Filtreler
Filtreler
Bulunan: 19 Adet 0.001 sn
Ambargo Durumu [1]
Tam Metin [1]
Tür [1]
Yayın Tarihi [1]
Kayıt Giriş Tarihi [3]
Dergi Sayısı [1]
Yayın Dili [3]
Editör/Editörler [1]
FAKÜLTELERİzmir Katip Çelebi Üniversitesi Kurum Koleksiyonu
FAKÜLTELERİzmir Katip Çelebi Üniversitesi Kurum Koleksiyonu
Erişime Açık

el-Bakara 2/30’da Geçen Halife Kavramının Sûfî Yorumu Üzerine

İSKENDER ŞAHİN

Tasavvuf, zamanla kendi ıstılah havzasını oluşturmuş, onları daha da zenginleştirmiş ve böylece sahada yazılan eserlerin büyük çoğunluğunun içeriğini ıstılahlar oluşturmuştur. Söz konusu ıstılahlar elde edilirken genellikle Kur’ân’a müracaat edilmiş, âyetlerle ilişkilendirilmiş ve böylelikle ıstılahlar da vahiyle meşru bir zemine kavuşturulmaya çalışılmıştır. Sûfîlerin ıstılahlaştırdığı Kur’ân kavramlarından biri de “halife”dir. Tarikatların kuruluş dönemine kadar olan dönem içerisinde yazılan tasavvufi eserlerde rastlamadığımız bu kelime, sûfî anlayışı çerçevesinde ilk defa Hasan-ı Basrî (ö. ...Daha fazlası

Erişime Açık

Bakara Suresi 184. Ayeti Bağlamında Ramazan Orucu Fidyesi

MUHAMMED ÇUÇAK

Meşruiyeti önceki ümmetlere kadar uzanan Ramazan orucu, İslam’ın beş temel şartından biridir. İslam’ın ilk döneminde isteğe bağlı olarak tutulan oruç zamanla her mükellef tarafından edası farz hale gelmiştir. Gün boyu yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durmak suretiyle eda edilen orucun ifası için kişinin hem manevi hem de fiziki açıdan hazır olması gerekir. Bu nedenle yolcu ve hasta gibi fizyolojik olarak oruç tutmaya müsait olmayan mazeret sahiplerinin oruç tutmamalarına izin verilmiştir. Böyle bir durumda olup da oruç tutamayan kimsenin tutamadığı orucu telafi edilebilmesi için ileri sürül ...Daha fazlası

Erişime Açık

Bâkıllânî’nin (ö. 403/1013) İ’câzu’l-Kur’ân Adlı Eserinin Bedî´ Sanatları Açısından İncelenmesi

ADNAN ARSLAN

Hicri dördüncü yüzyılın önde gelen Eş´arî kelamcılarından olan Bâkıllânî (ö. 403/1013), kelami konuların dışında Kur’ân’ın i´câzına dair bir eser kaleme almıştır. Bu eserinde Bâkıllânî, kendisinden önce bu sahada eser kaleme alan Rummânî ve Hattâbî’nin bazı açılardan izini takip etmiştir. Bu çalışmada, Bâkıllânî’nin söz konusu eserinde Arap belâgatının saç ayaklarından biri olan bedî´ ilmi sanatlarını nasıl uyguladığı incelenmiştir. İnceleme sonucunda müellifin cinas, seci, müvazene, leff ü neşir vb. sanatları i´câza dair bu teorik eserinde uygulamaya özen gösterdiği görülmüştür. Anlaşılan Bâk ...Daha fazlası

Erişime Açık

الاعتماد على الأبحاث الطبية المنشورة في الغرب في بناء الحكم الشرعي

مع التطور الذي تشهده العلوم في مجالاتها المختلفة عموماً، والمجال الطبي خصوصاً، تزداد حاجة الفقيه إلى سماع آراء المختصين ومطالعة أبحاثهم يوماً بعد يوم من أجل التصوّر الصحيح للنوازل وبناء الحكم الشرعي المناسب، إلا أنَّ تفوق الغرب في العلوم الطبية وقيامهم بمعظم الدراسات في هذا المجال فتح الباب للسؤال عن مدى إمكانية الاعتماد على هذه الدراسات في بناء الحكم الشرعي. يهدف البحث إلى بيان أهم المسائل التي يحتاج فيها الفقيه إلى رأي الطبيب، وعرض مذاهب الفقهاء وأدلتهم في قبول قول الطبيب غير المسلم، واستعراض واقع النشر في الدراسات الطبية في الغرب، ومدى إمكانية الاعتماد عليها في بناء الحكم الشرعي. وقد اتُّبِ ...Daha fazlası

