Filtreler
Filtreler
Bulunan: 58 Adet 0.001 sn
Tam Metin [1]
Veritabanı [3]
Tür [1]
Yayın Tarihi [1]
Yayın Dili [2]
Editör/Editörler [2]
Murat ŞİMŞEK, İmam Ebû Hanîfe ve Hanefîlik

Makale | 2020 | Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi10 ( 10 ) , pp.255 - 265

Kitap tanıtımı

Cyrus Adler’in Amerikan Yahudiliğine Etkisi

Makale | 2020 | Mîzânü'l-Hak İslami İlimler Dergisi ( 10 ) , pp.85 - 95

Cyrus Adler (ö. 1940), Amerikan Yahudiliğinde yaklaşık elli yıl süren, eşine az rastlanır bir yere sahiptir. Amerikan Yahudilerinin en önemli yayın organı olan “The Jewish Publication Society (JPS)”in kurucularından olan Adler, aynı zamanda, “The American Jewish Historical Society” adlı organizasyonda da yer almış ve yirmi yılı aşkın süre bu kurumun başkanlığını yapmıştır. 1906 yılında “The American Jewish Committee” adlı organizasyonun kurulmasında önemli bir role sahip olan Adler, 1929 yılından ölümüne (1940) kadar bu kurumun başkanı olarak görev yapmıştır. Adler, bir Yahudi eğitim kurumu olan “Dropsie College”da 32 yıl boyunca ba . . .şkan (rektör) olduğu dönemde, bu eğitim kurumunu, Yahudilik eğitimi konusunda Amerika’nın önemli yüksek öğretim kurumları arasına sokmuştur. Muhafazakâr Yahudilerin ana eğitim kurumu olan “The Jewish Theological Seminary”de 25 yıl başkanlık (rektör) yaparken, aynı zamanda “Dropsie College”daki görevini de sürdürmüş, başkanlığını da yaptığı Muhafazakâr Yahudilerin sinagoglar birliği olan “The United Synagogue”un kurulmasında önemli rol üstlenmiştir. Adler, Amerikan Yahudilerinin düzenli olarak yayımladıkları yıllık kitap olan; “The American Jewish Year Book” ve (o yıllarda) Yahudi çalışmaları ile ilgili tek İngilizce dergi olan; “The Jewish Quarterly Review”in yıllarca tek başına editörlüğünü yapmıştır. Kısacası Adler, çok yönlü bir kişilik olarak, Amerikan Yahudi hayatının birçok sahasında önemli etkiler bırakmıştır. Çalışmamızda Adler’in bu etkileri üzerinde durulacaktır Daha fazlası Daha az

Effect Of Face To Face Education On Patient’s Anxiety In Perioperative Period: A Randomized Controlled Trial

Makale | 2020 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi5 ( 3 ) , pp.291 - 297

Objective: This study was conducted to examine the effect of preoperative introductory training, to be performed for patients who would undergo an operation for gynecological surgery, on anxiety level. Material and Method: This study designed as a randomized controlled trial. It constituted the research population 60 patients, who would undergo an operation for gynecological surgery for the first time. All patients were visited by the researcher in the clinic environment the day/night before the surgery, information was given about the study, the questionnaire and State-Trait Anxiety Scale were applied. An additional introductory tr . . .aining was offered to the patients in the experimental group during the visit. The patients in both groups were welcomed by the researcher in the operating room and State-Trait Anxiety Inventory was reapplied to them right before they were taken to the operating room. Findings: There was a statistically significant decrease the decrease in the State Anxiety Scale total score average (p:.001) of the patients in both the experimental and control groups compared to the clinical setting (p Daha fazlası Daha az

Tek Zincirli Doymuş Yağ Asitleri ve Sağlık İlişkisi

Makale | 2020 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi5 ( 3 ) , pp.307 - 312

Özet Tek zincirli doymuş yağ asitlerinin (pentadekanoik asit-C15:0 ve heptadekanoik asit-C17:0) insan sağlığı üzerindeki rolü beslenme araştırmalarının artmasıyla güçlenmiştir. Önceki dönemlerde C15:0 ve C17:0 yağ asitlerinin plazmada düşük miktarda olmasından dolayı insanlarda önemsiz olduğu düşünülmüş, fakat süt ve süt ürünleri tüketiminin artması ile kan plazmasında C15:0 ve C17:0 artışı olduğu belirlenmiştir. Temel olarak süt yağında bulunan ancak az miktarda ette de saptanan C15:0 ve C17:0 yağ asitleri süt yağı biyobelirteçleri olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte bu yağ asitlerinin propiyonik asitten endojen olarak in . . .sanlarda da üretilebileceği belirtilmektedir. Yapılan çalışmalarda C15:0 ve C17:0 doymuş yağ asitlerinin bazı hastalık riskini azalttığı gösterilmiştir. Ancak bu yağ asitlerinin potansiyel mekanizmaları üzerine araştırmalar hala sınırlıdır ve daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Bu derlemede tek zincirli doymuş yağ asitlerinin beslenmedeki biyobelirteç rolü, bazı hastalıklarla ilişkisi ve olası mekanizmaları üzerine bilgi verilmesi amaçlanmıştır. Abstract The role of odd-chain saturated fatty acids (pentadecanoic acid-C15:0 and heptadecanoic acid-C17:0) in human health is better understood as the number of nutritional studies increase. In previous research, C15:0 and C17:0 fatty acids were thought to be insignificant due to the low amount of plasma in humans, but it was determined that C15:0 and C17:0 increased in blood plasma with the increasing consumption of milk and dairy products. Fatty acids C15:0 and C17:0, which are mainly found in milk fat but also detected in small amounts in meat, are accepted as milk fat biomarkers. However, it is noted that these fatty acids can also be produced endogenously from propionic acid in humans. Studies have shown that saturated fatty acids C15:0 and C17:0 reduce the risk of some diseases. Nevertheless, research on the potential mechanisms of these fatty acids is still limited and further studies are needed. In this review, it is aimed to give information about the biomarker role of odd chain saturated fatty acids in nutrition, their relationship with some diseases, and possible mechanisms on diseases. Daha fazlası Daha az

بلاغةُ الإطناب في ديوان عمر أبو ريشة التكرار والاعتراض بأسلوب النّداء نموذجين

Makale | 2020 | Mîzânü'l-Hak İslami İlimler Dergisi ( 10 ) , pp.215 - 234

ويسعى هذا البحث الموسوم بعنوان: (بلاغةُ الإطناب في ديوان عمر أبو ريشة: التكرار والاعتراض بأسلوب النّداء نموذجين) إلى تبيان موطنين من مواطن الإطناب في شعر الشاعر عمر أبو ريشة، وهما: التكرار والاعتراض. وقد خُصِّص الحديث عن أسلوب النّداء لكلا النوعين، فقد رأينا أن أسلوب النداء جاء غالباً في سياق الإطناب، مرّة عبر تكرار النّداء، وأخرى عبر الاعتراض به بين شيئين متلازمين. واقتضت طبيعة البحث أن يبدأ بمدخل عن أسلوب النداء كأحد الأساليب الإنشائية– الطَّلبيَّة- البارزة، وعن أبرز أدواته، والمعاني التي يخرج إليها. ثم التعريف بالإطناب لغةً واصطلاحاً، والحديث عن أنواعه الكثيرة، فذِكر لمحة موجزة عن حياة الشاعر عمر أبو ريشة وشعره، والانتقال إلى الق . . .سم التطبيقي الذي يعرض الشواهد الخاصّة بتكرار أسلوب النداء والاعتراض به، وتعداد أبرز المعاني التي يخرج التكرار والاعتراض إليها، والانتهاء بخاتمة تضم أبرز نتائج البحث، وإتباعها بثبت للمصادر والمراجع Daha fazlası Daha az

مَبَاحِثُ عِلمِ المعاني في آياتِ القِتَالِ دِرَاسَةٌ بَلاغِيَّةٌ

Makale | 2020 | Mîzânü'l-Hak İslami İlimler Dergisi ( 10 ) , pp.137 - 186

تَنطَلِقُ هَذِهِ الدِّرَاسَةُ مِن قَنَاعَةٍ تَتَلَخَّصُ في أَنَّ الفَهْمَ اللُّغويَّ والبَلاغِيَّ لِلنَّصِّ القُرآنِيِّ، المحِيطَ علمًا بِوَاقِعِهِ السِّياقيِّ، والمدرِكَ بِحَالِ وظُرُوفِ نُزُولِهِ، هو السَّبِيلُ الأَمثَلُ، بَلِ الوَحِيدُ، لِفَهمِ آياتِ اللهِ والوُقُوفِ على مُرَادِها، فَكَم مِن شُبُهَاتٍ واختِلافاتٍ أُثِيرت حَولَ بعضِ آياتِ القرآنِ، قد بُنِيَت على مُغَالَطَاتٍ- بِقَصدٍ أو بِغَيرِ قَصدٍ -لا يَحُلُّها، ولا يَكشِفُ زِيفَها إلّا الاستعانةُ بِالتَّحلِيلِ اللُّغَوِيُّ والبلاغيُّ. فالقرآنُ خِطَابٌ لُغَوِيٌّ يَشمَلُ بِجَانِبِ المقصَدِ التّشريعيِّ المقصدَ الفنيَّ والبيانيَّ، بل إنَّ المقصد البيانيَّ والفنيَّ هو الأساسُ، فهو . . .الفنُ المصَاغُ بِهِ المقصدَ التَّشريعيَّ.ومِن ثَمَّ فإنَّ دِرَاسَةَ البِنْيةِ اللُّغويّةِ والبلاغيّةِ للخطابِ القرآنيِّ أصلٌّ لكلّ علمٍ يقوم على القرآن أو يَغتَرِفُ مِن فَضلِهِ، وتُعدُّ أياتُ القتالِ من أكثرِ الآياتِ التي تَعَرَضَت لهذه الشُّبهاتِ، وتلك الاختلافاتِ منَ المسلمين والأعداءِ على السَّواءِ؛ وذلكَ لِخُطُورةِ موضُوعِها، وكثرتِها، وتَفَرُّقِها بينَ السُّورِ، وطُولِ الفترةِ الزَّمَنِيَّةِ واختِلافِ المناسباتِ التي نَزَلت فيها هذه الآياتِ. وتَتَنَاولُ هذه الدِّرَاسةُ التَّحلِيلِ البلاغِيِّ والجماليِّ لِمَبَاحثِ عِلمِ المعاني في آياتِ القتالِ، مُحَاوِلَةً عن طريقِ هذا التَّحليلِ الكشف عن معنى القتالِ ومَقَاصَدِهِ وضَوَابِطِهِ، إضافةً إلى الكشفِ عنِ الجوانبِ الجماليَّةِ للنَّظمِ القرآني في تلك الآياتِ، وَقَد جَاءَتِ الدِّرَاسَةُ في مُقَدِّمَةٍ وخَمسَةِ مَبَاحِثَ، وهي:1-الأُسلُوبُ الخَبَرِيُّ.2- الأُسلُوبُ الإنشَائيُّ.3- التَّقدِيمُ والتَّأخِيرُ.4- أُسلُوبُ الشَّرطِ. 5- أُسلُوبُ القصرِ Daha fazlası Daha az

الصورة الشعرية عند السيد ماضي

Makale | 2020 | Mîzânü'l-Hak İslami İlimler Dergisi ( 10 ) , pp.187 - 213

تهدف المقالة إلى إلقاء الضوء على شعراء الأقاليم في جمهورية مصر العربية وهم الشعراء الذين لا يسكنون في القاهرة، وذلك بسبب عدم اهتمام النقاد بهؤلاء الشعراء على الرغم من درجة الإبداع الشعري العالية التي يتميز بها الشعر الذي يبدعه شعراء الأقاليم . وموضوع المقالة هو الصورة الشعرية عند الشاعر السيد ماضي، والمقالة تنقسم على قسمين: قسم نظري وقسم تطبيقي. في القسم النظري تمت معالجة مصطلح الصورة الشعرية في التراث البلاغي العربي، وفي القسم التطبيقي تم التعريف بالشاعر وبأعماله المنشورة، ثم بدأت التحليل البلاغي للصور الشعرية في قصيدة " أنت تغادرني كل مساء"، وأنهيت المقالة بخاتمة عرضت فيها النتائج التي توصلت إليها في المقالة والتوصيات. وقد تم اختي . . .ار قصيدة "أنت تغادرني كل مساء"؛ بسبب اشتمال القصيدة على العديد من السمات الأسلوبية الفارقة كتوظيف الاستفهام والحوار في القصيدة، تلك السمات التي أكسبت القصيدة خصوصيتها في الإبداع الشعري الخاص بالشاعر Daha fazlası Daha az

COVID-19 Pandemisi Nedeniyle Üniversite Öğrencilerinin Fiziksel Aktivite Düzeylerindeki Değişimin İncelenmesi

Makale | 2020 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi 5 ( 2 ) , pp.69 - 74

Amaç: COVID-19 pandemisi nedeniyle üniversite öğrencilerinin fiziksel aktivite seviyelerinin nasıl etkilendiğini incelemek, salgın öncesi fiziksel aktivite davranışları ve gelecek planları hakkında bilgi edinmek amaçlarıyla bu çalışma planlandı. Gereç ve Yöntem: Üniversite öğrencilerine on-line sorgulama formu aracılığı ile COVID-19 pandemisi öncesinde ve süresince düzenli olarak veya seyrek olarak fiziksel aktivite yapıp yapmadıkları, yaptıkları fiziksel aktivitelerin türleri ve normalleşme sürecine girdikten sonra düzenli fiziksel aktiviteye başlama istekleri sorgulandı. Araştırmaya 446 üniversite öğrencisi on-line sorgulama for . . .munu doldurarak katıldı. Otuz dokuz öğrenci var olan sağlık problemleri nedeniyle çalışmadan çıkarıldı. Araştırmanın sonuçları yüzdelerle ifade edildi. Bulgular: COVID-19 pandemisi nedeniyle öğrencilerin düzenli fiziksel aktivite yapma oranının azaldığı ( Daha fazlası Daha az

COVID-19 Pandemisi ve Sosyal Damgalama

MELİKE ERTEM

Makale | 2020 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi5 ( 2 ) , pp.135 - 138

Sağlıkta damgalama, belli bir hastalık tanısı alan kişi ya da gruba, hastalığın görüldüğü alanlara yönelik olumsuz nitelikte yani itibarsızlaştırıcı ve ayrımcı tutumları ifade etmektedir. Günümüzde tüm dünyayı etkisi altına almış olan COVİD-19 pandemisi nedeniyle damgalayıcı yaklaşımlar söz konusu olabilmektedir. Özellikle; tanı alan hastalar ve bu hastaların yakınları, hastalara yakın olan kişiler, sağlık çalışanları, sağlık kurumları, ülkeler, bölgeler, mahalleler, yurtdışı seyahatinden dönen bireyler ve Asya ırkı gibi gruplar özellikle damgalamaya ve mikroagresyona maruz kalabileceği belirtilmektedir. Bu durumun bir sonucu olarak . . . da suçluluk, utanma, geleceğe yönelik endişeler ile birlikte hem kendisine hem de çevresindekilere yönelik yoğun öfke duyguları ile zarar verme düşünceleri ortaya çıkabileceği ve bu nedenle psikolojik sağlığı tehdit edebildiği bildirilmektedir. Bu bağlamda damgalamanın azaltılması, engellenmesi için gerekli tedbirlerin alınması ve müdahalelerin planlanması büyük önem taşımaktadır. Stigma in health refers to the negative or discriminatory attitudes towards the person or group diagnosed with a particular disease, the areas where the disease occurs. Today, because of the COVID-19 pandemic, which has influenced the whole world, the risk of social stigmatization reappears. Especially; It is stated that patients diagnosed and their relatives, people close to the patients, healthcare professionals, health institutions, countries, regions, neighborhoods, individuals returning from abroad and Asian race may be exposed to stigma and microagression. As a result of this situation, it is reported that, along with guilt, shame, and worries about the future, intense feelings of anger and harm to both her and her surroundings may arise and threaten psychological health. In this context, it is very important to take the necessary measures to prevent stigmatization, to prevent stigmatization and to plan the interventions Daha fazlası Daha az

Metinlerarasılık Bağlamında Mitler ve Sinema: Inside Llewyn Davis (2013) Filmi ve Sisifos Miti

Mehmet Emin Satır

Makale | 2020 | Global Media Journal11 ( 21 ) , pp.1 - 18

Öz Her metin, geçmişte yazılmış olan metinlerden izler taşımakta ve onlarla bir etkileşim içerisine girmektedir. Dolayısıyla bir metni diğer metinlerden bağımsız olarak ele almak, metnin anlamlandırılması noktasında kusurlu bir yaklaşımdır. Bu bağlamda her metnin metinlerarası bir bağlama sahip olduğu söylenebilir. Rus dilbilimci Mikhail Bakhtin'in fikirsel olarak öncülüğünü yaptığı ve sonraki dönemde Julia Kristeva'nın geliştirmiş olduğu metinlerarasılık, metinlerin incelenmesi noktasında oldukça işlevseldir. Temelde metinlerin birbirleriyle olan etkileşimini ve ilişkisini niteleyen bir kavram olarak metinlerarasılık, metin incelem . . .elerinde sıklıkla kullanılmaktadır. Metinlerarasılık yaklaşımına göre her şey bir metin olarak ele alınabilir. Bu bağlamda sinema filmlerinin de birer metin olduğunu belirtmek gerekmektedir. Yazılı kültüre geçiş yapılmadan önce toplumlar için oldukça önemli yapılar olan mitlerin izlerine birçok metinde rastlanılmaktadır. Dolayısıyla mitler ve diğer metinler arasında metinlerarası bir ilişkiden bahsedilebilir. Bu bağlamda yapılmış olan bu çalışmada Ethan Coen ve Joel Coen (Coen Kardeşler)'in 2013 yılında yapmış oldukları Inside Llewyn Davis filmi, Antik Yunan dünyasına ait bir mit olan Sisifos ile kurmuş olduğu etkileşim ekseninde metinlerarasılık bağlamında incelenmiştir. Bu çalışmanın amacı, sinema ve mitler arasındaki metinlerarası ilişkiyi Inside Llewyn Davis filmi özelinde açığa çıkartmaktır. Each text carries traces of the texts written in the past and interacts with them. Therefore, it is a flawed approach to addressing a text independently from other texts. In this context, it can be said that each text have intertextaulity aspect. The intertextuality developed by the Russian linguist Mikhail Bakhtin, who was the intellectual pioneer and later developed by Julia Kristeva, is highly functional in the analysis of texts. Basically, intertextuality is often used in text analysis as a concept that characterizes the interaction and relationship between the texts. According to Roland Barthes : "Every text is an intertext; other texts are present in him at varying levels, in more or less recognizable forms: the texts of the earlier culture and those of the surrounding culture; all text is a new fabric of old quotations. " In this context, it can be said that movies are text. The traces of myths, which are very important structures for societies, are found in many culture before the transition to written culture. Thus, it can be said that there is intertextual relationship between myths and other texts. In this study, Ethan Coen and Joel Coen (Coen Brothers) who directed, the film Inside Llewyn Davis (2013) was examined in the context of intertextuality on the interaction with Sisifos, a myth of the Ancient Greek world. The aim of this work, is to reveal the intertextual relationship between cinema and myths in the particular Inside Llewyn Davis (2013) movie Daha fazlası Daha az

Beta Talasemi Minör Tanılı Ergenlerde Anksiyete ve Depresyon Düzeylerinin Değerlendirilmesi

Mehmet Emin Satır

Makale | 2020 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi3 ( 5 ) , pp.277 - 280

Amaç:Talasemi taşıyıcılığı hafif anemi ile seyreden, Türkiye’de özellikle Akdeniz bölgesinde çok sık gözlenen ve klinik belirtileri hafif olsa da kalıtsal aktarım açısından oldukça önemli bir talasemi formudur. Yapılan çalışmalarda, talasemi taşıyıcısı erişkin bireylerde depresyon ve kaygı oranının arttığı gözlenmiş ancak alan yazında talasemi taşıyıcısı ergenlerin ruh sağlığı ile ilgili herhangi bir çalışmaya rastlanmamaktadır. Bu çalışmamızda talasemi taşıyıcısı ergen bireylerde depresyon ve kaygı düzeyini belirleyerek psikiyatrik destek almalarının gerekliliği değerlendirilmiştir. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza çocuk sağlığı ve has . . .talıkları polikliniğinde hemoglobin (Hb) elektroforezi ile talasemi taşıyıcısı teşhisi konan 73 ve herhangi bir hemoglobinopatisi olmayan 70 sağlıklı kontrol olmak üzere toplam 143 kişi dâhil edildi. Katılımcılara “Hızlı Depresif Belirti Envanteri-Ergen- Öz Bildirim Formu” ve “Çocuklar için Spielberger Durumluk- Sürekli Kaygı Envanteri” uygulandı. Gruplar arasındaki ölçek skorları karşılaştırıldı. Bulgular: Çalışmaya katılan talasemi minör tanılı ergenler ile sağlıklı ergenler arasında depresyon ve kaygı düzeyleri açısından anlamlı farklılık saptanmadı. Sonuç: Bu çalışma ergen talasemi taşıyıcılı bireylerde kaygı ve depresyon düzeyini inceleyen ilk çalışmadır. Bulgularımız talasemi taşıcısı ergenlerde kaygı ve depresyon skorlarının kontrollere göre değişmediğini göstermiştir. Objective: Beta thalassemia is a very important form of thalassemia in terms of hereditary transmission that is very common and mild clinical signs, seen particularly in the Mediterranean region though Turkey. Studies have shown that the rates of depression and anxiety increase in adult individuals, however in the literature there is no study on the mental health of adolescents thalassemia detection. In this study, the necessity of psychosocial support by determining depression and anxiety levels in adolescents with thalassemia trait was evaluated. Material and Methods: A total of 143 individuals, 73 of whom were diagnosed as thalassemia trait with hemoglobin (Hb) electrophoresis and 70 healthy control individuals without any hemoglobinopathy, were included in the study. The Quick Inventory of Depressive Symptomatology self-report form and Spielberger State-Trait Anxiety Inventory for Children were applied to the participants. Scale scores between groups were compared. Findings: In our study, the scores of anxiety and depression in the thalassemia trait group were not significantly different compared to the healthy controls. Conclusion: This is the first study to examine the level of anxiety and depression in adolescents with thalassemia trait. Our results showed that anxiety and depression levels of adolescents with thalassemia trait did not change compared to controls Daha fazlası Daha az

Yoğun Bakım Hemşirelerinin Santral Venöz Kateter İlişkili Enfeksiyonları Önlemede Kanıta Dayalı Kılavuz Bilgilerini Değerlendirme Testinin Türkçe’ye Uyarlanması

Mehmet Emin Satır

Makale | 2020 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi5 ( 1 ) , pp.7 - 14

Amaç: Bu araştırma, Yoğun Bakım Hemşirelerinin Santral Venöz Kateter İlişkili Enfeksiyonları Önlemede Kanıta Dayalı Kılavuz Bilgilerini Değerlendirme Testini Türkçe’ye uyarlamak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Gereç ve Yöntem: Araştırma, bir eğitim ve araştırma hastanesinin bir yoğun bakım ünitesinde, Aralık 2015-Ocak 2016 tarihleri arasında yürütülmüştür. Klinik (yatak başı) hemşiresi olan, en az bir aydır ünitede çalışan ve araştırmaya katılmaya gönüllü olan 50 yoğun bakım hemşiresi araştırmaya alınmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde ortalama ve standart sapma, sayı ve yüzde, Kendall’s W iyi uyuşum analizi ve Pearson korelasyon . . .analizi kullanılmıştır. Test sorularının kapsam geçerlik indeksi değerlendirilmiş ve madde analizleri yapılmıştır. Bulgular: Her iki dili iyi bilen uzmanlar tarafından geri çeviri ve uzman görüşleri doğrultusunda dil/ ifadeye yönelik önerilen düzeltmeler yapılmıştır. Tüm soru ve yanıt seçenekleri ve toplam bilgi testi için kapsam geçerlik indeksi değeri 1.00 olarak bulunmuştur. Testin kapsam geçerliği olduğu gösterilmiştir. Uzman görüşleri arasındaki uyum analiz edilmiş ve uyumun olduğu görülmüştür (Kendall’s W=.111, p=.473). Eş zamanlı ölçek geçerliği incelenmiş, hemşirelerin bilgi testi ile tutum ölçeği puanları arasında anlamlı bir ilişki olduğu bulunmuştur (r=.61, Daha fazlası Daha az

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms