Bu çalışmada, Multipl Skleroz tanısı için en kesin kriter olan bilgisayarlı beyin tomografisi bul-gulara incelenmiş ve klinik olarak multipl skleroz olduğu belirlenen hastalarımizen tomografi sonuçları, literatür bilgileriyle taritşılmiştır. Sonuçta, bilgisayarlı beyin tomografisi bulgulartnın, hastalık dönemlerine göre değişebileceği ve diğer bazı nörolojik hastalıklarla karıştırılabileceği kanısına varılmıştır. In this study, Cornputerized Tomographic findings that are the most definitive diagnostic criteria for rnultiple sclerosis have been evaluated. Computerized tornographic findings were ...Daha fazlası
Son yıllarda görsel uyarılmış kortikal cevaplarla (Visual Evoked Potentials=VEP) ilgili bulgular mi-grendeki patogenetik proçeslerin açıklanması için önemli sayılabilecek katkılar sağlamıştır. Özellikle hemisferlerden asimetrik VEP kaydedildiğine ilişkin bilgiler bu bakımdan kayda değerdir. Sunulan çalışmada herbir hemisfer kontrlateral yarı görme alanından stitnüle edilerek bioksipital VEP kaydı yapılmış, elde edilen cevapları,' latans ve amplitüt değerleri yaş dağılımı 20-25 yaş arasında değişen normal kontrol grubu, migren gurubu, kla-sik migren gurubu, nonklasik migren gurubu para-metreler ...Daha fazlası
1984-1990 yılları arasinda S.U. Tap Fakültesi Göğüs ve. Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalında tetkik ve tedavi ettiğimiz 20 mediastinal kitleli hasta değerlendirildi. Erken teşhis ve tedavi ile, ma-lign tümörlü hastalarda daha uygun prognoza sahip olunabileceği kanaatine ulaşıldı. The cases of twenty patients, treated for turnors and cysts of mediastinurn between 1984-1990, have been investigated. it has been established that a more favourable prognosis could be obtained through early diagnosis and treatrnent of the patients with malignant turnors.
Bu çalışmada 209 akut serebrovasküler hastalıklı (SVH) hastanın (% 56.0 kadın, % 44.0 erkek; ortalama yaş 65.3 ±11.5) elektrokardiografıleri (EKG) incelenmiş. 62 olgudan oluşan kontrol grubunun EKG’leri (% 43.6 kadın, % 56.4 erkek; ortalama yaş 57,9±17.9) ile karşılaştırılmıştır.
Başvuru anında hastaların % 89.0' ında EKG anormallikleri varken bu oran kontrol grubunda % 53.2 bulundu (p
Thyroid function tests were performed on 44 patients with cerebral palsy (CP) and on 35 healthy children as the control group. In the panent group total triiodothyronin (TT3), total thyroxine (TT4), free triiodothyronin (FT3), free thyroxine (FT4) and thyroid-stimulating hormone (TSH) levels were found in wholly normal ranges. These values have shown no significant difference with respect to those of die control group (p>0.05). It was snüdng that -13 %, 41 % and 55 % of the padents were under 3 percentile according to length, weight and head circumference respectively. Thyroid funcdon tests of ...Daha fazlası
Sağlıklı kişilerde Görsel Uyarılmış Potansiyellerde (GUP) gözlenen hemisferik asimetri için çeşitli yorumlar yapılmıştır. Hemisferler arasında morfolojik asimetri bulunduğunu belirten yayınlar vardır, GUP'lerdeki asimetrinin dama taşı patterni gibi basit uyaranlarla değil, yüz gibi kompleks uyaranlarla ortaya çıktığını belirten yayınlar vardır. Bu konu üzerinde GUP'lere etki yapabilen yaş ve vijilans gibi parametreler açısından homojen olarak kabul edilebilecek bir grupta dama taşı patterni gibi basit bir uyaranla bu konuyu araştırmayı amaçladık. Onbir kız ve 11 erkek tıp fakültesi son sınıf ö ...Daha fazlası
Migrenli hastalarda görülebilecek ruhsal durumları araştırmak için 20 Migrenli hastaya SCL-90, Hamilton Anksiyete Ölçeği, Hamilton Depresyon Ölçeği ve Maudsley Obsesyon Kompulsiyon Değerlendirme Ölçeği uygulandı. Elde edilen sonuçlar kontrol grubuyla karşılaştırıldı. Migrenli hasta grubunda, normal kişilere oranla daha yüksek anksiyete, depresyon, somatizasyon ve obsesyon kompulsiyon puanlan olduğu saptandı.
In order to assess psychological problems in patients with migraine, Symptom Check List-90, Hamilton Anxiety Rating Scale, Hamilton Depression Rating Scale and Maudsley Obsessive Compulsiv ...Daha fazlası
Santral sinir sisteminin oldukça nadir görülen konjenital vaskülcr malformasyonlar grubundan olan kavernomalar; epileptik nöbet yakınması ile başvuran ve cerrahi olarak tedavi edilen bir olgu nedeniyle literatür ışığında gözden geçirildi.Anahtar Kelimeler: Kavernoma, kavernöz hemanjiorna, konjenital vasküler malformasyon.
In this article we prcsented a patient \vith a congenital cavernoma which was a rare congenital vascular rnalfornıation. Patient suffering from epileptic seizures have been operated. Key Words: Cavernoma, cavernous hemangiotna, congenital vascular rnalfornıation.
Bu çatışmada kliniğimizde 1992-1995 yıllan arasında yatarak tedavi gören 8 torakal kora atrofisi olgusu incelendi. Hastalarda torakal kord atrofısinin derecesi ile semptomların başlama süresi arasında bir ilişkinin olmadığı görüldü. Kord atrofisinin semptomların önüne geçtiği tespit edildi.
In this study, 8 thoracal cord atrophy cases that had been admitted in our clinic between the years 1992 and 1995 have been investigated. It was seen that there was no correlation between the degree of cord atrophy and duration of symptoms. Cord atrophy was proved to precede clinical manifestations.
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.