Erişime Açık

Ahlak İlkeleri Açısından Peygamberlerin Sıfatları

MAKSUT ÇETİN

Ahlak, insan tabiatının kuvveleri olan akıl, gazap ve şehvetin itidal üzere veya şehvet ve gazap kuvvelerinin aklın emrinde olması durumudur. Filozofları buna adalet kavramı adını vermişlerdir. Bir eylemin ahlakî adlandırılabilmesi için onun toplum içinde ve isteyerek yapılması gerekir. Ahlakın bireysel olduğu kadar toplumsal yönü de vardır. Ahlakî ilkelerin kalıcı olabilmesi için onların bir sosyal ortamda ve örnek eğitimciler tarafından öğretilmesi lazımdır. İnsanları bireysel anlamda iffet, mertlik ve hikmet çizgisinde, toplumsal anlamda ise adalet ve istikamet yolunda tutmaya çalışanlar pe ...Daha fazlası

Erişime Açık

Ahmed b. Muhammed el-Esedî el-Mekkî ve “İhbâru’l-Kirâm bi Ahbâri’l-Mescidi’l-Harâm”Adlı Eseri Üzerine -I-

Kâbe, Kur’ân-ı Kerim’e göre yeryüzünün ilk mabedidir. O, aynı zamanda Mekke-i Mükerreme ve çevresiyle birlikte, hac ibadeti ve menâsikinin mahallidir. Bu itibarla İslâm dini ve tarihî açısından çok büyük ehemmiyeti hâizdir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’deki pek çok âyet, Hz. Peygamber’in pek çok hadisi ve fıkıh külliyatına dercedilmiş geniş malumat buna işaret etmektedir. Bu arada Kâbe ve Mekke’nin, İslâm tarihçilerinin en câzip konuları arasına girdiği söylenebilir. İslâm’ın ilk dönemlerden itibaren İslam tarihçileri, dinî, siyâsî, ilmî, kültürel ve benzeri yönleriyle Kâbe, Mekke, Harem-i Şerif ve ...Daha fazlası

Erişime Açık

Tefsir İlminin Bilinmeyen Siması Molla Huveyş; Hayatı ve Beyânu’l-Me‘ânî Adlı Tefsiri

Kur’ân-ı Kerim’in anlaşılması için geçmişten günümüze çokça gayret sarf edilmiştir. Makalemizin konusu olan Molla Huveyş ve tefsiri de bu zincirin bir halkasıdır. 1880-1978 yılları arasında yaşamış, hem Suriye’de hem de Irak’ın kuzey bölgelerinde hâkimlik/kâdılık görevlerinde bulunmuştur. Yazar, 1936-1939 yılları arasında “Beyânu’l-me‘ânî ‘alâ hasebi tertibi’n-nüzûl” adıyla ilk kez surelerin nüzûl sıralamasına göre tefsirini kaleme almış ve eser 1962 yılında sadece bir kez basılmıştır. Altı ciltten oluşan tefsirin ilk dört cildi Mekkî sûreleri içerirken son iki cildi Medenî sûreleri barındırma ...Daha fazlası

Erişime Açık

Hadis İlminde Fehrese Literatürü

Fehrese ve mu‘cem literatürü, ilimle geçen bir ömrün hâsılası olarak sema, kıraat ve icazet gibi makbul metotlarla rivayet hakkı alınan çok sayıda kitabın, hocalardan müelliflerine varan isnad zinciriyle kaydedildiği bir yazın türüdür. Kitap naklinin yaygınlaşmaya başladığı tasnif devri sonrasında icazetin makbul bir tahammül yöntemi kabul edilmesi sonucunda elde edilen çok sayıda icazet derlenerek fehrese türü çalışmalara dönüşmüştür. Bu makale ana hatlarıyla üç bölüme ayrılmaktadır. Birinci bölümde fehrese literatürüne giriş mesabesinde konuyla ilişkili kavramların tarifine, bu türdeki bir ç ...Daha fazlası

