Filtreler
Filtreler
Bulunan: 192 Adet 0.001 sn
Ambargo Durumu [1]
Tam Metin [1]
Veritabanı [1]
Tez Danışmanı [1]
Yayın Dili [1]
Erişime Açık

Watson İnsan Bakım Modeli’ne Göre Şizofreni Tanılı Bir Hastada Hemşirelik Bakımı: Olgu Sunumu

LEYLA BAYSAN ARABACI

Özet Watson İnsan Bakım Modeli (İBM), insanın zihin-beden-ruh’tan oluşan bir bütün olduğunu, bütünden ödün vermeden her bir parçanın ve bunların birbiri ile uyumunun öneminden bahseder. Bu yazıda, psikiyatri kliniğinde şizofreni tanısıyla izlenmiş olan olgu Watson İBM çerçevesinde tartışılacaktır. İlk şikâyetleri 26 yaşında başlayan ve şu an 47 yaşında olan şizofreni tanılı erkek hastanın, ilaç uyumsuzluğu ve aile desteğinin yetersizliğine bağlı çoklu yatışları olmuştur. Son altı aydır ilaç kullanımında bozulma, evdeki eşyaları çöpe atma, yeni eşyalar alma ve eşyaların hepsini yatağının üzeri ...Daha fazlası

Erişime Açık

“Lokma” Kızartma İşlemi Sırasında Palm Olein ve Ayçiçeği Yağının Kızartma Performansının Karşılaştırılması

DİLEK ONGAN

Amaç: İzmir halkının sıklıkla tükettiği lokma tatlısında ve kızartıldığı yağda görülen fiziko-kimyasal değişiklikler sonucu oluşan bileşiklerin miktarının sağlık üzerine olası etkisi hakkında bilgi sahibi olmak halk sağlığı açısından önemlidir. Bu araştırma, İzmir ilinde “lokma” tatlısı yapan bir pastaneden alınan lokma hamurunun, ayçiçeği yağı ve palm olein yağında 8 parti halinde kızartılarak yağların kızartma performanslarının izlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Gereç ve Yöntem: Kızartma performansları açısından yağların serbest yağ asidi (SYA), toplam polar madde (%TPM) miktarı, toplam oks ...Daha fazlası

Erişime Açık

Farklı Öğrenme Stillerine Sahip Üniversite Öğrencilerinde Fiziksel Aktivite, Yorgunluk ve Muskuloskeletal Ağrının Karşılaştırılması

İLKNUR NAZ GÜRŞAN | MELİSSA KÖPRÜLÜOĞLU

Amaç: Üniversite öğrencilerinde öğrenme stilleri öğrenme süreci ve akademik başarı ile ilişkili olup, eğiticiler için önem taşımaktadır. Yapılan çalışmalarda öğrenme stillerinin farklı faktörlerden etkilendiği gösterilmiş olmakla birlikte bu konuda var olan bilgiler çelişkili olup öğrenme stilleri ile fiziksel aktivite, yorgunluk ve muskuloskeletal ağrıyı ilişkilendiren herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. Çalışmamızın amacı, farklı öğrenme stillerine sahip üniversite öğrencilerinde fiziksel aktivite, yorgunluk ve muskuloskeletal ağrının karşılaştırılmasıdır. Gereç ve Yöntem: Kesitsel olara ...Daha fazlası

Erişime Açık

Coronavirüs Enfeksiyonu Hastalığının (COVID-19) Epidemiyolojisi ve Kontrolü

Aralık 2019’da Çin’in Wuhan şehrinde, deniz ürünleri pazarı kaynaklı yeni bir coronavirüs çeşidi kısa sürede pandemi haline gelmiş ve tüm ülkelerin ortak problemi olmuştur. Şiddetli Akut Solunum Sendromu Coronavirüs-2 tek zincirli, pozitif polariteli, zarflı, ribonükleik asit virüsüdür. COVID-19 solunum sistemini hedef almaktadır ve insandan insana bulaşma damlacık yoluyla gerçekleşmektedir. Virüsün cansız yüzeylerde sağ kalımını sürdürebilmesi temas yoluyla da bulaşmayı mümkün kılmaktadır. Hastalığın belirtileri arasında ateş, nefes darlığı, öksürük yer almaktadır. Olguların çoğunda hafif sem ...Daha fazlası

