هدف هذا البحث هو التعرف على موقف البَرَيلْوِية - صوفية شبه القارة الهندية - من علم الرسول (صلعم) بالغيب والأحاديث التي استخدموها في هذا الموضوع واستدلالاتهم. دراستنا ليست مبنية على مناقشة الأدلة لأن النقد لا يصلح إلا في الخطوة التالية بعد الفهم الصحيح للمسألة. أما اكتفائنا بدراسة وصفية؛ فهو لتمهيد الطريق للدراسات القادمة التي تهدف النقد والتحليل. دراستنا مهمة من حيث أنها تتناول إحدى القضايا الخلافية المعاصرة. وقد ذكرنا موقف الديوبندية – تيار يخالف البريلوية في هذه المسألة – حين الحاجة لتفهيم خلفية المسألة. وفي البحث تم تقديم المعلومات المبعثرة في كتب مختلفة في انسجام خاص. ومن نتائج هذا البحث ه ...Daha fazlası
Meşruiyeti önceki ümmetlere kadar uzanan Ramazan orucu, İslam’ın beş temel şartından biridir. İslam’ın ilk döneminde isteğe bağlı olarak tutulan oruç zamanla her mükellef tarafından edası farz hale gelmiştir. Gün boyu yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durmak suretiyle eda edilen orucun ifası için kişinin hem manevi hem de fiziki açıdan hazır olması gerekir. Bu nedenle yolcu ve hasta gibi fizyolojik olarak oruç tutmaya müsait olmayan mazeret sahiplerinin oruç tutmamalarına izin verilmiştir. Böyle bir durumda olup da oruç tutamayan kimsenin tutamadığı orucu telafi edilebilmesi için ileri sürül ...Daha fazlası
لقد كانت الأخبار الثابتة، هي معتمَد المسلمين في مشارق الأرض ومغاربها بعد القرآن، فالقرآن والحديث الثابت حجة على العبد أمام الله تعالى. ومن أدق المباحث التي تتعلق بالأخبار الثابتة، البحث في القرائن التي تحتف بها، فتزداد بها قوة، ومن تلك القرائن؛ القرائن الخارجية كالتلقي بالقبول ونحوه. وقد أردنا في هذه المقالة إبراز جانب من تلك القرائن والتي كانت مبثوثة في بطون الكتب حيث لم أر من تناولها كما نهدف اليه في هذه المقالة حيث اجتمع لي بعد البحث عشر قرائن خارجية كلية. الحديث المحتف بالقرائن يعتبر من أقوى الأدلة الشرعية، ولا شك أن قوة الدليل من أهم الأسباب التي تحقق الطمأنينة في القلب وتزيد الإقبال على ...Daha fazlası
Kur’ân-ı Kerim’in anlaşılması için geçmişten günümüze çokça gayret sarf edilmiştir. Makalemizin konusu olan Molla Huveyş ve tefsiri de bu zincirin bir halkasıdır. 1880-1978 yılları arasında yaşamış, hem Suriye’de hem de Irak’ın kuzey bölgelerinde hâkimlik/kâdılık görevlerinde bulunmuştur. Yazar, 1936-1939 yılları arasında “Beyânu’l-me‘ânî ‘alâ hasebi tertibi’n-nüzûl” adıyla ilk kez surelerin nüzûl sıralamasına göre tefsirini kaleme almış ve eser 1962 yılında sadece bir kez basılmıştır. Altı ciltten oluşan tefsirin ilk dört cildi Mekkî sûreleri içerirken son iki cildi Medenî sûreleri barındırma ...Daha fazlası
Kur’ân Okuma ve Tecvîd dersleri, ülkemizde dînî hizmetleri yürüten kadroları yetiştirmekle yükümlü İlâhiyat/İslâmî İlimler Fakülteleri müfredatında yer alan, en önemli derslerdendir. Uygulama esasına dayalı bu derslerde, haftada iki saatle sınırlı sürede talebenin nasıl yeterli hale getirilebileceği, öne çıkan problemlerdendir. Bu çalışmada, öğrencilerin Kur’ân okuma seviyesinin kifâyetli hale gelebilmesi için, derslerin yüzünden okuma mı yoksa müfredat ezberlerini tamamlama üzerine mi bina edilmesi gerektiği meselesi çözümlenmeye çalışılmaktadır. Konu üzerine daha önce yapılmış çalışmalardan ...Daha fazlası
Tasavvuf, zamanla kendi ıstılah havzasını oluşturmuş, onları daha da zenginleştirmiş ve böylece sahada yazılan eserlerin büyük çoğunluğunun içeriğini ıstılahlar oluşturmuştur. Söz konusu ıstılahlar elde edilirken genellikle Kur’ân’a müracaat edilmiş, âyetlerle ilişkilendirilmiş ve böylelikle ıstılahlar da vahiyle meşru bir zemine kavuşturulmaya çalışılmıştır. Sûfîlerin ıstılahlaştırdığı Kur’ân kavramlarından biri de “halife”dir. Tarikatların kuruluş dönemine kadar olan dönem içerisinde yazılan tasavvufi eserlerde rastlamadığımız bu kelime, sûfî anlayışı çerçevesinde ilk defa Hasan-ı Basrî (ö. ...Daha fazlası
Yaşayan eski dillerden biri olan Arapça, insanların yazı ve konuşma dili olarak kullandığı, farklılıklarıyla ve tezatlıklarıyla birlikte kurallarına da bağlı bir dildir. Yazı ve konuşma dili arasındaki farklılık, bu iki dil arasında uyuşmazlıklara ve zaman zaman tartışmalara neden olmaktadır. Bu tartışmalar, modern çağda İslam medeniyetinin gerilemesi, Arapların batının egemenliği altına girmesi ve şiirde modernleşme hareketi ekseninde gelenekten kopmaya çağıran davet ile daha da yoğunlaşmıştır. Fasih Arapça, günlük dilden onu farklı kılan ve ayıran fesahat ve belagatını hala korumasına rağmen ...Daha fazlası
Ferezdak lakabıyla tanınan Hemmâm b. Gâlib, Emevî Döneminin en meşhur Arap şairleri arasında yer almakta ve Arap edebiyatında bilhassa nazmettiği hicviye ve methiye şiirleriyle tanınmaktadır. Bu çalışmada Ferezdak’ın şairliğinin ve edebî şahsiyetinin bilimsel bir metotla tetkik edilmesi hedeflenmektedir. Dolayısıyla araştırmanın temel kaynağı, şairin bizzat kendi divanıdır. Makale kapsamında öncelikle Ferezdak’ın edebî şahsiyeti ve şairliği hakkında bazı biyografik, edebî ve tarihî bilgi verilmiştir. Bunun ardından çalışmadaki hipotezlerin desteklenmesi adına, Ferezdak’ın divanından seçilen ba ...Daha fazlası
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.