ÖZETBu tezde, Martin Heidegger'in felsefesinde ölümün, varlığın anlamını açığa çıkarma ve insanın sahici bir varoluşa ulaşmasında oynadığı rol ortaya konulacak ve Jean-Paul Sartre'ın, Heidegger'in, insanın sahici olması açısından ölüme atfettiği ayrıcalıklı role getirdiği itiraz ele alınacaktır. Bu bağlamda, bu itiraza Heidegger felsefesinin oluşturabileceği bir yanıt olduğu öne sürülecektir. Heidegger felsefesinde ölüm, insanın varoluşunu, onun hayatında başka hiçbir olayın yapamadığı kadar radikal biçimde sahici kılma olanağı sağlıyor olmasıyla istisnai bir konuma sahiptir: Ölüm, hiç kimsenin başkasının yerine yapamayacağı bir şeydir ve bu başkasının yerini alamama halini en güçlü biçimde ölümü kendi olanağımız olarak kavradığımızda deneyimleriz.ABSTRACTABSTRACT Master Thesis AUTHENTICITY AND DEATH IN THE CONTEXT OF SARTRE'S CRITIQUE OF HEIDEGGER Esra KENAN İzmir Katip Çelebi University Graduate School of Social Sciences Department of Philosophy Program In this thesis, the role of death in Martin Heidegger's philosophy in the uncovering of the meaning of Being is revealed and Jean-Paul Sartre's rejection of Heidegger's view of death as having a distinctive and central role in the authenticity of human being is exposed while being focused on a possible Heideggerian reply to this rejection. Death in Heidegger's philosophy is radically distinctive in terms of its capacity to enable human existence authentic unlike all other fenomena in it. Dying is something which cannot be taken over from one and this impossibility of substituting someone with another one is experienced in its most radical form when we experience our death as our own possibility. Sartre rejects this idea that death has such a special place in man's life because the same characteristic of not being able to be taken over is available not only for death, but also in all other experiences in one's life: Nobody can take over my sleep
nobody can take over my breathing.
Eser Adı (dc.title) | Sartre'ın Heidegger eleştirisi bağlamında sahicilik ve ölüm |
Eser Sahibi (dc.contributor.author) | Kenan, Esra |
Tez Danışmanı (dc.contributor.advisor) | Özgür Aktok |
Yayıncı (dc.publisher) | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü |
Tür (dc.type) | Yüksek Lisans |
Açıklama (dc.description) | ix, 63 sayfa |
Açıklama (dc.description) | 29 cm. 1 CD |
Özet (dc.description.abstract) | ÖZETBu tezde, Martin Heidegger'in felsefesinde ölümün, varlığın anlamını açığa çıkarma ve insanın sahici bir varoluşa ulaşmasında oynadığı rol ortaya konulacak ve Jean-Paul Sartre'ın, Heidegger'in, insanın sahici olması açısından ölüme atfettiği ayrıcalıklı role getirdiği itiraz ele alınacaktır. Bu bağlamda, bu itiraza Heidegger felsefesinin oluşturabileceği bir yanıt olduğu öne sürülecektir. Heidegger felsefesinde ölüm, insanın varoluşunu, onun hayatında başka hiçbir olayın yapamadığı kadar radikal biçimde sahici kılma olanağı sağlıyor olmasıyla istisnai bir konuma sahiptir: Ölüm, hiç kimsenin başkasının yerine yapamayacağı bir şeydir ve bu başkasının yerini alamama halini en güçlü biçimde ölümü kendi olanağımız olarak kavradığımızda deneyimleriz.ABSTRACTABSTRACT Master Thesis AUTHENTICITY AND DEATH IN THE CONTEXT OF SARTRE'S CRITIQUE OF HEIDEGGER Esra KENAN İzmir Katip Çelebi University Graduate School of Social Sciences Department of Philosophy Program In this thesis, the role of death in Martin Heidegger's philosophy in the uncovering of the meaning of Being is revealed and Jean-Paul Sartre's rejection of Heidegger's view of death as having a distinctive and central role in the authenticity of human being is exposed while being focused on a possible Heideggerian reply to this rejection. Death in Heidegger's philosophy is radically distinctive in terms of its capacity to enable human existence authentic unlike all other fenomena in it. Dying is something which cannot be taken over from one and this impossibility of substituting someone with another one is experienced in its most radical form when we experience our death as our own possibility. Sartre rejects this idea that death has such a special place in man's life because the same characteristic of not being able to be taken over is available not only for death, but also in all other experiences in one's life: Nobody can take over my sleep |
Özet (dc.description.abstract) | nobody can take over my breathing. |
Kayıt Giriş Tarihi (dc.date.accessioned) | 26.10.2022 |
Açık Erişim Tarihi (dc.date.available) | 2022-10-26 |
Yayın Tarihi (dc.date.issued) | 2019 |
Yayın Dili (dc.language.iso) | tr |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Felsefe |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Philosophy |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Ölüm |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Death |
Tek Biçim Adres (dc.identifier.uri) | https://hdl.handle.net/11469/2371 |