Filtreler
Filtreler
Bulunan: 21 Adet 0.001 sn
Ambargo Durumu [1]
Tam Metin [1]
Veritabanı [1]
Yayın Tarihi [1]
Dergi Sayısı [2]
Yayın Dili [1]
FAKÜLTELERİzmir Katip Çelebi Üniversitesi Kurum Koleksiyonu
Erişime Açık

Cahit Telci, İzmir ve Yöresi Tarihinin Kaynakları: Halil Beğ Defteri (1425-1430), İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Yayını, İzmir, Şubat 2015, ISBN 978-605-84722-0-4, 253 shf.

KAYA, MELEK

Osmanlı tarihinin arşiv kaynaklan arasında Tapu-Tahrir defterleri oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Özellikle XV-XVI. yüzyıllarda Osmanlı tarihi ile ilgili yapılan araştırmalarda başvurulan arşiv kaynaklarının başında bu defterler gelir. Tahrir defterleri, Osmanlı Devletinin hem hâkimiyetinde bulunan bölgelerin hem de yeni fethettiği toprakların mülkiyet ve tasarruf biçimi ile vergi miktarını tayin ve tespit etmek amacıyla belirli zamanlarda yaptığı sayımları içerir. Yerine göre beş ile kırk yıllık aralıklarla yapılan, tahrir sonucunda hazırlanan ve mufassal, icmal, evkaf ve piyade gi ...Daha fazlası

Erişime Açık

Kösem Sultan’a Ait Bir Muhallefât Kaydı

Özer KÜPELİ

Osmanlı tarihinin en güçlü kadınlarından biri olan Kösem Sultan'ın hayatının ilk yıllarıyla ilgili kaynaklarda pek fazla bilgi bulunmadığından dolayı nerede ve ne zaman doğduğu tam olarak bilinmemektedir. Bununla birlikte öldüğünde altmış iki yaşında olduğu bilgisinden hareketle, 1589'da bir Rum papazının kızı olarak dünyaya geldiği ve Bosna taraflarından İstanbul'a getirildiği yönündeki rivayet yaygın kabul görmüştür1. Saraya geldikten sonra Mahpeyker adını alan ve güzelliği ile I. Ahmed'in dikkatini çeken Kösem, sultanın hasekisi olmuş, hatta Venedik arşivlerindeki bir belgeye göre padişahla ...Daha fazlası

Erişime Açık

Yahya Araz, 16. Yüzyıldan 19. Yüzyıl Başlarına: Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak, İstanbul: Kitap Yayınevi, 2013, 196 shf. ISBN 978-605-105-118-5

MAHMUT TAT

Yahya Araz bu çalışmasında, Osmanlı çocuk tarihini, hukuk, toplum, terbiye-eğitim, çocuk emeği bağlamında ele almıştır. Konu başlıklarından da görüleceği üzere eser, “saf” bir çocuk tarihinden ziyade, Osmanlı'nın sosyo-ekonomik yapısını “çocuk tarihi“ üzerinden yansıtmaktadır. Çocuklar toplumun ayrılmaz bir parçası olduğundan, çocuklar aracılığıyla ilk olarak Osmanlı ailesi hakkında bilgi sahibi olmaktayız. Sistemin mekaniği içinde aile de toplumsal yaşantıyı sunar. Çocuk-aile-toplum, bu şekilde zincirleme bir kurgu ile Osmanlı'nın “sıradan” insanlarının “sıradan” tarihlerine dair bilgileri ki ...Daha fazlası

Erişime Açık

Özer KÜPELİ, Osmanlı-Safevi Münasebetleri, Yeditepe Yayınevi, İstanbul 2014. ISBN:978-605-5200-43-5, 336 shf.

İREM ÇANLI

Osmanlı Devleti’nin mücadeleye giriştiği devletlerden bir tanesi de 1501- 1736 yılları arasında İran’da hüküm sürmüş olan Safevi hanedanlığıdır. Başlangıçta bir tarikat temsilcisi olan Safeviler 1501’de Şah İsmail’in Tebriz’de kendi devletlerini kurmasıyla kuvvetli siyasi bir birlik haline gelmişlerdir.

Erişime Açık

İslâm ve Bizans Kaynaklarına Göre Antiokheia Savaşı

YUSUF AYÖNÜ

1211 yılı İlkbaharında Dandalas Çayı kenarındaki Antiokheia kenti yakınında vukubulan savaş, Malazgirt ve Myriokephalon’un ardından Selçuklular ile Bizans İmparatorluğu arasında gerçekleşen üçüncü büyük karşılaşmadır. İlk ikisinin aksine bu defa savunma durumunda olan Türkler değil, Bizans tarafıdır. Güçlü bir orduya sahip olan I. Gıyaseddin Keyhüsrev, I. Theodoros Laskaris’e karşı çok kolay bir zafer kazanacağına inanmaktaydı. Ancak savaş sırasında Selçuklu sultanının hayatını kaybetmesi sonucu İznik ordusu beklenmedik bir zafer kazandı. Bu yenilginin ardından Selçuklu Devleti ile İznik İmpar ...Daha fazlası

Erişime Açık

Ulus-Aşırı Siyasal Bir Aktör Olarak Türkiye’deki Bulgaristan Göçmenleri

BEYCAN HOCAOĞLU

Yaşadığımız çağa damgasını vuran “küreselleşme” XX. yüzyılın temel siyasal aktörü olan ulus-devlet kurgusunda da önemli değişiklikler meydana getirmiştir. Ulaşım ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler uluslararası göçün boyutlarını arttırdığı gibi göçmenlerin kaynak ülke ile olan kültürel, sosyal, ekonomik ve siyasal ilişkilerini de sürdürmelerine imkân tanımıştır. Batılı ülkelerde göçmen nüfusunun artışına paralel olarak ortaya çıkan göçmen mahalleleri bilim dünyasında konuyla ilgili araştırmalarda da bir artış meydana getirmiştir. Her ne kadar göç literatüründe Türkiye göç alan bir ülke o ...Daha fazlası

Erişime Açık

Kriz ve Savaş Arasında 1641 Tarihli Venedik Ahidnâmesi

MİKAİL ACIPINAR

Osmanlı Devleti 17. yüzyıla büyük seferler, karışıklar ve çalkantılarla girmiş, bir kısım dâhili ve harici olaylara I. Ahmed’in vefatından sonra tahtta yaşanan gelişmeler de eklenmişti. 1622 yılında II. Osman’ın katli gibi o zamana kadar benzeri görülmemiş bir olayın ardından amcası I. Mustafa’nın yerine tahta çıkan IV. Murad’ın ilk hükümdarlık yılları da benzer karışıklarla geçmiştir. Küçük yaşta tahta çıkan IV. Murad, isyanlarla boğuşan İstanbul’daki bir takım devlet ileri gelenlerinin hal‘inden ve annesinin vesayetinden kurtulduktan sonra 1632 yılında idareyi bizzat eline almıştır1. ...Daha fazlası

Erişime Açık

Osmanlı Döneminde Mora’da Bir Sahil Şehri: Balya Badra/Patra (1460-1715)

KAYAPINAR, AYŞE

II. Mehmet tarafından fethinden sonra Mora bölgesi, Elvanoğlu Sinan Bey’in idaresinde bir sancağa dönüştürülmüştür. Mora toprakları 17 nâhiyeye bölünmüştür. Bunlar; Balya Badra, Vostiça, Hulumiç, Vumero, Krevukor, Arkadya, Leondar, Korintos, Kalavrita, Minhalu, Bezenik, Kalandriça (Halandriça), Sandomiri (Sandomeri), Grebena (Grevena), Ayo İlia, Gardiçko ve Mistra’dır. Bu nâhiyelerin büyük bir kısmı nâhiye merkezi olan yerleşim birimiyle aynı adı taşımaktadır. Bu durum Balya Badra nâhiyesi için de geçerlidir. Balya Badra nâhiyesi merkezi Balya Badra şehrinin adını taşımaktadır. Bugün Pa ...Daha fazlası

Erişime Açık

Ortaçağ ve Osmanlı Döneminde Vidin

AYŞE KAYAPINAR

Bugünkü Bulgaristan’ın kuzeybatı kısmında Tuna nehrinin güney kıyısında yer alan Vidin, Roma döneminden itibaren bir kale ve liman kentidir. Keltlerin kurduğu Dunonia adlı yerleşim biriminin üzerinde kurulmuştur. Dunonia, Romalılar tarafından Bononia şeklinde adlandırılmaya başlanmıştır. Tuna Bulgar Devleti ve II. Bulgar Krallığı döneminde Bdin olarak adlandırılmıştır. 1277 yılında Vidin merkez olmak üzere Vidin Prensliği kurulmuştur. Prensliğin kurucusu olarak Kuman asıllı Şişman kabul edilmektedir. Vidin’in 1396 yılında Osmanlı hakimiyetine girdiği tarihe kadar Vidin’in idarecileri, Şişman’ı ...Daha fazlası

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms