Amaç: Bu araştırmada COVID-19 yoğun bakım ünitelerinde kişisel koruyucu ekipman kullanımına bağlı cilt problemlerinin prevelansını belirlenmesi amaçlandı. Yöntem: Tanımlayıcı bir araştırma olan bu çalışma Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi COVID-19 yoğun bakım ünitelerinde görev yapan, kişisel koruyucu ekipman kullanan örneklem sayısı 82 olarak belirlenen hemşireler ile yürütüldü. Uzman görüşü alınarak hazırlanan; katılımcıların sosyo-demografik özelliklerini, kişisel koruyucu ekipmanlar kullanım ve bunlara bağlı cilt problemlerine yönelik soruları kapsayan anket formu gönüllü onamları alınarak, online formlar ile link bağlantısı oluşturulup sosyal medya hesapları ile hemşirelere yöneltildi. Çevirimiçi anket yolu ile araştırmanı bağımlı ve bağımsız değişkenlere ilişkin veriler SPSS*25 ortamına aktarılarak veri seti oluşturuldu. İstatistiksel analizde, bağımlı ve bağımsız değişkenlerin yüzdelik dağılımları incelendi. Bağımsız ve bağımlı değişkenler arasındaki ilişkinin belirlenmesinde parametrik test varsayımlarının sağlaması halinde Ki-kare testi, tek yönlü varyans analizi ve student t testi; parametrik test varsayımlarının sağlanamaması durumunda ise Kruskall Wallis H testi ve Mann Whitney U testi kullanıldı. Bulgular: Hemşirelerin %64,63’ü kadın, %81,71’i lisans mezunudur. Hemşirelerin %42,68’i iç hastalıkları yoğun bakım ünitesinde görev almaktadır. Hemşirelerin yaş ortalaması 28,93±4,21, görev süresi ortalaması 46,61±43,25 aydır. COVID-19 ünitesinde çalışma süresi ortalaması 8,82±5,87 ay, günlük sağlık hizmeti verilen hasta sayısı ortalaması ise 15,15±6,88’dir. COVID-19 aşılanma hemşire oranı %79,27 iken, COVID-19’u geçiren hemşire oranı %37,80’dir. Sağlık hizmeti sunumu sırasında göz koruyucu gözlük, N95/ FFP2 maske, cerrahi maske, yüz koruyucu kalkanı/siperi, saç bonesi/koruyucusu kullanan hemşire oranları sırasıyla %97,3, %99,1, %99,1, %97,3 ve %82,9’dur. Hemşirelerin tümü eldiven kullanmışlardır. Çizme, tüm vücut tulum ve galoş kullandığını bildiren hemşire oranları sırasıyla %82,0, %86,5 ve %71,2 şeklindedir. Göz koruyucu gözlük kullanımına bağlı kızarıklık, N95-Tıbbi maske kullanımına bağlı evre I basınç yarası vi ve iz oluşumu, yüz koruyucu/siperlik kullanımına bağlı bölgesel ağrı, saç bonesi kullanımına bağlı iz oluşumu, eldiven kullanımına bağlı kızarıklık, çizme kullanımına bağlı evre I basınç yarası ve kızarıklık, tüm vücut tulumu kullanımına bağlı bölgesel ağrı, tek kullanımlık önlük kullanımına bağlı evre I basınç yarası, galoş kullanımına bağlı kızarıklık en fazla görülen cilt problemleri arasındaydı. Hizmet verilen hasta sayısı, kişisel koruyucu ekipmanları tek seferde kullanma süresi arttıkça cilt problemleri anlamlı düzeyde artış gösterdi (p<0,05). Koruyucu önlem kullanımı artmasıyla cilt problemlerinde anlamlı düzeyde düşüş yaşandı (p<0,05). Sonuç: Araştırma sonuçları hemşirelerin özellikle maske kullanımına bağlı kişisel koruyucu ekipman kullanımına bağlı cilt problemlerine maruz kaldığını göstermektedir. Cilt problemlerini önlemek için sıklıkla kullanılan önlemler arasında basıncı azaltan destek yüzeyler, transparan pansumanlar, ince hidrokolloid örtüler, poliüretan foam ve koruyucu pomat yer aldı. Retrospektif olarak mevcut cilt problemlerinin tanımlayan ve inceleyen bu araştırma sonuçları, ilgili araştırmacıları mevcut sorunun çözümüne odaklanmaları için katkı sağlama noktasında farkındalık oluşturacaktır.
Eser Adı (dc.title) | COVID-19 YOĞUN BAKIM ÜNİTELERİNDE KİŞİSEL KORUYUCU EKİPMAN KULLANIMI İLE İLİŞKİLİ CİLT PROBLEMLERİ |
Eser Sahibi (dc.contributor.author) | LEYLA ALTIN |
Tez Danışmanı (dc.contributor.advisor) | AYŞE AKBIYIK |
Yayıncı (dc.publisher) | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü |
Tür (dc.type) | Yüksek Lisans |
Özet (dc.description.abstract) | Amaç: Bu araştırmada COVID-19 yoğun bakım ünitelerinde kişisel koruyucu ekipman kullanımına bağlı cilt problemlerinin prevelansını belirlenmesi amaçlandı. Yöntem: Tanımlayıcı bir araştırma olan bu çalışma Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi COVID-19 yoğun bakım ünitelerinde görev yapan, kişisel koruyucu ekipman kullanan örneklem sayısı 82 olarak belirlenen hemşireler ile yürütüldü. Uzman görüşü alınarak hazırlanan; katılımcıların sosyo-demografik özelliklerini, kişisel koruyucu ekipmanlar kullanım ve bunlara bağlı cilt problemlerine yönelik soruları kapsayan anket formu gönüllü onamları alınarak, online formlar ile link bağlantısı oluşturulup sosyal medya hesapları ile hemşirelere yöneltildi. Çevirimiçi anket yolu ile araştırmanı bağımlı ve bağımsız değişkenlere ilişkin veriler SPSS*25 ortamına aktarılarak veri seti oluşturuldu. İstatistiksel analizde, bağımlı ve bağımsız değişkenlerin yüzdelik dağılımları incelendi. Bağımsız ve bağımlı değişkenler arasındaki ilişkinin belirlenmesinde parametrik test varsayımlarının sağlaması halinde Ki-kare testi, tek yönlü varyans analizi ve student t testi; parametrik test varsayımlarının sağlanamaması durumunda ise Kruskall Wallis H testi ve Mann Whitney U testi kullanıldı. Bulgular: Hemşirelerin %64,63’ü kadın, %81,71’i lisans mezunudur. Hemşirelerin %42,68’i iç hastalıkları yoğun bakım ünitesinde görev almaktadır. Hemşirelerin yaş ortalaması 28,93±4,21, görev süresi ortalaması 46,61±43,25 aydır. COVID-19 ünitesinde çalışma süresi ortalaması 8,82±5,87 ay, günlük sağlık hizmeti verilen hasta sayısı ortalaması ise 15,15±6,88’dir. COVID-19 aşılanma hemşire oranı %79,27 iken, COVID-19’u geçiren hemşire oranı %37,80’dir. Sağlık hizmeti sunumu sırasında göz koruyucu gözlük, N95/ FFP2 maske, cerrahi maske, yüz koruyucu kalkanı/siperi, saç bonesi/koruyucusu kullanan hemşire oranları sırasıyla %97,3, %99,1, %99,1, %97,3 ve %82,9’dur. Hemşirelerin tümü eldiven kullanmışlardır. Çizme, tüm vücut tulum ve galoş kullandığını bildiren hemşire oranları sırasıyla %82,0, %86,5 ve %71,2 şeklindedir. Göz koruyucu gözlük kullanımına bağlı kızarıklık, N95-Tıbbi maske kullanımına bağlı evre I basınç yarası vi ve iz oluşumu, yüz koruyucu/siperlik kullanımına bağlı bölgesel ağrı, saç bonesi kullanımına bağlı iz oluşumu, eldiven kullanımına bağlı kızarıklık, çizme kullanımına bağlı evre I basınç yarası ve kızarıklık, tüm vücut tulumu kullanımına bağlı bölgesel ağrı, tek kullanımlık önlük kullanımına bağlı evre I basınç yarası, galoş kullanımına bağlı kızarıklık en fazla görülen cilt problemleri arasındaydı. Hizmet verilen hasta sayısı, kişisel koruyucu ekipmanları tek seferde kullanma süresi arttıkça cilt problemleri anlamlı düzeyde artış gösterdi (p<0,05). Koruyucu önlem kullanımı artmasıyla cilt problemlerinde anlamlı düzeyde düşüş yaşandı (p<0,05). Sonuç: Araştırma sonuçları hemşirelerin özellikle maske kullanımına bağlı kişisel koruyucu ekipman kullanımına bağlı cilt problemlerine maruz kaldığını göstermektedir. Cilt problemlerini önlemek için sıklıkla kullanılan önlemler arasında basıncı azaltan destek yüzeyler, transparan pansumanlar, ince hidrokolloid örtüler, poliüretan foam ve koruyucu pomat yer aldı. Retrospektif olarak mevcut cilt problemlerinin tanımlayan ve inceleyen bu araştırma sonuçları, ilgili araştırmacıları mevcut sorunun çözümüne odaklanmaları için katkı sağlama noktasında farkındalık oluşturacaktır. |
Kayıt Giriş Tarihi (dc.date.accessioned) | 2022-12-20 |
Açık Erişim Tarihi (dc.date.available) | 2022-12-20 |
Yayın Tarihi (dc.date.issued) | 2022 |
Yayın Dili (dc.language.iso) | tr |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Hemşire |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Kişisel Koruyucu Ekipman |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Cilt Problemi |
Konu Başlıkları (dc.subject) | COVID-19 Pandemi |
Konu Başlıkları (dc.subject) | Sağlık Personeli |
Tek Biçim Adres (dc.identifier.uri) | https://hdl.handle.net/11469/3228 |