ÖZETGünümüzde göç ve kentleşme bağlamında bir taraftan kentsel mekânların yapısı, işlevi ve değişimi bir taraftan da dindarlığın ve dindarların bu değişime gösterdiği uyum veya direnç sosyolojik bir gözlemi ve dikkati gerektirmektedir. Kentte gündelik hayatın en önemli boyutunu mekânlar ve bu mekânlarda gerçekleştirilen faaliyetler meydana getirmektedir. Toplumsal etkileşim yanında hayata dair inanç ve kabullerin bu mekânlara nasıl ve hangi çerçevede taşındığı önem arz eder. Yaşam biçimlerini, toplumsal etkileşimi ve gündelik hayatın düzenlenmesini önemli ölçüde etkileyen dini inanç ve kabullerin kentsel mekân algısına ve kullanımına yansımalarının tespiti bu bakımdan sosyolojinin araştırma sahasına dâhil olur. Eğer mekânsal kısıtlamaları, sosyal yaşama mümkün olduğu kadar katılmamayı salık veren bir dindarlık perspektifine sahip değilse, dindar bir bireyin çoğunluğu seküler karakterde inşa edilmiş ve bu çerçevede işlevselleşmiş mekânlarda kendini hangi amaçla konumlandırdığı araştırmaya değer bir konudur.ABSTRACTNowadays, in the context of immigration and urbanization, in some ways of the structure of the urban space, the function and the alteration of it, on the other way the adaptation or the resist of the religion and religiousness must be required a sociological observation and carefulness. The most important dimension of the city’s daily life is created in these places and the activities which are happening in there. Beside of the social interaction, the belief and acceptance about life
it is also important that how and in which frame that is moved. In this respect, the determination of the reflections of religious beliefs and assumptions on the perception and use of urban spaces which affect the way of life, social interaction and regulation of daily life are included in the research field of sociology. If the spatial constraints do not have a perspective of religiosity that suggests not to participate as much as possible in the social life, it is worth investigating for what purpose a religious individual is located in secular character built and functionalized in this context. If the effort of legitimization also accompanies to this positioning, it is also worth questioning in which religious, communal and economic sources it is fed and produced.
Eser Adı (dc.title) | Kentli dindar kadınların mekan algısı ve kullanımı : İzmir örneği |
Eser Sahibi (dc.contributor.author) | Harbelioğlu, Merve |
Tez Danışmanı (dc.contributor.advisor) | Muhammet Ertoy |
Yayıncı (dc.publisher) | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü |
Tür (dc.type) | Yüksek Lisans |
Açıklama (dc.description) | xiv, 84 sayfa |
Açıklama (dc.description) | tablo : 29 cm. 1 CD |
Özet (dc.description.abstract) | ÖZETGünümüzde göç ve kentleşme bağlamında bir taraftan kentsel mekânların yapısı, işlevi ve değişimi bir taraftan da dindarlığın ve dindarların bu değişime gösterdiği uyum veya direnç sosyolojik bir gözlemi ve dikkati gerektirmektedir. Kentte gündelik hayatın en önemli boyutunu mekânlar ve bu mekânlarda gerçekleştirilen faaliyetler meydana getirmektedir. Toplumsal etkileşim yanında hayata dair inanç ve kabullerin bu mekânlara nasıl ve hangi çerçevede taşındığı önem arz eder. Yaşam biçimlerini, toplumsal etkileşimi ve gündelik hayatın düzenlenmesini önemli ölçüde etkileyen dini inanç ve kabullerin kentsel mekân algısına ve kullanımına yansımalarının tespiti bu bakımdan sosyolojinin araştırma sahasına dâhil olur. Eğer mekânsal kısıtlamaları, sosyal yaşama mümkün olduğu kadar katılmamayı salık veren bir dindarlık perspektifine sahip değilse, dindar bir bireyin çoğunluğu seküler karakterde inşa edilmiş ve bu çerçevede işlevselleşmiş mekânlarda kendini hangi amaçla konumlandırdığı araştırmaya değer bir konudur.ABSTRACTNowadays, in the context of immigration and urbanization, in some ways of the structure of the urban space, the function and the alteration of it, on the other way the adaptation or the resist of the religion and religiousness must be required a sociological observation and carefulness. The most important dimension of the city’s daily life is created in these places and the activities which are happening in there. Beside of the social interaction, the belief and acceptance about life |
Özet (dc.description.abstract) | it is also important that how and in which frame that is moved. In this respect, the determination of the reflections of religious beliefs and assumptions on the perception and use of urban spaces which affect the way of life, social interaction and regulation of daily life are included in the research field of sociology. If the spatial constraints do not have a perspective of religiosity that suggests not to participate as much as possible in the social life, it is worth investigating for what purpose a religious individual is located in secular character built and functionalized in this context. If the effort of legitimization also accompanies to this positioning, it is also worth questioning in which religious, communal and economic sources it is fed and produced. |
Kayıt Giriş Tarihi (dc.date.accessioned) | 31.10.2022 |
Açık Erişim Tarihi (dc.date.available) | 2022-10-31 |
Yayın Tarihi (dc.date.issued) | 2019 |
Yayın Dili (dc.language.iso) | tr |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Sosyal Bilimler - Sosyoloji |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Kent Yaşamı - Kentlileşme |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Dindarlık - Kent Dindarlığı |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Din - İslam - Kadın |
Tek Biçim Adres (dc.identifier.uri) | https://hdl.handle.net/11469/2569 |