Erişime Açık

Pediatri Hemşirelerinin Tıbbi Hatalardaki Tutumları

HATİCE YILDIRIM SARI

Amaç: Pediatri hemşirelerinin tıbbi hatalardaki tutumlarının belirlenmesidir. Çalışma tanımlayıcı tiptedir ve bir çocuk hastanesinde gerçekleştirilmiştir. Gereç ve Yöntem: Araştırmanın örneklemi 179 hemşireden oluşmuştur. Verilerin toplanmasında “Sosyodemografik Soru Formu” ve “Tıbbi Hatalarda Tutum Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerin analizi SPSS 20 programında; sayı, yüzde, ortalama ve standart sapma değerleri verilerek yapılmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan hemşirelerin %55.8’i (n=100) klinik, %44.2’si (n=79) yoğun bakım ünitelerinde çalışmaktadır. Pediatri hemşirelerinin Tıbbi Hatalarda ...Daha fazlası

Erişime Açık

Annelerin Postpartum Hemoglobin Düzeyinin Doğum Sonu Yaşam Kalitesi, Yorgunluk ve Depresyon Üzerine Etkisi

NURAY EGELİOĞLU CETİŞLİ

Amaç: Bu çalışmanın amacı, annelerin postpartum hemoglobin düzeyinin doğum sonu yaşam kalitesi, yorgunluk ve depresyon düzeyleri üzerine etkisini incelemektir. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipteki araştırma, Mart 2019-Şubat 2020 tarihleri arasında Bursa Mustafakemalpaşa Devlet Hastanesi’ne spontan vajinal doğum yapmak amacıyla başvuran ve örneklem kriterlerine uyan 141 gebe ile yürütülmüştür. Verilerin toplanmasında Birey Tanıtım Formu, Yaşam Kalitesi Ölçeği Kısa Form-36, Yorgunluk İçin Görsel Benzerlik Skalası ve Edinburgh Postpartum Depresyon Ölçeği kullanılmıştır. Veriler araştırmacı tara ...Daha fazlası

Erişime Açık

Kanser Ağrısında Aromaterapi Kullanımı

ÖZ Kanser, birçok ülkede ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. Kanser hastaları, hastalıktan veya tedaviden kaynaklı dispne, yorgunluk, bulantı-kusma ve ağrı gibi birçok sorunla mücadele etmektedir. Dünyada 32 milyon kanser hastasının %30-%50’si orta ve şiddetli düzeyde ağrı yaşamaktadır. Kontrol edilemeyen ağrı nedeniyle hastalar daha sık hastaneye başvurmakta ve hastane yatışı yapılmaktadır. Aromaterapi, kanser hastalarının hastalık veya tedavi nedeniyle yaşadıkları sorunlarla baş etmesini kolaylaştırmayı amaçlayan, yan etkileri az ve ucuz tamamlayıcı ve alternatif uygulamal ...Daha fazlası

Erişime Açık

Ketojenik Diyetin Dirençli Epilepsi Üzerine Etkisine Güncel Bakış

GÜLŞAH KANER TOHTAK | GAMZE YURTDAŞ DEPBOYLU

Epilepsi; nöbetler ile karakterize bir hastalıktır. Epilepsi hastalarının çoğunda nöbetler anti epileptik ilaçlar kullanılarak kontrol edilebilmektedir ancak dirençli epilepsi olarak adlandırılan epilepsi türünde, ilaçlar nöbet kontrolü üzerine etkili değildir. Buna ek olarak, bazı hastalarda ilaçların istenmeyen yan etkileri, antiepileptik ilaç kullanımının kesilmesine neden olmaktadır. Bu ve benzeri durumlarda, farmakolojik bir tedavi türü olmayan ketojenik diyet, alternatif tedavi yöntemi olarak önerilmektedir. Ketojenik diyetin epilepsi tedavisinde etkin rol oynayabileceğini düşündüren tem ...Daha fazlası

Erişime Açık

Otoimmün Büllöz Hastalık Tanısı Almış Bireylerin Yaşam Kalitesinin İncelenmesi

ELİF ÜNSAL AVDAL

Amaç: Bu çalışmanın amacı; otoimmün büllöz hastalık tanısı almış bireylerin dermatoloji yaşam kalitesinin birey üzerindeki etkilerini belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Araştırma, tanımlayıcı bir çalışma olup, Eylül 2014 - Ocak 2015 tarihleri arasında bir eğitim ve araştırma hastanesinin Dermatoloji Anabilim Dalı kliniğinde ve polikliniğinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın örneklemini hastanenin Dermatoloji Anabilim Dalı kliniğinde yatan ve dermatoloji polikliniğinde takibi yapılan Otoimmün Büllöz Hastalık tanısı almış bireylerden aylık olarak başvuran ve çalışmaya gönüllü olarak katılmayı kab ...Daha fazlası

Erişime Açık

Hemşirelik ve İletişim Fakültesi Öğrencilerinin Toplumsal Cinsiyet Rolü Tutumları ve Stresleri

GÜLŞEN IŞIK

Amaç: Bu çalışmanın amacı, hemşirelik ve iletişim fakültesi son sınıf öğrencilerinin toplumsal cinsiyet rolü tutumlarının ve streslerinin belirlenmesidir. Gereç ve Yöntem: Çalışma tanımlayıcı tipte analitik bir çalışmadır. Çalışmanın evrenini İzmir ilindeki bir üniversitenin hemşirelik ve iletişim fakültesi son sınıf öğrencileri oluşturmuştur. Tabakalı örnekleme ve tesadüfi örnekleme yöntemleri kullanılarak toplam 195 öğrenci ile araştırma tamamlanmıştır. Veri toplamada, Birey Tanıtım Formu, Toplumsal Cinsiyet Rolü Tutum Ölçeği (TCRTÖ), Kadın Toplumsal Cinsiyet Rolü Stres Ölçeği (KTCRSÖ) ve Er ...Daha fazlası

Erişime Açık

Kalp Cerrahisi Sonrası Ağrı Kontrolünde Yeni Yaklaşımlar

Yüksek riskli olarak bilinen koroner arter bypass greft cerrahisi, tüm dünyada açık kalp ameliyatları arasında en sık uygulanan girişim olup, ameliyat sonrası hastalarda kronik ağrı sendromu gelişebildiği belirtilmektedir. Kalp cerrahisi sonrası ağrının azaltılmasında, farmakolojik yöntemlerden opioid ve opioid olmayan analjeziklerin kullanımının standart olmasına karşın, opioid türevi analjezikler ile parasetamol ilaçların birlikte kullanımı, yaygın olan bir yaklaşımdır. Ağrı kontrolünde, farmakolojik olmayan yöntemler arasında; interkostal, paravertebral, spinal ve epidural lokal anestetik b ...Daha fazlası

Erişime Açık

Yoğun Bakım Ünitesinde Sepsis ve Hemşirelik Yönetimi

ÖZ Sepsis, dünyada ve ülkemizde yoğun bakım ünitelerinde sık görülen, morbidite ve mortalite riskini, hastanın ünitede kalma süresini ve bakım maliyetini arttıran önemli bir sorundur. Kritik hastalarda sepsis görülme insidansı yüksek olmakla birlikte erken tanılandığında sağkalım oranı artmaktadır. Ancak sepsisin erken uyarı bulguları gözden kaçırıldığında hastada sepsis şiddeti artmakta ve septik şok tablosuna bağlı organ yetmezliği gelişmektedir. Bu nedenle Sepsis Sağkalım Kampanya Kılavuzu sepsis tanılandıktan sonraki ilk bir saate dikkati çekmekte ve bu sürede tedavinin hızla başlatılması ...Daha fazlası

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms