Filtreler
Farklı yem tipleri ve yemleme sıklıklarının kiraz karideslerde (neocaridina davidi) büyüme performansı, kabuk değiştirme frekansı, üreme verimi ve karapas renklenmesi üzerine etkileri

Elmas, Sercan

Yüksek Lisans | 2019 | Fen Bilimleri Enstitüsü

ÖZETGünümüzde evcil hayvan dükkanlarının yanı sıra, e-ticaret sitelerinden de kolaylıkla akvaryum canlılarının satışı mümkün hale gelmiştir. Dolayısıyla erişebilirliğin artması sonucu, akvaristlerin de canlı çeşitliliği genişlemiştir. Akvaryum sektöründe yükselen taleple birlikte, balık dışındaki diğer canlılara olan ilgi artmıştır. Özellikle nano akvaryum sistemlerinin ortaya çıkması sonucu olarak tatlı su karideslerinin ithalat ve üretim faaliyetlerinde de yükselmeler olmuştur. Ancak bir canlının akvaryum ortamında yaşatılabilmesinin en temel gereksinimi düzenli bir besleme rejimidir. Akvaryum sektöründeki başlıca sorunlardan biri . . . de hobicilerin uygun bir besleme programı sağlamamasıdır. Bu sebeple, akvaryumda bakılan türün beslenme ihtiyaçları dikkate alınarak uygun yem tipinin belirlenmesi ve yemin hangi sıklıkta atılması gerektiğinin belirlenmesidir. Bunun yanında düzenli bir besleme stratejisi, akvaryum hobisinde en büyük maliyetlerden birini oluşturan yem giderlerinin azaltılmasını sağlar. Bu çalışmada, akvaryumlarda en popüler karides türü olan kiraz karideslerinde (neocaridina davidi) farklı yem tipleri ve yemleme sıklıklarının büyüme performansı, kabuk değiştirme frekansı, üreme verimliliği ve karapas renklenmesi üzerine olan etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla karidesler, benzer protein ve yağ oranlarına sahip alabalık ve karides yemi (ay, ky) ile günde bir veya üç kez (ay1, ay3, ky1, ky3) beslenmişlerdir. Ortalama ağırlıkları 0,75±0,01 mg ve ortalama total boyları 11,05±0,08 mm olan karidesler, 40 l kapasiteye sahip cam akvaryumlara 10 birey/akvaryum şeklinde stoklanmıştır. Her bir akvaryuma üretim filtresi ve hava taşı bağlanmıştır. Büyüme performansının belirlenmesi için iki haftada bir kez ağırlık ve total boy ölçümleri yapılmıştır. Deneme süresince tüm akvaryumlarda kabuk değiştiren birey sayıları kaydedilmiştir. Çalışma boyunca yumurta veren dişi sayısı kaydedilmiş ve yumurtalarının açılma süreleri ve oranları belirlenmiştir. Denemenin başlangıcında ve bitişinde karideslerde karapas rengi ölçümleri uygulanmıştır. Çalışmanın sonunda ky1, ky3 ve ay3 gruplarının ortalama son ağırlıkları ve spesifik büyüme oranları istatistiksel olarak benzerdir (p>0,05). En fazla yumurta ky3 grubu dişilerinden alınmıştır. Ky3 grubunun kırmızılığı (a) ay gruplarından yüksektir (p0.05). Most of the eggs were taken from KY3 females. The red tonality (a) of KY3 group is higher than the AY groups ( Daha fazlası Daha az

Etken madde olarak öjenol, karvon ve apigenin içeren bazı esansiyel bitkisel yağların farklı sıcaklıklarda kırmızı bataklık kerevitlerinin (procambarus clarkii) anestezi süreleri üzerine etkileri

Elmas, Ercan

Yüksek Lisans | 2019 | Fen Bilimleri Enstitüsü

ÖZETSu ürünleri yetiştiriciliğinde balık elleme, taşıma, cerrahi müdahale, vb. Gibi işlemlerde anestezik maddeler büyük bir öneme sahiptir. Bu maddeler canlının metabolik aktivitelerini yavaşlatarak operasyonel işlemlerde hem canlı hem de uygulayıcı açısından kolaylık sağlamaktadırlar. Bu amaçla, su ürünleri yetiştiriciliğinde fenoksietanol, ms-222, aqui-s gibi sentetik anestezikler sıklıkla kullanılmaktadır. Ancak son dönemlerde, sürdürülebilir bir çevre yönetimi ve çevreci akuakültür sistemleri açısından bitkisel kökenli anestezik maddelerin kullanımı artmıştır. Bitkisel kökenli anestezik maddelerin en yaygın kullanılanı karanfil . . .yağıdır. Son yıllarda yapılan çalışmalarda ise anestezik özellik taşıyan birçok bitki türünün sucul canlılar için kullanım olanakları araştırılmıştır. Kerevitler, omurgasız grubuna dahil oldukları için sucul canlılar arasında balıklara nazaran daha farklı anatomik ve morfolojik özelliklere sahiptirler. Dolayısıyla kerevitler ve balıklar açısından anestezik maddelerin etki düzeyleri farklıdır. Bu çalışmada, etken maddeleri öjenol, karvon ve apigenin olan karanfil (syzygium aromaticum), nane (mentha spicata) ve papatya (matricaria chamomilla) yağlarının kırmızı bataklık kerevitleri (procambarus clarkii) üzerindeki etkileri araştırılmıştır.ABSTRACTAnaesthetic agents are of great importance in procedures such as fish handling, transport, surgical intervention, etc in aquaculture. These substances slow down the metabolic activities of the organism and facilitate the operational processes for both the organism and the practitioner. For this purpose, synthetic anaesthetics such as phenoxyethanol, MS-222, Aqui-S are frequently used in aquaculture. Recently, however, the use of plant-based anaesthetics has increased in terms of sustainable environmental management and environmental aquaculture systems. Clove oil is the most commonly used plant-based anaesthetic agent. In recent years, the use of many plant species with anaesthetic properties for aquatic organisms has been investigated. Since crayfish belong to invertebrate group, they have different anatomical and morphological features among aquatic organisms compared to fish. Therefore, the effect levels of anaesthetic substances are different for crayfish and fish. In this study, the effects of clove (Syzygium aromaticum), spearmint (Mentha spicata) and chamomile (Matricaria chamomilla) oils, whose active ingredients are eugenol, carvone and apigenin, were investigated on red swamp crayfish (Procambarus clarkii) Daha fazlası Daha az

Yemleme oranlarının farklı sıcaklıklarda kırmızı bataklık kerevitlerinin (procambarus clarkii) büyüme performansı, kabuk değiştirme frekansı, karapas renklenmesi ve azot boşaltımı üzerine etkileri Effects of feeding rates on growth performance, molting frequency, carapace coloration and total ammonia-nitrogen excretion of red swamp crayfish (procambarus clarkii) at different temperatures

Gültekin, Kemal Burak

Yüksek Lisans | 2021 | Fen Bilimleri Enstitüsü

ÖZETKırmızı bataklık kereviti (Procambarus clarkii) dünyada en fazla yetiştiriciliği yapılan kerevit türüdür. Bu sebeple, türün kültür ortamındaki besleme düzeyinin belirlenmesi oldukça önemlidir. Bu çalışmada, iki farklı sump sisteminin (300 L) sıcaklıkları 18 (DS, düşük sıcaklık) ve 28 °C (YS, yüksek sıcaklık) olarak ayarlanmış ve üç farklı yemleme oranı (vücut ağırlıklarının 3, 4 ve 5’i) ile altı farklı deneme grubu oluşturulmuş (DS3, DS4, DS5, YS3, YS4 ve YS5) ve kırmızı bataklık kerevitlerinin büyüme performansları, kabuk değiştirme frekansları, karapas renklenmesi ve toplam amonyak-nitrojen boşaltım oranları araştırılmıştır.AB . . .STRACTRed swamp crayfish (Procambarus clarkii) is the most widely cultivated crayfish in the world. For this reason, it is very important to determine the feeding level of the species in the culture conditions. In this study, the temperatures of two different sump systems (300 L) were set as 18 (DS, low temperature) and 28 °C (YS, high temperature) and six different feeding rates (3, 4, and 5 of body weight) were used. Different experimental groups were formed (DS3, DS4, DS5, YS3, YS4 and YS5) and the growth performances, molting frequencies, carapace coloration and total ammonia-nitrogen excretion of red swamp crayfish were investigated Daha fazlası Daha az