Erişime Açık

Muhammed Abdulhalim Abdullah'ın Romanlarında Âyet ve Hadis Bağlamında Metinlerarasılık

Muhammed Abdulhalim Abdullah, Modern Arap romanının teşekkülünde önemli bir yere sahiptir. O, Arap romanını tercüme ve uyarlamalarla bina etmeye çalışan I. kuşak Arap edebiyatçılarından sonra gelen ve Arap romanını asıl kimliğine kavuşturan II. kuşak edebiyatçılar arasında yer alır. Abdullah, Mısır’ın kırsalındaki olayları özümsemiş ve bunu eserlerinde ustaca aksiyona dönüştürmüş bir yazardır. Onun yazarlığının mihenk taşını, çocukluğunun geçtiği kırsaldaki yaşam belirler. Abdullah’ın dinî ve millî duygularla inşa ettiği roman kahramanının dili, fasih Arapçadır. Nitekim onun alelade bir roman ...Daha fazlası

Erişime Açık

Doktrinde Çocuk Evliliği Kabul Edilen Yaş Sınırı Bağlamında Günümüz İslam Toplumlarının Aile Hukuku Kanunlarında Asgari Evlilik Yaşı

Evlilik, insan hayatının en önemli olaylarından kabul edilir. Ancak evlenmek isteyen kişilerin gerek akıl gerek fiziksel olarak olgunlaşması gerekmektedir. Bu sebeple dünyada birçok hukuk sisteminde evlenmek için minimum yaş sınırı belirlenmiştir. İslam hukukunda fiili evlilik hayatı için belirli bir olgunluk şart görülmüşse de hukuki evlilik için evlenme yaşının herhangi bir alt sınırı bulunmadığı kabul edilmektedir. Klasik İslam hukuku kaynaklarında hukuki olarak kabul gören çocuk evlilikleri ilk olarak Hukûk-ı Âile Kararnâmesi’nde (1917) yasaklanmıştır. Müslüman toplumlardaki kanunlaştırma ...Daha fazlası

Erişime Açık

القرائن الحديثية الخارجية وعلاقتها بما يفيده الثابت من أخبار الآحاد

لقد كانت الأخبار الثابتة، هي معتمَد المسلمين في مشارق الأرض ومغاربها بعد القرآن، فالقرآن والحديث الثابت حجة على العبد أمام الله تعالى. ومن أدق المباحث التي تتعلق بالأخبار الثابتة، البحث في القرائن التي تحتف بها، فتزداد بها قوة، ومن تلك القرائن؛ القرائن الخارجية كالتلقي بالقبول ونحوه. وقد أردنا في هذه المقالة إبراز جانب من تلك القرائن والتي كانت مبثوثة في بطون الكتب حيث لم أر من تناولها كما نهدف اليه في هذه المقالة حيث اجتمع لي بعد البحث عشر قرائن خارجية كلية. الحديث المحتف بالقرائن يعتبر من أقوى الأدلة الشرعية، ولا شك أن قوة الدليل من أهم الأسباب التي تحقق الطمأنينة في القلب وتزيد الإقبال على ...Daha fazlası

Erişime Açık

Gizli Yara: Ahlaki Yaralanma

MERVE ALTINLI MACIC

Ahlaki yaralanma (AY) belki insanlık tarihinin başlangıcından bu yana tecrübe edilen ancak bilimsel tarih bakımından çok yakın bir zamanda ortaya çıkan ve üzerinde yürütülen araştırmaların sayısının sınırlı olduğu ve ağırlıkla Batı kaynaklı çalışılan bir olgudur. Potansiyel ahlaki yaralayıcı olaylara, eylemlere ve tecrübelere (PAYO) maruz kalma sonucunda suçluluk, utanç, ihanet gibi semptomlarla ortaya çıkan davranışsal, duygusal, psikolojik, sosyal, ahlaki, varoluşsal, manevi ve dinî boyutları olan bir yapısı vardır. Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ile ortak ve ayrıştıkları noktaları bu ...Daha fazlası

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms