Ahlak, insan tabiatının kuvveleri olan akıl, gazap ve şehvetin itidal üzere veya şehvet ve gazap kuvvelerinin aklın emrinde olması durumudur. Filozofları buna adalet kavramı adını vermişlerdir. Bir eylemin ahlakî adlandırılabilmesi için onun toplum içinde ve isteyerek yapılması gerekir. Ahlakın bireysel olduğu kadar toplumsal yönü de vardır. Ahlakî ilkelerin kalıcı olabilmesi için onların bir sosyal ortamda ve örnek eğitimciler tarafından öğretilmesi lazımdır. İnsanları bireysel anlamda iffet, mertlik ve hikmet çizgisinde, toplumsal anlamda ise adalet ve istikamet yolunda tutmaya çalışanlar pe ...Daha fazlası
Kur’ân-ı Kerim’in anlaşılması için geçmişten günümüze çokça gayret sarf edilmiştir. Makalemizin konusu olan Molla Huveyş ve tefsiri de bu zincirin bir halkasıdır. 1880-1978 yılları arasında yaşamış, hem Suriye’de hem de Irak’ın kuzey bölgelerinde hâkimlik/kâdılık görevlerinde bulunmuştur. Yazar, 1936-1939 yılları arasında “Beyânu’l-me‘ânî ‘alâ hasebi tertibi’n-nüzûl” adıyla ilk kez surelerin nüzûl sıralamasına göre tefsirini kaleme almış ve eser 1962 yılında sadece bir kez basılmıştır. Altı ciltten oluşan tefsirin ilk dört cildi Mekkî sûreleri içerirken son iki cildi Medenî sûreleri barındırma ...Daha fazlası
Muhammed Abdulhalim Abdullah, Modern Arap romanının teşekkülünde önemli bir yere sahiptir. O, Arap romanını tercüme ve uyarlamalarla bina etmeye çalışan I. kuşak Arap edebiyatçılarından sonra gelen ve Arap romanını asıl kimliğine kavuşturan II. kuşak edebiyatçılar arasında yer alır. Abdullah, Mısır’ın kırsalındaki olayları özümsemiş ve bunu eserlerinde ustaca aksiyona dönüştürmüş bir yazardır. Onun yazarlığının mihenk taşını, çocukluğunun geçtiği kırsaldaki yaşam belirler. Abdullah’ın dinî ve millî duygularla inşa ettiği roman kahramanının dili, fasih Arapçadır. Nitekim onun alelade bir roman ...Daha fazlası
Ahlaki yaralanma (AY) belki insanlık tarihinin başlangıcından bu yana tecrübe edilen ancak bilimsel tarih bakımından çok yakın bir zamanda ortaya çıkan ve üzerinde yürütülen araştırmaların sayısının sınırlı olduğu ve ağırlıkla Batı kaynaklı çalışılan bir olgudur. Potansiyel ahlaki yaralayıcı olaylara, eylemlere ve tecrübelere (PAYO) maruz kalma sonucunda suçluluk, utanç, ihanet gibi semptomlarla ortaya çıkan davranışsal, duygusal, psikolojik, sosyal, ahlaki, varoluşsal, manevi ve dinî boyutları olan bir yapısı vardır. Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ile ortak ve ayrıştıkları noktaları bu ...Daha fazlası
Terasem, transhümanizmin insanı dönüştürme ideallerine etik, hukuki ve dini bağlamında yaklaşan hem tekno-fütürist hem de dini transhümanist bir harekettir. İnsan olmayı dünyevi tecrübeler ve anılardan ibaret gören Terasem, ölümsüzlüğün bu deneyim ve bilgilerin kaydedilmesi ve beyinle benzer bir şekilde işlenebilmesi ile mümkün olacağını iddia etmektedir. Ruhu yok sayarak bir insana ait yaşanmışlıkların ve dünyevi tecrübelerin dijital bir kopyasının makineler veya biyo-mekanik varlıklara yüklenmesinin insanı yaşatmaya devam edeceği ve onu ölümsüzleştirdiği düşüncesi başlı başına bir tartışma k ...Daha fazlası
Kütüphane koleksiyonlarında ve yazma eserlerin tanıtıldığı fihristlerde “Tefsîru’l-Kur’ani’l-Azîm” adlı eserin müellifi hakkında ortaya konulan bilgiler çok net değildir. Bunun yanında eser hakkında yapılan sınırlı çalışmalarda Mısrî tefsirinin kaynakları, muhtevası ve takip edilen yöntem hakkında tatmin edici bilgiler sunulamamıştır. Bu çalışmada Mısrî tefsiri konu olarak seçilmiştir. Çalışmada eser ve müellifi hakkındaki yanlış bilgileri tashih edilerek nüshaları tanıtılmıştır. Mısrî’nin tefsirinde istifade ettiği kaynaklar tespit edilmiş ve tefsirindeki yöntemi kısaca açıklanmaya çalışılmış ...Daha fazlası
Bu yazı yakın dostum, entelektüel arkadaşım ve hakikat yolunda yoldaşım olan Prof. Dr. Sıddık Korkmaz hakkındadır. Kendisiyle 23 yıllık eskimeyen aksine yıllandıkça kıymetlenen dostluğumuza dair bir tanıklık metnidir. Ordu Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen 27. İlahiyat ve İslami İlimler Fakülteleri Dekanlar Toplantısı kapsamındaki program sonrasında düzenlenen kültür ve turizm gezisi sırasında katılımcıları taşıyan aracın kaza yapması sonucu 26 Haziran 2022 günü hayatını kaybeden dostuma bitmeyecek olan vefa borcumun bir belgesidir. Buna benzer bir yazıyı, 26 Eylül 2020 tarihinde COVID’ ...Daha fazlası
Din, Yüce Allah tarafından gönderilen ilahi kurallar bütünüdür. Dini kuralların benimsenip yaşanmasına dindarlık, dini değerleri hayatına tatbik eden kişi ve toplumlara, dindar kişi ve toplum adı verilir. Ahlak ise bireyin, öncelikle Yüce Yaratıcı’ya, daha sonra kendisine ve diğer insan ve varlıklara karşı görev ve sorumluluklarını yerine getirmesi demektir. Yani ahlak, başta Yüce Allah olmak üzere insanın, hem kendisiyle hem de diğer varlıklarla ilişkisi sonucu ortaya çıkan bir ilişkiler kompleksidir. Ontolojik olarak ahlak, evrensel insani bir değerdir. İnsan, iç dünyasındaki umut, korku, hi ...Daha fazlası
Nişanlılık tarafların birbirlerini tanımalarına, geleceğe yönelik ortak planlamalar yapmalarına, evlilik kararını pekiştirmelerine ve ailelerin kurulacak yuva konusunda fikirlerinin oluşmasına imkân veren bir aşamadır. Evlenme niyetiyle başlansa da bazen nişanlılık evlenmeyle neticelenmemektedir. Taraflardan birinin ölümü, nişanı karşılıklı veya taraflardan birinin tek taraflı iradeyle bozması veya nişanlılardan birinin başka biriyle evlenmesi gibi hallerde nişanlılık evlenmeyle neticelenmemektedir. Nişanlılık sürecinde gerek nişanlılar gerekse aile veya yakınları arasında çeşitli münasebetler ...Daha fazlası
Son dönem Amasya ulemasından şâir Ahmed Emrî Yetkin, sadece Amasya’da değil başta İstanbul gelmek üzere Anadolu’nun pek çok ilim ve kültür merkezindeki âlim, mütefekkir ve entelektüelleri ile tanışan ve onlar üzerinde olumlu tesirler bırakan bir şahsiyettir. Âlim kişiliğinin yanında şairliği ve eğitimciliği ile de tanınan Ahmed Emrî Yetkin, son iki asırdır Amasya’nın ilim, kültür ve sosyal hayatına yön veren Mecdîzâde ailesine mensuptur. Çok yönlü bir kişiliği olan Ahmed Emrî Yetkin, devrin mühim simaları ile yakın dostluklar kurmuştur. Üç dilde şiir yazabilen bir istidada sahip olan müellifin ...Daha fazlası
Duvar resimleri Osmanlı Devleti’nde ilk olarak 18. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul'daki mimari eserlerde görülmüş ve kısa sürede Anadolu’da da yayılmıştır. Sivil ve dini nitelikli birçok yapıda karşımıza çıkan resimlerde geleneksel minyatür sanatının etkisi devam ederken bunun yanında batı sanatıınn perspektif, derinlik ve ışık-gölge denemeleri de görülmektedir. Ekonomik ve nüfuz açısından oldukça iyi durumda olan âyanlar Anadolu’da duvar resimlerinin yayılmasında etkin bir rol oynamışlardır. Ege Bölgesi’nin önemli ayanlarından olan Cihanoğulları da Aydın’da birçok mimari eser inşa etmişler ...Daha fazlası
Halk inanışları pek çok kültürde göze çarpmaktadır. Halk hekimliği de bu inanışlar içinde mühim bir yere sahiptir. Dünyanın neredeyse her bölgesinde, daha çok 20. yüzyıldan sonra ortaya çıkan Yeni Dini Hareketler (YDH) milyonlarca kişiyi etkilemektedir. Japonya’da ortaya çıkıp yayılan YDH’ler de diğerleri gibi üye toplamak için farklı yöntemler kullanmaktadır. Sağaltma, şifacılık, alternatif tıp gibi ifadelerle de anılan halk hekimliği, Japon YDH’lerinin en çok kullandığı üye kazanma yöntemlerindendir. Tokyo’da 1935 yılında kurulan ve Japon YDH’leri içinde 2 milyon civarında üyesiyle oldukça ö ...Daha fazlası
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.