Alabalıklarda bakteriyel balık patojenlerinin teşhisinde yeni izolasyon ve identifikasyon yöntemlerinin uygulanması

Dinçtürk, Ezgi

Doktora Tezi | 2019 | Fen Bilimleri Enstitüsü

Özet:Dünyada kültür balıkçılığına olan talebin artmasıyla birlikte su ürünleri sektörü de büyümekte, buna bağlı olarak karşılaşılan problemler de artmaktadır. Bakteriyel balık hastalıklarının sebep olduğu ölümler, balık çiftliklerinde ciddi ekonomik kayıplara neden olmaktadır. Etken patojenin güvenilir şekilde izole edilerek, doğru ve hızlı identifiye edilmesi hastalıkların tedavi edilerek ekonomik kayıpların önüne geçilmesi açısından oldukça önemlidir. Bu araştırmada, Güney Ege Bölgesi'nde bulunan 10 adet gökkuşağı alabalığı (Oncorhynchus mykiss) çiftliğinde hastalık vakaları tespit edilerek etken patojenler izole edilmiş, biyokimy . . .asal ve moleküler identifikasyon sonuçları doğrultusunda Aeromonas hydrophila, Lactococcus garvieae, Pseudomonas fluorescens, Vibrio anguillarum ve Yersinia ruckeri suşları tanımlanmıştır.Summary:The aquaculture industry has seen significant development through the demand for farmed fish, therefore, the problems have also been increasing. Mortality caused by bacterial fish diseases causes serious economic losses in fish farms. Reliable isolation of the causative pathogen, accurate and rapid identification are very important steps in terms of preventing economic losses by treating diseases. In this study, the diseased fish were determined from 10 different rainbow trout (Oncorhynchus mykiss) farms in South Aegean Region, the causative pathogens were isolated and according to biochemical and molecular identification result Daha fazlası Daha az

Doğu Karadeniz’de liman yapılarının balık çeşitliliği

Keskin, Arif Can

Yüksek Lisans | 2015 | Fen Bilimleri Enstitüsü

x, 11-69 sayfa : renkli resim, şekil, çizelge 29 cm.

Ege Denizi uluslararası suları demersal trol balıkçılığında Fas Mercanı (Dentex maroccanus), Derin Su Pembe Karidesi ( Parapenaeus longirostris) ve istavrit için (Trachurus trachurus) için rombik ve kare gözlü torbaların boy seçiciliği

Mahmut Belli

Yüksek Lisans | 2015 | Fen Bilimleri Enstitüsü

Bu çalışmada, Fas mercanı (Dentex maroccanus), derin su pembe (çimçim) karidesi (Parapenaeus longirostris) ve istavrit (Trachurus trachurus) türlerinin seçicilik parametreleri Ege Denizi Uluslararası suları demersal trol balıkçılığında kullanılan 44 mm rombik (baklava) gözlü torba ile kullanılması önerilen 40 mm kare ve 50 mm rombik gözlü torbalar için araştırılmıştır. Denemeler, Ege Denizi Uluslararası sularında, 15 Temmuz ve 19 Ağustos 2013 tarihleri arasında ticari bir trol teknesi ile kesimli ağ kullanılarak yürütülmüştür. Seçicilik parametrelerinin hesaplanmasında çemberli örtü torba tekniğinden yararlanılmıştır. Bireysel ve bi . . .rleştirilmiş çekimlerden elde edilen verilerin seçicilik parametreleri CC2000 programı ile tahmin edilmiş, ortalama seçicilik eğrilerinin hesaplanması ise ECModeller programı ile yapılmıştır. Torba tipi, torbadaki ve örtüdeki av miktarı, türlerin torbadaki ve örtüdeki miktarı ve çekim süresi değişkenleri modellenerek seçicilik üzerindeki etkileri araştırılmıştır. 44 mm baklava gözlü torba ile 11; 50 mm baklava gözlü torba ile 14 ve 40 mm kare gözlü torba ile 18 olmak üzere toplam 43 geçerli çekim gerçekleştirilmiştir. 44 mm ve 50 mm baklava ile 40 mm kare gözlü torbalarda ortalama % 50 yakalanma boyları (L50) sırasıyla, Fas mercanı için 10,0; 10,7 ve 10,3 cm total boy (TB); derinsu pembe (çimçim) karidesi için 21,2; 23,2 ve 20,8 mm karapas boyu (KB); istavrit için ise 16,2; 14,2 ve 15,3 cm (TB) olarak hesaplanmıştır. Türün torbadaki miktarı değişkeninin tüm türlerde L50 yakalanma boyu üzerinde etkin olduğu tespit edilmiştir (p < 0,05). Yasal yakalama ve ilk üreme boyları dikkate alındığında üç torbanın da çalışılan türler için seçici olduğu tespit edilmiştir. Demersal trol balıkçılığında ağ göz boyunun arttırılması ve kare gözlü torbaların kullanılması ile Fas mercanı ve derin su pembe (çimçim) karidesi seçiciliklerinin geliştirildiği belirlenmiştir. Anahtar kelimeler: Demersal trol, boy seçiciliği, Ege Denizi, uluslararası sular, baklava gözlü torba, kare gözlü torba, Fas mercanı, derin su pembe (çimçim) karidesi, istavrit Daha fazlası Daha az

Türkiye'nin Ege Denizi kıyılarında dağılım gösteren trakonya balığı trachinus radiatus cuvier, 1829'nın bazı biyo-ekolojik özellikleri

Akşar, Ozan Akan

Yüksek Lisans | 2019 | Fen Bilimleri Enstitüsü

ÖZETBu çalışmada, Türkiye'nin Ege ve Akdeniz kıyılarında dağılım gösteren Trakonya balığı Trachinus radiatus Cuvier, 1829'nın bazı biyo-ekolojik özellikleri tespit edilmiştir. Temmuz 2018 - Haziran 2019 tarihleri arasında, İzmir Su Ürünleri Halinden mevsimsel olarak toplamda 266 adet birey temin edilmiştir. Elde edilen bireylerin büyüme, üreme ve beslenme özellikleri belirlenmiştir. Bireylere ait minimum, maksimum ve ortalama total boyları sırası ile 18,90 cm, 50,50 cm ve 34,40 ± 4,46 cm’dir. Bireylerin minimum, maksimum ve ortalama ağırlıkları ise sırasıyla 63,62 g, 1373,30 g ve 446,44 ± 191,00 g’dır. Örneklenen balıkların 1-10 yaş . . . aralığında dağılım gösterdiği bulunmuştur. 5 yaşındaki balıklar 33,46’lık bir oranla tüm yaşlar için baskın durumdadır. Total boy ve ağırlık ilişkisi bütün bireyler için hesaplanmış ve boy ağırlık ilişkisi denklemi W 0,0085 L3,0548, r 0,979 olarak tespit edilmiştir. Von Bertalanffy Büyüme Denklemi parametreleri bütün bireyler için Lt 59,95 [ 1-e -0,1537 (t0,734)] ve Wt 2291,97 [ 1-e -0,1062 (t-1,5873)] olarak hesaplanmıştır. Kondisyon faktörü değerleri tüm örnekler için mevsimsel olarak hesaplanmış ve dişilerde en yüksek kış mevsiminde (1,04), erkeklerde ise sonbahar mevsiminde (1,08) en yüksek değere ulaştığı belirlenmiştir. T. radiatus türünün Ege Denizi'ndeki üreme periyodunun Temmuz - Eylül ayları arasında olduğu ve Gonodasomatik indeks değerlerinin Temmuz ayında (3,85) en üst seviyeye ulaştığı tespit edilmiştir. Türün fekonditesinin ortalama 86.875 adet yumurta olduğu tespit edilmiştir. Bu yumurtaların çapları da ortalama 0,65 ± 0,35 mm olarak bulunmuştur.ABSTRACTIn this study, some bioecological characteristics of the starry weever Trachinus radiatus (Cuvier, 1829) which is distributed along the Aegean and the Mediterranean coasts of Turkey were determined. Between July 2018 and June 2019, a total of 266 individuals were obtained from İzmir Wholesale Fish Market. Growth, reproduction and feeding characteristics of the obtained individuals were determined. The minimum, maximum and average total lengths of the sampled individuals obtained were 18,90 cm, 50,50 cm and 34,40 ± 4,46 cm respectively. The minimum, maximum and average weights of the sampled individuals are 63,62 g, 1373,30 g and 446,44 g respectively. Sampled individuals were found to be distributed between 1 - 10 age groups. 5-year-old fish are dominant for all ages with a rate of 33,46. Total length and weight relationship was calculated for all individuals and the length weight relationship equation was found to be W 0,0085 L3,0548 r 0,979. Von Bertalanffy Growth Equation parameters were calculated as Lt 59,95 [ 1-e -0,1537 (t0,734) ] and Wt 2291,97 [ 1-e -0,1062 (t-1,5873) ] for all individuals. Condition factor values were calculated seasonally for all samples and it was found that it reached the highest value in females in winter (1,04) and in males in autumn (1,08). Reproduction period of T. radiatus in the Aegean Sea was found to be between July and September. Gonodasomatic index values reached the highest level in July (3,85). The average fecondity of the species was found 86.875 eggs. The average diameter of these eggs was 0.65 ± 0.35 mm Daha fazlası Daha az

Balık ununun buğday gluteni ile ikamesinin Pangasius (Pangasius hypophthalmus Suavage, 1878) balıklarının büyüme performansı ve yem değerlendirme üzerine etkileri

Gizem Orhun

Yüksek Lisans | 2014 | Fen Bilimleri Enstitüsü

Bu çalışmada, balık yemlerinde hayvansal protein kaynağı olarak kullanılan balık ununun buğday gluteni ile farklı oranlarda ikame edilerek pangasius (Pangasius hypophthalmus, S. 1878) balıklarında büyüme ve yem değerlendirme performansına olan etkileri incelenmiştir. Referans yemi olarak, balık unu % 42 oranında kullanılmış (BU42), diğer deneme yemlerinde ise balık unu oranı % 22 (BU22), % 12 (BU12) ve % 0 (BU0)’a kadar azaltılarak protein - yağ seviyesi yaklaşık % 45 protein, % 10 yağ olacak şekilde buğday gluteni ilave edilmiştir. Deneme yemleri ile 12 hafta boyunca 80 lt kapasiteli 12 adet akvaryumda beslenen pangasius balıkların . . .da büyüme parametreleri, yem değerlendirme performansı, vücut kimyasal kompozisyonu ile yağ asidi ve aminoasit profili tespit edilmiştir. Besleme denemesi boyunca bütün grupların su sıcaklığı, çözünmüş oksijen ve pH değerleri benzer aralıkta seyretmiştir (p > 0,05). Deneme boyunca bütün gruplarda yüksek oranda ölümler kaydedilmiş olup B22, BU12, BU42 ve BU0 balıklarının toplam yaşama yüzdeleri sırasıyla % 60, % 55, % 55 ve % 45 olarak gerçekleşmiştir. BU22 ve BU42 gruplarının yem tüketim değerleri BU0 ve BU12 gruplarından daha fazla belirlenirken (p < 0,05) BU0 ve BU12 gruplarının yem tüketim miktarları benzer bulunmuştur (p > 0,05). BU0 grubunun SGR’ı BU12, BU22 ve BU42 gruplarının ortalama SGR’ından önemli derecede düşük bulunmuş (p < 0,05), ancak BU12, BU22 ve BU42 gruplarının SGR değerlerinin aralarındaki farkın önemsiz olduğu tespit edilmiştir (p > 0,05). BU12, BU22 ve BU42 gruplarının Yem Değerlendirme Oranları arasında istatistiksel fark bulunmazken (p > 0,05), BU0 yemi ile beslenen grubun yem değerlendirme oranı diğer gruplara göre önemli derecede yüksek ulunmuştur (p < 0.05). Kg büyüme için kullanılan protein miktarları; BU0 grubunda 1,956 gr, BU12 grubunda 690 gr, BU22 grubunda 758 gr ve BU42 grubunda 643 gr olarak hesaplanmıştır. BU0, BU12, BU22 ve BU42 deneme gruplarının kg büyüme için kullanılan enerji miktarları ise sırası ile; 86,5 MJ, 32,2 MJ, 33,2 MJ ve 28,6 MJ olarak hesaplanmıştır. Deneme gruplarının vücut nem ve protein oranınları arasında önemli bir fark tespit edilmemiştir (p > 0,05). Ancaki BU12 grubunun yağ oranı diğer gruplara göre fazla (p < 0,05), yine başlangıç balıklarının ve BU0 grubunun kül değerleri, diğer gruplara göre yüksek bulunmuştur (p < 0,05). Deneme gruplarının vücut omega - 3 (C18:3 n3, C20:3 n3) ve omega - 6 (C18:3 n6, C220+C20:3 n6) yağ asitleri oranları başlangıç balıklarına göre daha düşük seviyede gözlenmiştir. Deneme balıklarının esansiyel aminoasit oranları; başlangıç balıkları ile, BU0, BU12, BU22 ve BU42 gruplarında sırası ile % 11,86, % 12,9, % 11,39, % 11,97 ve % 10,92 olarak belirlenmiştir. Sonuçlara göre; pangasius yemlerinde balık ununun % 12 seviyesine kadar buğday gluteni ile ikame edilmesinin büyüme ve yem değerlendirme performansını olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir. Ancak, bu türün çok çabuk strese girmesi nedeniyle akvaryum koşullarında besleme ve büyütme denemelerinde çok hassas olunması gerektiği önerilmektedir. In this study, the impact of fish meal, which is used as a source of animal protein in fish feed, on the growth and feed performance of pangasius (Pangasius hypophthalmus, S. 1878) fish by substituting with wheat gluten in different proportions is examined. As a feed reference, fish meal % 42 (BU42) used, on the other trial feeds by decreasing the fish meal rate as % 22 (BU22), % 12 (BU12) and % 0 (BU0) and by making no difference on protein - fat level (% 45 protein, % 10 fat) wheat gluten was added. The growth parameters, feeding performance, the body with the chemical composition of fatty acid and amino acid profiles of pangasius fish, which were fed with trial feeds for 12 weeks with 80 L capacity of 12 units in the aquarium, have been identified. During the trial study, water temperature, dissolved oxygen and pH values for all groups remained similar range (p > 0.05). During the this high level of death was recorded in all groups and the total survival percentage of BU22, BU12, BU42 and BU0 groups was observed as % 60, % 55, % 55 and % 45 respectively. While BU22 and BU42 groups feed consumption values were determined significantly higher than BU0 and BU12 groups feed consumption values (p < 0.05), BU0 and BU12 groups feed consumption values were detected similar (p > 0.05). SGR value of BU0 group was found significantly lower than the average SGR value of BU12, BU22 and BU42 groups (p < 0.05), but the different SGR values of BU12, BU22 and BU42 were found as significantly lower (p > 0.05). There wasn’t a statistical difference among BU12, BU22 and BU42 groups feed conversion ratio, whereas the feed conversion of BU0 group was found higher when compared to other groups. Protein amount used for growth was calculated as in the group of BU0 1956 gr, in the group of BU12 690 gr, in the group of BU22 758 gr, in the group of BU42 643 gr. BU0, BU12, BU22 and BU42 trial groups energy amount used for kg gowth was calclated as 86.5 MJ, 32.2 MJ, 33.2 MJ and 28.6 MJ respectively. There weren’t any significant differences between the ratio of the body moisture and protein content of the trial groups (p > 0.05). However fat content of the BU12 group was found more than the other groups (p < 0.05), origin fishes and BU0 group ash values were found higher than the other groups (p < 0.05). Trial groups body omega – 3 (C18:3 n3, C20:3 n3) and omega - 6 (C18:3 n6, C220+C20:3 n6) fatty acids rates were observed lower than origin fishes. Trial fishes essantial amino acid values were determined as follows; origin fish, BU0, BU12, BU22 and BU42 groups, % 11.85, % 9.12, % 11.39, % 11.97 and % 10.92 respectively. Trytophan was not detected in any trial fish. According to the survey results; it is found that the substitution of pangasius feed as %12 with wheat gluten affect the growth and feed performance positively. However, due to this type of fish get stressed very quickly, it is advised to be so sensitive in the trials of feeding and growing of pangasius fish under aquarium conditions Daha fazlası Daha az

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms