İklim değişikliğine bağlı olarak, gerek ülkemizde gerekse de dünyada yıllara göre orman yangınları sayısı ve etkilediği alanlarda önemli artışlar görülmektedir. Kızılçam (Pinus brutia Ten.) ekosistemlerinde, yangın sonrası zarar gören orman ekosistemleri ivedilikle yetişme ortamı özellikleri ve ağaç türlerinin silvikültürel istekleri doğrultusunda gençleştirilmektedir. Bu durum ormanların sürdürülebilirliği açısından önem ve ivedilik arz etmektedir. Yangın görmüş ormanlık alanların gençleştirme faaliyetleri sonrasında sahada bulunan genç fertlerin fiziksel durumunun gözlemlenmesi gereklilik göstermiştir. Ancak yanan alanda yapılan doğal gençleştirme ve silvikültür planı döneminde doğal gençleştirilen alanların farklılıklarının kıyaslanmasında gözlemlerin yanı sıra sayısal verilerle ortaya konulan çalışma, bu konu hakkındaki bilgi eksikliğine önemli ölçüde katkı sağlayacaktır.
Bu araştırma, kızılçamın doğal yayılış gösterdiği İzmir Orman Bölge Müdürlüğü Soma
Orman İşletme Müdürlüğü Deniş Orman İşletme Şefliği 331 ve 337 No.lu bölmeleri
içerisinde seçilen, 2020 yılında doğal yolla gençleştirilmiş ve aynı yılda ve bölmelerde
çıkan orman yangını geçirmiş ve tabi yöntem kullanılarak gençleştirilen, gençlik
sahalarında yürütülmüştür. Her iki bölme üzerinde ayrı ayrı belirlenen 4 adet 20x20 m
deneme parseli içerisinde rastgele belirlenen 1x1 m örnek alan içerisinde kalan üç
yaşına gelen kızılçam fidanlarında çap, boy, tepe çatı genişliği ölçülmüştür. Ayrıca,
örneklenen fidanların ibre, gövde ve kök kuru biyokütle ağırlıkları da tespit edilmiştir.
Analizlerde dört tekrarlı tamamen rasgele blok deseni ile tek faktörlü varyans analizi
(ANOVA) kullanılmıştır.
Çalışma sonunda, iki sahada bulunan üç yaşındaki kızılçam fidanlarının sıklığı ve boyu
arasında anlamlı farklılıklar bulunmamıştır. Yanık sahadaki fidanlara kıyasla, doğal
gençleştirilen sahaya gelen fidanların ortalama kök boğazı ve tepe tacı ile neredeyse
iki kat daha yüksek olmasına rağmen bu farklar istatistiki olarak anlamlı
bulunmamışken, fidan gürbüzlüğü anlamlı derecede farklı çıkmıştır. . Ancak, yanık
saha ile kıyaslandığında doğal gençleştirilen sahaya gelen fidanların kuru kök, gövde,
ibre, toprak üstü organ ve toplam (kök+gövde+ibre) ağırlığı anlamlı oranda yüksek
çıkmıştır. Çalışma sonuçları, doğal gençleştirmenin yanık sahaya sonradan getirilen
gençliğe kıyasla daha iyi bir büyüme performansı sergilediğini göstermektedir.
Çalışmanın daha uzun vadede devam ettirilmesi önerilir.
Eser Adı (dc.title) | Yanan ve Doğal Olarak Gençleştirilen Kızılçam (Pinus brutia Ten.) Sahalarında Gençleştirme ve Fidan Büyüme Performansı |
Eser Sahibi (dc.contributor.author) | Esma Baykara |
Tez Danışmanı (dc.contributor.advisor) | Derya Eşen |
Yayıncı (dc.publisher) | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü |
Tür (dc.type) | Yüksek Lisans |
Özet (dc.description.abstract) | İklim değişikliğine bağlı olarak, gerek ülkemizde gerekse de dünyada yıllara göre orman yangınları sayısı ve etkilediği alanlarda önemli artışlar görülmektedir. Kızılçam (Pinus brutia Ten.) ekosistemlerinde, yangın sonrası zarar gören orman ekosistemleri ivedilikle yetişme ortamı özellikleri ve ağaç türlerinin silvikültürel istekleri doğrultusunda gençleştirilmektedir. Bu durum ormanların sürdürülebilirliği açısından önem ve ivedilik arz etmektedir. Yangın görmüş ormanlık alanların gençleştirme faaliyetleri sonrasında sahada bulunan genç fertlerin fiziksel durumunun gözlemlenmesi gereklilik göstermiştir. Ancak yanan alanda yapılan doğal gençleştirme ve silvikültür planı döneminde doğal gençleştirilen alanların farklılıklarının kıyaslanmasında gözlemlerin yanı sıra sayısal verilerle ortaya konulan çalışma, bu konu hakkındaki bilgi eksikliğine önemli ölçüde katkı sağlayacaktır. Bu araştırma, kızılçamın doğal yayılış gösterdiği İzmir Orman Bölge Müdürlüğü Soma Orman İşletme Müdürlüğü Deniş Orman İşletme Şefliği 331 ve 337 No.lu bölmeleri içerisinde seçilen, 2020 yılında doğal yolla gençleştirilmiş ve aynı yılda ve bölmelerde çıkan orman yangını geçirmiş ve tabi yöntem kullanılarak gençleştirilen, gençlik sahalarında yürütülmüştür. Her iki bölme üzerinde ayrı ayrı belirlenen 4 adet 20x20 m deneme parseli içerisinde rastgele belirlenen 1x1 m örnek alan içerisinde kalan üç yaşına gelen kızılçam fidanlarında çap, boy, tepe çatı genişliği ölçülmüştür. Ayrıca, örneklenen fidanların ibre, gövde ve kök kuru biyokütle ağırlıkları da tespit edilmiştir. Analizlerde dört tekrarlı tamamen rasgele blok deseni ile tek faktörlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Çalışma sonunda, iki sahada bulunan üç yaşındaki kızılçam fidanlarının sıklığı ve boyu arasında anlamlı farklılıklar bulunmamıştır. Yanık sahadaki fidanlara kıyasla, doğal gençleştirilen sahaya gelen fidanların ortalama kök boğazı ve tepe tacı ile neredeyse iki kat daha yüksek olmasına rağmen bu farklar istatistiki olarak anlamlı bulunmamışken, fidan gürbüzlüğü anlamlı derecede farklı çıkmıştır. . Ancak, yanık saha ile kıyaslandığında doğal gençleştirilen sahaya gelen fidanların kuru kök, gövde, ibre, toprak üstü organ ve toplam (kök+gövde+ibre) ağırlığı anlamlı oranda yüksek çıkmıştır. Çalışma sonuçları, doğal gençleştirmenin yanık sahaya sonradan getirilen gençliğe kıyasla daha iyi bir büyüme performansı sergilediğini göstermektedir. Çalışmanın daha uzun vadede devam ettirilmesi önerilir. |
Kayıt Giriş Tarihi (dc.date.accessioned) | 2023-08-24 |
Açık Erişim Tarihi (dc.date.available) | 2024-03-27 |
Yayın Tarihi (dc.date.issued) | 2023 |
Yayın Dili (dc.language.iso) | tr |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Doğal gençleştirme |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Silvikültür |
Tek Biçim Adres (dc.identifier.uri) | https://hdl.handle.net/11469/3624 |