Hamd Allah (c.c)’a, salât ve selâm Rasûlullah (s.a.v)’a olsun. Bu araştırma tefsir usûlü alanında bir incelemedir. Tefsir ilminin, kendisine hizmet eden diğer ilimlerden müstağni olmadığı mâlumdur. Tefsir usûlü bu ilimlerin en önemlilerindendir. Çünkü Kur’ân’ın doğru tefsir edilebilmesi için kendilerine bu ilimle ulaştığımız ilmi mukaddimeler ve küllî kâideler uyarınca yol almak gerekir. Bu alanda araştırma yapanların vazifelerinden biri de; mütekaddim âlimlerin tefsir usûlü hususundaki gayretlerini ortaya koymaktır. Zira mütekaddim âlimler, sonradan gelecekler için araştırmanın yolunu kolayla ...Daha fazlası
Vakıfla ilgili klasik dönemde yaşanan tartışmalar vakfın bağlayıcılığı üzerinedir; meşruiyeti tartışma konusu yapılmamıştır. Ancak son yüzyıllarda vakfın meşruiyeti de tartışma konusu haline getirilmiştir. Bu tartışmalardan ehlî/zürrî vakıflar olarak bilinen aile vakıfları da etkilenmiştir. Yaşanan süreçte bir kısım ulema aile vakıflarının ilga edilmesini desteklemiş, fetva ve makalelerle aile vakıflarının gayr-i meşru olduğunu iddia etmişlerdir. Bir kısım ulema da aile vakıflarının meşruiyetini savunmuş, bu konudaki iddialara müstakil risalelerde, makalelerinde ya da kitaplarında cevap vermiş ...Daha fazlası
Halk inanışları pek çok kültürde göze çarpmaktadır. Halk hekimliği de bu inanışlar içinde mühim bir yere sahiptir. Dünyanın neredeyse her bölgesinde, daha çok 20. yüzyıldan sonra ortaya çıkan Yeni Dini Hareketler (YDH) milyonlarca kişiyi etkilemektedir. Japonya’da ortaya çıkıp yayılan YDH’ler de diğerleri gibi üye toplamak için farklı yöntemler kullanmaktadır. Sağaltma, şifacılık, alternatif tıp gibi ifadelerle de anılan halk hekimliği, Japon YDH’lerinin en çok kullandığı üye kazanma yöntemlerindendir. Tokyo’da 1935 yılında kurulan ve Japon YDH’leri içinde 2 milyon civarında üyesiyle oldukça ö ...Daha fazlası
Çalışma, Mâverâünnehir bölgesinde yetişen Hânefî fakihi Burhânülislâm ez-Zernûcî (ö. 593/1196 sonrası) ve onun Taʿlîmü’l-müteʿallim başlığını taşıyan eseri hakkındadır. Kitap, müellifinin fakih olmasının yanında eğitim alanında yazılan ilk eserlerden olması bakımdan önemlidir. Ayrıca kitabın mukaddimesinde ifade edildiği üzere müellif, ilim yoluna girenlerin yaptığı hataları görmüş, onların neden amaçlarına ulaşamadıklarını teşhis etmiş ve bu yolun nasıl tahsil edilmesi gerektiği üzerine eğilmiştir. Bir diğer tabir ile Zernûcî, eğitimin ahlaki boyutuna yönelmiştir. Araştırmanın amacı eğitimci ...Daha fazlası
Ulema ve yönetici ilişkileri tarihin ilk dönemlerinden itibaren önemini koruyan bir alan olagelmiştir. İlim adamları, bir yönüyle ilmiye sınıfına mensup olmaları bakımından devlet sisteminde belirli bir hiyerarşiye sahipken bir taraftan peygamberlerin varisleri olarak dini hüviyete sahiptir. Çift boyutlu kimlikleri, ulema-ümera ilişkilerinde daha hassas bir denge gözetilmesine yol açmış ve devlet başkanlarıyla ilişkilerinin mahiyeti sorgulanarak ayrıntılarıyla çeşitli araştırmalara konu olmuştur. İlim adamları ve devlet başkanlarının karşılıklı maslahata dayanan bir ilişkileri olduğu tezinden ...Daha fazlası
The most critical challenge facing Muslim today is the lack of the spiritual ethical dimension of life, and one of the most powerful means to overcome this problem is the adherence to the code of ethics. This paper attempts at clarifying the concept of Islamic ethics as a basic pillar for a healthy society. It explains about the need of ethics for the development of individual and society, and its significance on the character building. The author tries to present ethics as the counter part of other sciences, such as, law, politics, science, economics, and others for such sciences become soull ...Daha fazlası
تهدِف هذه الدراسة إلى بيان مفهوم تعمُّد تقديم وتأخير الحيض، وحكم استعمال الأدوية للتأثير على موعد الطهر والحيض، كما وتهدف لبيان الآثار المترتّبة على استخدام هذه الأدوية في مسائل الزواج والطلاق، وبيان أوجه الضرر التي تلحق بالزوج والزوجة نتيجةً لاستخدام هذه الأدوية. وقد استخدم الباحثون في هذه الدراسة المنهج الاستقرائي والاستنباطي، والمنهج المقارن من خلال دراسة الإشكالات، تفسيراً ونقداً واستنباطاً، وإبراز مواطن الوفاق والخلاف بين المذاهب في المسألة الواحدة. وقد جاءت هذه الدراسة في مبحثين، حيث تناولنا الحديث عن مفهوم تعمد تقديم وتأخير الحيض وحكمه، كما تناولنا الحديث عن آثار أدوية تقديم وتأخير الحي ...Daha fazlası
Bu çalışmada Giritli Sırrı Paşa’nın beş tümel anlayışının İslam mantık tarihinde süregelen yaklaşımdan farklılığını ortaya koyduktan sonra onun tanım teorisi ile olan ilişkisini açıklıyoruz. Daha sonra da bu yaklaşımın ne tür sorunlar ortaya çıkarabileceğini belirtiyoruz. Buna göre gelenekte beş tümel kahir ekseriyetle cins, tür, ayrım, özgülük ve genel ilinti olarak incelenirken Giritli Sırrı Paşa cins, tür, ayrım, ayrılan ilinti ve ayrılmayan ilinti olarak olarak sayılır. Tanım teorisi genel olarak beş tümel üzerine kuruludur. Bu yönden bakıldığında bir tanıma ayrılan ilinti ve ayrılmayan ka ...Daha fazlası
Christiaan Snouck Hurgronje On dokuzuncu yüzyılın sonu ve yirminci yüzyılın başında Hollanda Sömürge Bakanlığı hesabına çalışmış bir şarkiyatçıdır. Hollanda'nın özellikle Doğu Hint Adaları'ndaki sömürgecilik faaliyetlerinin stratejik olarak planlanmasında aktif görevler almıştır. Bu görevlerinde başarılı olabilmek için ise Mekke'ye giderek ihtida kisvesine bürünmüştür. Hurgronje'nin kişisel bağlantılarının merkezinde ise Vehhabiler yer almıştır. Vehhabilerle müşterek ve el altından gizli çalışmaları ise Osmanlı hilafetinin etki sahasını özellikle Doğu Hint Adaları'nda daraltmaya matuf çabaları ...Daha fazlası
Çağdaş İslam dünyasındaki tefsir hareketi, daha geniş ufuklu,
daha derin yansımaları olan, çağdaş düşünceye daha uygun ve tefsir mirasına daha çok katkısı olan bir yönelişe tanık olmuştur. O da belâğat,
fesâhat, ses ve ifade güzelliği yönünden Kur’ân’ın beyânî i‘câzını ortaya
koyan beyânî tefsir yönelişidir. Kur’ân’ın ifade üslubuna dair incelikleri açıklayan beyânî tefsir, genel tefsirden bir cüz olup sanatsal açıdan
takdîm-te’hîr, hazif-zikir, teşâbüh-ihtilaf ve bir lafzı diğerine tercih etme
gibi ifade üslubuyla ilgili incelikleri ortaya çıkaran bir tefsir çeşididir.
Beyânî tefs ...Daha fazlası
Muhammed Abdulhalim Abdullah, Modern Arap romanının teşekkülünde önemli bir yere sahiptir. O, Arap romanını tercüme ve uyarlamalarla bina etmeye çalışan I. kuşak Arap edebiyatçılarından sonra gelen ve Arap romanını asıl kimliğine kavuşturan II. kuşak edebiyatçılar arasında yer alır. Abdullah, Mısır’ın kırsalındaki olayları özümsemiş ve bunu eserlerinde ustaca aksiyona dönüştürmüş bir yazardır. Onun yazarlığının mihenk taşını, çocukluğunun geçtiği kırsaldaki yaşam belirler. Abdullah’ın dinî ve millî duygularla inşa ettiği roman kahramanının dili, fasih Arapçadır. Nitekim onun alelade bir roman ...Daha fazlası
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.