Filtreler
Obez Çocuklarda Omurganın Yapısı ve Mobilitesi ile Denge Arasındaki İlişkilerin İncelenmesi: Ön Çalışma

SEVTAP GÜNAY UÇURUM | DAMLA KARABAY | HİLAL UZUNLAR | DERYA ÖZER KAYA | BUMİN NURİ DÜNDAR

Makale | 2022 | İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi3 ( 7 ) , pp.571 - 576

Amaç: Obeziteye bağlı artmış vücut kütlesi ve ağırlık merkezinin değişmesi omurganın yapısı ve mobilitesiyle birlikte dengeyi de etkileyebilmektedir. Bu çalışmanın amacı obez çocuklarda omurga yapı ve mobilitesi ile denge arasındaki ilişkilerin incelenmesiydi. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya obezite tanısı almış, ortanca yaşları 14 yıl (IQR 25/75: 12/16 yıl) ve ortanca vücut kütle indeksleri 34,9 kg/m² (IQR 25/75: 31,9/37,8 kg/m²) olan 14 çocuk dahil edildi. Denge, bilgisayar destekli bir cihaz kullanılarak, omurga yapı ve mobilitesi ise Hocoma Valedo-Shape® cihazı ile değerlendirildi. Bulgular: Torakal bölge yapısı ile çift ayak göz . . .ler açık (r=0,537, p=0,048) ve gözler kapalı denge skorları (r=0,562, p=0,037) arasında orta düzeyde istatiksel olarak anlamlı ilişki tespit edildi. Torakal ve lumbal bölge mobilitesi, lumbal bölge yapısı, sakral/spinal inklinasyon değerleri ile denge parametreleri arasında anlamlı ilişkiler saptanamadı (p>0,05). Sonuç: Sonuçlarımıza göre, omurganın yapısı ile denge arasında pozitif yönde bir ilişki bulunmaktadır. Özellikle torakal bölgedeki omurga kifotik açı değerinin artması önarka yöndeki salınımları arttırarak dengeyi olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Obez çocukların gelişimleri boyunca omurga yapı ve mobilitelerinin takibinin yapılmasının ileriki problemlerin önlenmesinde önemli olduğunu düşünmekteyiz Daha fazlası Daha az

Solunum Problemi Olan Çocuklarda Fiziksel Aktivite ve Egzersiz

İLKNUR NAZ GÜRŞAN

Makale | 2021 | İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi6 ( 2 ) , pp.137 - 142

Kronik solunumsal hastalığa sahip çocuklarda düzenli fiziksel aktivite ve egzersizin yapılandırılması, mevcut hastalık ve çocuğun sağlık ve fiziksel uygunluk durumuna göre değişiklik gösteren, özel ilgi gerektiren bir konudur. İlgili literatürde sıklıkla kistik fibrozis ve astım grupları yer almaktadır. Her iki grupta da egzersiz kapasitesi farklı mekanizmalarla etkilenmekte ve fiziksel aktivite ve egzersizin önemi öne sürülmektedir. Bu derleme, kistik fibrozis ve astım başta olmak üzere solunumsal problemi olan çocuklarda egzersiz kapasitesini etkileyen mekanizmaları, fiziksel aktivitenin bu çocuklardaki önemini ve hastalık gruplar . . .ına özel olarak önerilen güncel fiziksel aktivite ve egzersiz yaklaşımlarını kapsamaktadır. Klinisyenlerin solunum problemi olan çocuklardaki fiziksel uygunluk düzeylerinin farkında olmaları ve çocukları düzenli fiziksel aktivite programlarına yönlendirmeleri önem taşımaktadır. Structuring regular physical activity and exercise in children with chronic respiratory disease is a subject that requires special attention, which varies according to the current disease and the child’s health and physical fitness. Cystic fibrosis and asthma groups are often included in the related literature. In both groups, exercise capacity is affected by different mechanisms, and the importance of physical activity and exercise is suggested. The present review covers the mechanisms affecting exercise capacity in children with respiratory problems, especially in cystic fibrosis and asthma, the importance of physical activity in these children and the current physical activity and exercise approaches specifically recommended for disease groups. It is important for clinicians to be aware of the physical fitness levels in children with respiratory problems and to direct them to regular physical activity programs Daha fazlası Daha az

0-6 Yaş Grubu Down Sendromu Tanısı Olan Çocukların Ailelerine Yönelik Güçlendirme Eğitiminin Sonuçları

PINAR DOĞAN | HATİCE YILDIRIM SARI

Makale | 2021 | İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi6 ( 3 ) , pp.27 - 32

Amaç: Bu çalışmanın amacı, Down Sendromu tanısı olan çocukların ailelerine verilen güçlendirme eğitiminin etkinliğinin belirlenmesidir. Gereç ve Yöntem: Çalışma, Şubat 2019-Ocak 2020 tarihleri arasında İzmir ilinde bulunan üç özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde yürütülmüştür. Güçlendirme eğitiminde Down Sendromu tanısının ne olduğu, nedenleri, destekleyici tedavi yöntemleri, Down Sendromu tanısı olan çocukların ve ebeveynlerinin hakları ile ilgili annelere bilgilendirme yapılmıştır. Eğitim süresi yaklaşık 90 dakikadır. Araştırma verileri, 0-6 yaş arası Down Sendromu tanısı olan 14 çocuğun annesi ile yüz yüze görüşülerek toplanm . . .ıştır. Verilerin toplanmasında araştırmacılar tarafından oluşturulan “Aile Bilgi Formu” ve Koren, DeChillo & Friesen tarafından 1992 yılında geliştirilen, Karakul ve arkadaşları tarafından 2018 yılında Türkçe’ye uyarlanan ve geçerlik güvenirliği yapılan “Aile Güçlendirme Ölçeği” kullanılmıştır. Bulgular: Çalışmada yer alan annelerin yaş ortalamaları 34,85±5,99 yıl (min. 26; maks. 45), babaların yaş ortalamaları 38,57±5,55 yıl (min. 29; maks. 48), ve çocukların yaş ortalaması ise 4,57±1,01 yıldır (min. 3; maks. 6). Aile güçlendirme eğitimi öncesinde ebeveynlerin Aile Güçlendirme Ölçeği ön test puan ortalamasının 115,07±16,76 olduğu, eğitim sonrası ise son test puan ortalamasının 122,35±21,30’a yükselmiş olduğu saptanmış ve istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (z=-2,136; p=0,033). Sonuç: Aile güçlendirme eğitiminin, 0-6 yaş grubu Down Sendromu tanısı olan çocuğa sahip ebeveynler için etkin olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Down Sendromu tanısı olan çocukların ailelerinin bireyselleştirilmiş eğitimler verilerek güçlendirilmesi ve verilen eğitimlerin belirli periyodlarla tekrarlanması önerilmektedir. Objective: The objective of this research is to test the effectiveness of the empowerment training given to families with children diagnosed with Down syndrome. Material and Method: The study was conducted between February 2019 and January 2020 in three special education and rehabilitation centers in Izmir. In the empowerment training, information was given about the diagnosis of Down Syndrome, its causes, supportive treatment methods, and the rights of children diagnosed with Down Syndrome and their parents. The training time is approximately 90 minutes. The research data were collected through face-to-face interviews with the mothers of 14 children aged 0-6 years with a diagnosis of Down Syndrome. Family Information Form developed by the researchers and the Family Strengthening Scale developed by Koren, DeChillo and Friesen in 1992 and adapted to Turkish by Karakul et al. in 2018 were used to collect the data. Results: The average age of the mothers in the study was 34.85±5.99 years (min.26; max.45), the mean age of the fathers was 38.57±5.55 years (min.29; max.48), and the average age of the children was 4.57±1.01 years (min.3; max.6). Before the family empowerment training, the average score of the parents’ family empowerment scale was 115.07±16.76. After the training, the average posttest score increased to 122.35±21.30 and was statistically significant (z = -2.136; p = 0.033). Conclusion: It was concluded that family empowerment training given to parents is effective. It is recommended that parents with children diagnosed with Down Syndrome should be empowered by giving individualized training and by repeating the training periodically Daha fazlası Daha az

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms