حيث تناولنا الحديث عن مفهوم تعمد تقديم وتأخير الحيض وحكمه، كما تناولنا الحديث عن آثار أدوية تقديم وتأخير الحي ...Daha fazlası

Erişime Açık

Hasan Zekâî el-Kâdirî’nin Gül Risâlesi

HAMİDE ULUPINAR

Öz: Hasan Zekâî el-Kâdirî, 20. Yüzyılda yaşamış Molla Çelebi Tekkesi şeyhlerinden Mehmed Eşref Efendi’nin halifesidir. Hasan Zekâî el-Kâdirî’nin “Gül Risâlesi” Kâdirî tâcında kullanılan gül sembolünün dînî-tasavvufî anlamını, tarihî arka planını anlatmak üzere kaleme alınmıştır. Kâdirî tâcına işlenen gül motifi, Abdülkâdir-i Geylânî’nin Bağdat’a girişi esnasındaki şeyhlerin kendisine gönderdiği su dolu kâseye kış mevsiminde Hakk’ın kendisine ikramıyla gül koyması hadisesine dayanır. Risâlede, gül motifi, Kâdirî gülünün şeklî esasları, tâcda kullanılan iplik ve sembollerin tasavvufî mânâları aç ...Daha fazlası

Erişime Açık

Dindarlık-Ahlak İlişkisi ve Dini-Toplumsal Yansımaları

MAKSUT ÇETİN

Din, Yüce Allah tarafından gönderilen ilahi kurallar bütünüdür. Dini kuralların benimsenip yaşanmasına dindarlık, dini değerleri hayatına tatbik eden kişi ve toplumlara, dindar kişi ve toplum adı verilir. Ahlak ise bireyin, öncelikle Yüce Yaratıcı’ya, daha sonra kendisine ve diğer insan ve varlıklara karşı görev ve sorumluluklarını yerine getirmesi demektir. Yani ahlak, başta Yüce Allah olmak üzere insanın, hem kendisiyle hem de diğer varlıklarla ilişkisi sonucu ortaya çıkan bir ilişkiler kompleksidir. Ontolojik olarak ahlak, evrensel insani bir değerdir. İnsan, iç dünyasındaki umut, korku, hi ...Daha fazlası

Erişime Açık

20. Yüzyılın İlk Yarısında Mısır'da Aile Vakfı Tartışmaları ve Kevserî'nin “Aile Vakfının Etrafında Eski Bir Tartışma” İsimli Makalesi

Vakıfla ilgili klasik dönemde yaşanan tartışmalar vakfın bağlayıcılığı üzerinedir; meşruiyeti tartışma konusu yapılmamıştır. Ancak son yüzyıllarda vakfın meşruiyeti de tartışma konusu haline getirilmiştir. Bu tartışmalardan ehlî/zürrî vakıflar olarak bilinen aile vakıfları da etkilenmiştir. Yaşanan süreçte bir kısım ulema aile vakıflarının ilga edilmesini desteklemiş, fetva ve makalelerle aile vakıflarının gayr-i meşru olduğunu iddia etmişlerdir. Bir kısım ulema da aile vakıflarının meşruiyetini savunmuş, bu konudaki iddialara müstakil risalelerde, makalelerinde ya da kitaplarında cevap vermiş ...Daha fazlası

Erişime Açık

Metin And, Osmanlı Tasvir Sanatları 1: Minyatür

BAHAR SELİMGİL

Genel anlatımla yazma eserlerde bahsedilen olayları görsel olarak anlatmak üzere çizilen kitap resimlerine minyatür denilmektedir. İslam minyatürlerinde figürlerde anatomik oranlara bakılmaksızın, perspektiften uzak, ışık ve gölge dikkate alınmadan çizilen resimler söz konusudur. Bu resimler İslam resim sanatının bir kolu olarak kabul edilmiş ve bunun üzerinden araştırmalar yapılmıştır. Bunlardan biri de Metin And’ın Osmanlı Tasvir Sanatları 1:Minyatür adlı kitabıdır. Birinci baskısı 2002 yılında İş Bankası Kültür Yayınlarından çıkan kitabın ikinci ve üçüncü baskısı yazarın 2008 yılındaki vefa ...Daha fazlası

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms