Detaylı Arama

İptal
Bulunan: 976 Adet 0.001 sn
- Eklemek veya çıkarmak istediğiniz kriterleriniz için 'Dahil' / 'Hariç' seçeneğini kullanabilirsiniz. Sorgu satırları birbirine 'VE' bağlacı ile bağlıdır.
- İptal tuşuna basarak normal aramaya dönebilirsiniz.

Filtreler
Filtreler
Bulunan: 976 Adet 0.001 sn
Koleksiyon [7]
Tam Metin [2]
Eser Sahibi [20]
Tez Danışmanı [20]
Yayıncı [17]
Yayın Tarihi [12]
Yayın Dili [2]
Konu Başlıkları [20]
Araştırmacılar
Özel güvenlik hizmetlerinin demokratik kontrolü

İbrahim Can Karaduman

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETBu çalışma, Türkiye’de özel güvenlik hizmetlerinin demokratik kontrol durumunu incelemektedir. Tezde, ordunun demokratik kontrolünü inceleyen çalışmalardan farklı olarak, güvenliğin özelleştirilmesi sonucu ortaya çıkan güvenlik sektörü bileşenlerinden, özel güvenlik şirketlerinin sundukları hizmetlerin demokratik kontrolünün sağlanmasına yönelik kontrol mekanizmalarının genel hatlarıyla betimlenmesi amaçlanmıştır.Bu kapsamda, modern devletin varoluşsal işlevi ve nedeni olan güvenliğin, özellikle 1980’li yıllardan başlayarak geçirdiği değişim ve dönüşüm ile bunun modern devlet kavramsallaştırmasına etkisi, çeşitli kuramsal çerçev . . .eler üzerinden bütüncül bir şekilde açıklanmaya çalışılmıştır. Buradaki amaç, geleneksel güvenlik anlayışı olarak adlandırılan modern devletin, devletin kendisine odaklanan güvenlik anlayışının, zaman içerisindeki ele alınış biçimindeki farklılaşmanın ortaya konulmasıdır. Bu bakımdan modern devletin, güvenlik alanındaki meşru şiddet kullanabilme tekelini piyasa ile paylaştığı ve buna bağlı olarak güvenlik hizmeti sunumunda kullanılan teknik ve yöntemlerin de çeşitlendiği görülmektedir.ABSTRACTThis study examines the case of democratic control of private security services in Turkey. In this thesis, unlike the studies which examine the democratic control of military, has been aimed to describe rougly the democratic control mechanisms on services those are served by private security companies, which has come to existence in security sector as a result of privatization of security.In this context, undergoing transformations and alterations of security, which is modern state’s existential function and reason, especially starting with 1980s and effects of those on conceptualisation of modern state have been tried to be explained in a holistic view by using various theoretical frameworks. The purpose of this is to reveal differentiation in time on the way of handling named traditional security approach, which focuses on the state itself. In respect to this, it is observed that the modern state shares its monopoly of the legitimate use of physical force with the market and correspondingly techniques and methods on serving security services become varied too Daha fazlası Daha az

Sosyokültürel uyum ile akademik uyum ilişkisi : Uluslararası öğrenciler üzerine bir araştırma

Deniz Çelik

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETBilgi çağı olarak adlandırılan bu dönemde iletişim ve ulaşım alanındaki hızlıgelişmeler uluslararası alanda meydana gelen değişimleri takip edebilmeyikolaylaştırarak kültür paylaşımına olanak sağlamış ve kültürleşmeyi desteklemiştir.Bu değişimlerin eğitim alanını da etkilemesiyle üniversitelerin yurtdışı eğitimprogramları başlatması, öğrencilerini farklı kültürle ilgili bilgilendirme, yabancı dildeeğitim veren programların sayısının ve işbirliği antlaşmalarının artması gibiuluslararası faaliyetler önem kazanmıştır. Bunun sonucunda hükümetleryükseköğretim kurumlarında uluslararasılaşma stratejileri geliştirmiş ve dünyanın heryeri . . .nden öğrencilere kapılarını açmıştır.Uluslararasılaşma stratejileri, gelişmekte olan ülkelerde yer alanüniversitelerin gelişmiş ülkelerin akademik ve teknolojik imkânlarındanyararlanabilmesini sağlamaktadır. Ayrıca gelişmekte olan üniversiteler,uluslararsılaşma yoluyla kalite ve gelirlerini arttırmak ve de prestij kazanabilmekadına farklı kültürlerden oluşan bir öğrenci profili yaratmaya çalışmaktadırlar.ABSTRACTIn this period named as information era, rapid developments in bothcommunication and transportation areas have facilitated to follow the changeshappening in the international arena and supported acculturation. As these changeshave started to affect the field of education, the international activities of universitiessuch as initiating study abroad programs, informing students about different culturesaround the world, increasing the number of programs in foreign language and theinter-institutional agreements have gained importance. As a result, governments havedeveloped internationalization strategies in higher education institutions and openeddoors to the international students from all corners of the world.Internationalisation policies enable universities in developing countries tobenefit from the academic knowledge and technologic facilities of developedcountries. Besides, these developing universities aim to raise the quality and theirincome, and also try to create a student profile consisting of different culturalbackground in order to gain prestige through internationalisation Daha fazlası Daha az

Hanefilerde senedi örf olan istihsan

İbrahim Demircan

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETBu araştırma, Hanefîlerle özdeşleşen istihsân metoduna gerekçe olannass, icmâ, kıyas, zaruret, örf, maslahat vb. konulara değinmektedir. Konubununla birlikte senedi örf olan istihsânlar üzerinde yoğunlaşmaktadır.Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için istihsân ile alakalı olan kıyas ve örfkavramları da ayrıca örneklerle açıklanmıştır.Çalışma giriş, iki bölüm ve sonuç kısmından oluşmaktadır. Girişkısmında araştırmanın konusu, yöntemi ve araştırma nedenine değinilmekte,birinci bölümde ise istihsân ve kıyas hakkında genel bilgiler, istihsânınterimleşme süreci, istihsânı kabul ve reddedenlerin görüşleri ele alınmaktadır.İkinci bölüm, . . .tezin ana bölümünü oluşturmaktadır. Bu bölümdeistihsânın senedini oluşturan örf hakkında genel bilgiler verilmekte dahasonra senedi örf olan istihsân örnekleri, konularına göre tasnif edilereksunulmaktadır. Sonuç kısmında ise, tezde işlenen konunun birdeğerlendirmesi yer almaktadır.ABSTRACTThis research addresses issues such as nass, ijma, Qıyas, obligation, urf,maslaha whichjustificate of Istıhsan methodology which identificate with theHanafis. The subject, however, concentrates on Istıhsans that it’ssanad is urf. Inorder to understand the subject better, the concepts of Qıyas and Urfrelated to theIstıhsan are also explained with examples.Work It consists of two sections and a conclusion.In the introduction, thesubject of the study, the method and the reason for the research are mentioned.In thefirst section, general information about Istıhsan and Qıyas, conceptualisation processof the Istıhsanand the views of those who accept and reject the Istıhsan are discussed.The second part is the main part of the thesis.In this section, generalinformation about the Urf forming the sanad of the Istıhsan is given and then theexamples of Istıhsan are classified according to their subjects and offered that theirsanad is Urf. The conclusion part is including an evaluation of the subject that ispresented in the thesis Daha fazlası Daha az

Ahmed B. İmad El-Hanefi El-Ayıntabi’nin El-Hamdiyye adlı eserinin tahkiki

Yıldırım, Feridun

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETBu çalışma Ya'kûb b. Seyyid Alî el-Bursevî'nin (ö.931/1524) nahve dâir ŞerhuDîbâceti'l Misbâh adlı eserinin üzerine, Osmanlı ulemâsından Ahmed b. İmâd el-Hanefî el-Âyıntâbî tarafından yazılan el-Hamdiyye adlı şerhin tahkikidir.Müellif/Muhaşşî Ahmed b. İmâd el-Hanefî el-Ayıntâbî'nin taşrada yaşamasındanolsa gerek ki yapmış olduğumuz taramalarımızda hayatı hakkında herhangi bir bilgiyeulaşamadık. Bununla beraber taradığımız eserlerin listesini araştırmanın yöntemi başlığı altında zikretmiş bulunmaktayız. Müellifimiz hakkında bir bilgiye ulaşamadığımızdan tezimizin Türkçe bölümünde müellif için ayrıca bir başlık açmayı oluşturamadı . . .k.ABSTRACTThis study is the vertification of named el-Hamdiyye commentary work based on Ya'kûb b. Seyyid Alî el-Bursevî's (ö.931/1524) work named Şerhu Dîbâceti'l Misbâh. This vertification has been written by Ahmed b. İmâd el-Hanefî el-Âyıntâbî who is one of the Ottoman scholars.The subject of my thesis is about the verification of Hasiye, known as Hamdiyyewritten by Ahmed b. Imad el-Hanei el-Ayintabi, which explains Şerhu Dibaceti'l Misbah that was written by Yakup b. Seyyid elbursevi on el-Misbah which is belong to Mutarrize.We could not reach any information about him in our search, it is likely becauseof Author Ahmed b. Imad el-Hanefi being in rural area. However, we indicated the lists of books that we searched under the method of research. Since we could not access any information about our author, we did not consider opening any title for the author in Turkish section of our thesis Daha fazlası Daha az

Bağımsızlık sonrası dönemde Baltık Ülkelerinin Avrupa Birliği ile bütünleşme süreci : Litvanya örneği

Yılmaz, Suheyla

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETAvrupa tarihi boyunca uzun ve yıpratıcı savaşlara maruz kalmıştır. İkinciDünya Savaşı sonrasında, Belçika, Federal Almanya, Lüksemburg, Fransa, İtalya veHollanda Avrupa'da kalıcı barışı temin etmek için 1951 yılında Avrupa Kömür veÇelik Topluluğunu (AKÇT) kurmuştur. Daha sonra 1957 yılında Roma Antlaşması ileAvrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ve Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu(EURATOM) kurulmuştur. 1965 yılında Birleşme Antlaşması’yla bu topluluklarAvrupa Toplulukları adını almıştır. 1992 yılında Avrupa Topluluklarının kurucuantlaşmalarında değişiklik yapılmasını amaçlayan Avrupa Birliği Antlaşması(Maastricht Antlaşması) ile Avrupa . . .Topluluğu, Avrupa Birliği (AB) olarak anılmayabaşlanmıştır. Başlangıçta ekonomik amaçlarla kurulan Birlik yapılan antlaşmalarlahem ekonomik hem de siyasi amaçları barındıran Avrupa Birliği haline gelmiştir.Birlik hem dikey hem de yatay genişlemeleriyle etki alanını genişletmiştir.Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin (SSCB) 1991 yılındaparçalanmasıyla uluslararası arenaya yeni aktörler çıkmıştır. SSCB’ninparçalanmasının ardından Rusya Federasyonu (RF), Birleşmiş Milletler (BM)güvenlik konseyinde SSCB’nin yerini temsil etmeye başlamıştır.ABSTRACTThroughout its history, Europe has been subjected to long and devastatingwars. After the Second World War, Belgium, Federal Germany, Luxembourg, France,Italy and the Netherlands established the European Coal and Steel Community (ECSC) in 1951 to ensure lasting peace in Europe. The European Economic Community (EEC) and the European Atomic Energy Community (EURATOM) were established in 1957 under the Treaty of Rome. In 1965, the Fusion Treaty, these communities were called European Communities. In 1992, the European Union (the Maastricht Treaty) and the European Community (EU), which aims to amend the founding treaties of the European Communities, have started to be called the European Union (EU). The union, which was initially established for economic purposes, has become a European Union with both economic and political goals. The Union has expanded its scope with both vertical and horizontal expansions.With the collapse of the Union of Soviet Socialist Republics (USSR) in 1991,new actors emerged in the international arena. Following the disintegration of theUSSR, the Russian Federation (RF) began to represent the position of the USSR at the UN Security Council. The Baltic States, which declared their independence by thedisintegration of the USSR Daha fazlası Daha az

Bizans İmparatoru VIII. Mikhail Palailogos (Hayatı ve siyasi faaliyetleri)

Armağan Yılmaz

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETDördüncü Haçlı Seferi’nden sonra Latinler, Bizans İmparatorluğu’nunİstanbul’daki hâkimiyetine son verdi. Bu istilanın ardından Latinler ve onlarınboyunduruğu altında yaşamak istemeyen Bizans soyluları tarafından İmparatorluktoprakları üzerinde bir takım devletler kuruldu. İmparatorluğun kadim başkentini terkeden Bizans aristokrasisinin kurduğu bu devletlerin en önemlisi hiç şüphesiz İznikİmparatorluğu’dur. Theodoros Laskaris’in İznik merkezli kurduğu bu devlet, EpirDespotluğu ve Trabzon İmparatorluğu ile karşılaştırıldığında Latin işgali altındakiİstanbul’un hemen yakınında olması hasebiyle aslında stratejik açıdan dezavantajlıg . . .ibi görünmekteydi. Ancak kurucusu I. Theodoros Laskaris, ardılı III. IoannesVatatzes ve VIII. Mikhail Palaiologos gibi kabiliyetli ve cüretkar idarecilere sahipolması İznik İmparatorluğu’nu avantajlı kılmış ve nihayet eski Bizans başkentininLatinlerin elinden geri alınması gerçekleşmiştir. II. Theodoros Laskaris’in oüluIoannes’in naibi sıfatıyla devletin dizginlerini eline alan VIII. Mikhail ardındankendisini müşterek İmparator ilan etmiş ve 1261 yılında İstanbul’un geri alınmasısonrasında İmparatorluk tahtına oturmuştur. Talihsiz Ioannes’in ise gözlerine milçektirmek suretiyle iktidarına alternatif olmasının önüne geçmiştir. VIII. MikhailPalaiologos’un tahtın meşru varisini bu şekilde etkisiz hale getirerek İmparatorluktacını takmasına karşı duyulan tepki bir türlü sonlanmamış ve Bizans tarihçileri gayrimeşru yoldan iktidarı ele geçiren Mikhail’i gasıp olarak adlandırmışlardır.ABSTRACTAfter the 4th Crusade, the Latins ended the sovereignty of Byzantine Empire inİstanbul. Following the invasion, a number of states were formed on the territory ofthe Empire by the Latins and the Byzantine nobles who did not want to live under therule of them. The most important of these states founded by the Byzantinearistocracy who abandoned the ancient capital of the Empire is undoubtedly Empireof Nicaea. This state, which Theodoros Laskaris founded in Nicaea, seemed to bestrategically disadvantaged because it was in the immediate vicinity of Latinoccupied İstanbul, compared to the Despotate Epirus and the Empire of Trebizond.However, having talented and bold administrators like his founder Theodoros ILaskaris, his successsor Ioannes III Vatatzes and Mikhail VIII Palaiologos made theEmpire of Nicaea advantageous and finally, the Byzantine old capital was back fromthe Latins. Mikhail VIII, who took the rules of the state as the regent of Ioannes, theson of Theodoros II Laskaris, then declared himself senior emperor and sat on thethrone of the Empire after İstanbul had taken back in 1261. He prevented Ionannesfrom becoming an alternative to his power by making him blind. The reaction againstMikhail VIII Palaiologos wearing the imperial crown by neutralizing the legitimateheir of the throne that way has never ceased and Byzantine historians have namedMikhail the usurper, who took power in the illegitimate way Daha fazlası Daha az

Cumhutiyet döneminde Foça (1923-1938)

Onur Çalık

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETKöklü bir tarihe sahip olan Foça, geçmişten günümüze birçok medeniyete evsahipliği yapmıştır. Foçalılar (Phokaialılar) bölgeye yaklaşık M.Ö XI-IX yüzyıllararasında yerleştikleri tahmin edilmektedir. İyon medeniyetinin M.Ö VIII. Yüzyılınortalarında Foça’ya iskânıyla birlikte Foça denizcilik faaliyetleriyle adını tarihsahnesinde duyurmaya başlamıştır.Foça kenti pers istilasından sonra uzun bir süre durgunluk dönemine girmiştir.Ceneviz dönemine kadar parlak bir dönem yaşayamamıştır. Doğu Roma (Bizansİmparatorluğu) 1275 yılında Foça’yı Ceneviz devletine vermesiyle birlikte Foçaönemli bir ticari kent olma özelliğine tekrar kavuşmuştu . . .r. Bu dönemde Şap Ticaretiile ön plana çıkmıştır. Uzun süre şap ticaretinin yapılmasından sonra 1455 yılındaOsmanlı Devleti egemenliğine giren Foça kenti, Osmanlı Devleti dönemininbaşlarında önemli ticari liman kenti olarak ön plana çıkmıştır. XIX. yüzyılınsonlarından itibaren ise, tuz ticaretinin yoğun olarak yapıldığı önemli bir kentolmuştur.Bu çalışmanın ana konusunu oluşturan Cumhuriyet Döneminde Foça ise,tarihten gelen bütün birikimleriyle yeni kurulan Türkiye Cumhuriyetinin yeni birCumhuriyet kentine dönüştürülmüştür. Foça kentinin bu süreç içerisinde her alandakideğişmeleri bu çalışma içerisinde ayrıntılı olarak ele alınmaya çalışılmıştır. Tarihtengünümüze kadar ortaya çıkan değişiklikler ve bu değişikliklerin Cumhuriyet dönemineyansımaları yine bu çalışma içerisinde değerlendirilmeye çalışılmıştır.ABSTRACTFoca, which has a long history, has hosted many civilizations from ancient times.İt is estimated that the Foca (Phokaıa) settled into the region between the XI-IXcenturies BC. The settlement of Ion civilization in Foca int middle of the century, Foca started to announce its name in the history scene with its maritime activities.The city of Foca entered into a period of recession for a long time after thePersian invasion. The city did not have a bright period until the Genoese period. Focabecame an important commercial city due to Foca was given to the Genoese by Eastern Rome (Byzantine Empire) in 1275. During this period, it came into prominence with Alum Trade. After long-term alum trading, Foca, which entered the sovereignty of the Ottoman Empire in 1455, the city became an important commercial port in the beginning of the Ottoman period. By the an of the XIX. century, salt trade has been an important city where intensive.The main issue of this study is the Foca city in the Republic era was transformedinto a new Republic of city of The Republic of Turkey which was newly founded. The changes of Foca city in every area, in this process, is tried to be taken into from early times of the history to present, all the changes reflected in the Republic period have been evalued in this study Daha fazlası Daha az

Özelleştirme sürecinde Tekel Fabrikasından İzmir katip Çelebi Üniversitesi kampüsüne : Dönüşen mekan, iş ve hayatlar

Kavruk, Damla

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETDerinlemesine görüşme yöntemi kullanılarak yapılan bu nitel araştırmanın ikiamacı bulunmaktadır. Birinci amaç, devlet kurumlarında yaşanan özelleştirmesüreçlerinin kurumlarda çalışan personele etkilerini TEKEL kurumu özelleşmesiüzerinden ve halihazırda İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde çalışan eski TEKELişçilerinin tanıklığı ile anlamaktır. Çalışmanın ikinci temel amacı ise mekân olarakTEKEL fabrikasından İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi kampüs alanına dönüşenmekânın yine sözlü tarih ile dönüşen fonksiyonlarını, içinde yaşayanlar içinanlamını, birinci amaç ile ilişkili olarak anlamaktır. Bu çalışmada sözlü tarihçalışmalarında t . . .ercih edilen derinlemesine görüşme yönteminden istifadeylekeşfedici bir araştırma yapılmaya çalışılmıştır.TEKEL işçilerinin sözlü tarih anlatıları ışığında yaşadıkları süreç, şu an içindebulundukları ortam, TEKEL’de yaşadıkları ele alınmıştır.ABSTRACTThis qualitative research is using in-depth interview method and has twoobjectives. The first aim is to understand the effects of the privatization processes onthe personnel working in the institutions by focusing on the privatization of TEKELfactory and the testimonials of the former TEKEL workers who are currentlyworking in Izmir Katip Celebi University. The second aim of the study is tounderstand the functions of the space which has been transformed from the TEKELfactory into the campus area of Izmir Katip Celebi University, and its meaning forthe people living in it. In this study, the emphasis is on exploratory research with thehelp of the in-depth interview method more common in oral history studies. In thelight of oral history narratives of TEKEL workers, the environment they live in, theenvironment they live in, their experiences in TEKEL.Consequently, by evaluating the qualitative data obtained from the interviewswith the TEKEL workers working within the university, the effect of privatization onthese people has been interpreted together within the conceptual framework ofprivatization Daha fazlası Daha az

Walter Benjamin’de Flaneur kavramı

Aydın, Ezgi

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETBu çalışmada Walter Benjamin’in Pasajlar yapıtında ele aldığı flaneur kavramıdeğerlendirilmeye çalışılmıştır. Flaneur kavramının Benjamin’in felsefesinde neanlama geldiği ve flaneur kavramının nasıl bir düşünce ekseninde konumlandırıldığımodernite, modernleşme, modernizm, kapitalizm olguları bağlamında ele alınmıştır.Onun öncesinde filozofun çeşitli akımlardan etkilenen derin düşünce yapısınıanlayabilmek ve flaneur kavramının onun için ne ifade ettiğini kavrayabilmekamacıyla Benjamin felsefesine giriş niteliğinde bir sunum yapılmıştır. Flaneur’ünortaya çıkış dönemi, aynı zaman da modernleşmenin en hızlı yaşandığı dönem olanon do . . .kuzuncu yüzyıl, modernitenin başkenti olan Paris, modernleşme adı altındayaşanan toplumsal ve kentsel değişime dair yaşanan dönüşümler flanuer tipinin nasılbir atmosferde hayat bulduğunu anlayabilmek açısından adeta merkezi birkonumdadır. Paris’in kültürel görüngüleri modernliğin ardında yatan gerçekliği açığaçıkarma uğraşında olan Benjamin için önem taşımaktadır. Bu bakımdan çalışmanındevamında yaşanan bu toplumsal ve kentsel dönüşüm aktarılmış, flaneur’ün vemodernizmin mekânı olan Paris kenti etrafında kapitalizm ve modernitenin getirileriaktarılmaya çalışılmıştır.ABSTRACTIn this study, the concept of flaneur discussed by Walter Benjamin in his works ofPassages is evaluated. What the concept of flaneur means in Benjamin's philosophyand how the concept of flaneur is positioned in the axis of thought are handled withinthe context of modernity, modernization, modernism, and the phenomena ofcapitalism. First of all, in order to understand the deep mindset of philosopherinfluenced by various movements and to understand what the concept of flaneurmeans to him, a presentation is made to Benjamin's philosophy as an introductory.The emergence period of flanuer, the nineteenth century, which was the fastestperiod of modernization at the same time, Paris, which is the capital of modernity,and the transformation of the social and urban changes under the name ofmodernization are in a central position to understand what kind of atmosphere theflaneur type has come to life. The cultural phenomena of Paris are important forBenjamin, who is trying to uncover the reality behind modernity. In this respect, thissocial and urban transformation is expressed, and capitalism and the returns ofmodernity around the city of Paris which is the space of flaneur and modernism aretried to be conveyed Daha fazlası Daha az

Arap Dilinde mezid fiiller ve Bakara Suresi incelemesi

Mehmet Ülkar

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETİslam dininin temel kaynağı kabul edilen Kur’an-ı Kerim’in daha doğru anlaşılmasının olmazsa olmaz gereklerinden birinin, Arap dilinin detaylı olarak bilinmesi olduğu düşüncesinden hareketle bu alanda inceleme yapmaya karar verdik. Bu bağlamda çok geniş olan alanı, sadece mezîd fiiller ve Bakara sûresi ile sınırlandırdık. Öncelikle sûredeki mezîd fiillerin tesbiti yapıldı. Sonrasında bu fiiller üç ana tabloda, bâblarına, zamanlarına ve Aksâm-ı Seb’a’ya göre sınıflandırıldı. Her bir sınıflandırma diğer iki tablo ile çaprazlanarak alt tablolara ayrıldı. Son olarak bâblarda kullanılan mezîd fiillerin sayısı, kaç defa kullanıldığı, . . .en çok kullanılandan en az kullanılana sıralaması ile, sülâsîsi de (üçlüsü) tesbit edilerek ortaya konuldu.Çalışmamızın birinci bölümünde Arap dilinde sarf (morfoloji) konusuyla ilgili kısa bir tanımlamadan sonra, sarfın alt başlıklarından olan mezîd (artırılmış) fiiller hakkında bilgi verildi. Bu bölümde mezîd fiillerin bâbları (kısımları) anlatıldı, bu bâbların manaya katkıları hakkında gerek kadim (eski) gerekse güncel modern kaynaklardan faydalanılarak bilgiler aktarıldı.ABSTRACTWe decided to do this study because one of the main neccessity to understrand the Quran, which is admitted as main source of Islam, is detailed knowledge about Arabic language. But we limited the issue with mazeed verbs and bakarah surah because the issue has large content. Firstly, we found mazeed verbs in the surah. Then, these verbs were classified as its babs, tenses and aqsam sab’a. Each classification were intercrossed with the others and sub-classifications were created. Lastly, It was defined that the number of mazeed verbs, how many times they are used, the order from more used to the less used, its sulasis.In the first part of our study, after the small brief about mophology in Arabic language, the information were given about mazeed verbs which are subtitle of the morphology. In this part, bab of mazeed verbs are explained and also the information about their definitions were quoted from not only old but also modern resources. The examples are given about babs additional meaning to the verbs from Quran and dictionaries Daha fazlası Daha az

İzmir ve Eskişehir bitpazarlarında ekonomi ve kültür

Ömer Karahan

Yüksek Lisans | 2019 | Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETBitpazarları, diğer semt pazarlarından farklı olarak ikinci el eşyalar veya başka bir deyişle kullanılmış günlük ihtiyaç ürünlerinin kullanılmamış sıfır ürünlerden daha ucuz fiyata satıldığı ve genelde sıfır ürünleri alamayan bireylerin tercih ettiği bir alışveriş mekânıdır. Aynı zamanda içerisinde ikinci el kıyafet, antika değeri olan eşyalar, tablolar, ayakkabılar, el tamir aletleri ağırlıklı olmak üzere birçok ikinci el ürünü barındırmaktadır. Bitpazarları tarihsel olarak pazaryerlerinin ortaya çıktığı ilk dönemlerden günümüze süreklilik göstermektedir.Bu tez bitpazarını ağırlıklı olarak kullanan alt gelir gurubu veya yoksul . . .kesimlerin tüketim pratikleri bağlamında internet ve bitpazarları arasındaki etkileşimin görünür kılınması, bir alışveriş mekânı olarak bitpazarı müşterilerinin vintage modası ve koleksiyonculuk amacı ile bitpazarını kullanarak orta sınıfa yaklaşma arzusu ile yapılan tüketim yönlü özelliklerinin irdelenmesi açısından önem taşımaktadır.ABSTRACTThe Flea Market, unlike the other district bazaars, is a commerce space where second hand commodities or in other words previously used daily necessaries are sold cheaper then brand new products by the individuals who cannot afford to buy it. This place at the same time contains a great many of second hand commodities mostly consist of second hand clothes, antique objects, paintings, books, shoes and hand repair tools. The flea markets historically shows a continuity since the beginning of marketplaces emergence to nowadays.This thesis have importance for revealing the interaction between internet and the flea market in terms of lower income or the poor groups consumption patterns who predominantly make use of the flea market and examining the consumption oriented features of the desire to move up the middle class by utilising flea market with an aim of vintage fashion or collecting purposes Daha fazlası Daha az

AXSIS - Akademik ve Açık Erişim Bilgi Sistemi'nde arama yaparken:

- Arama alanına arayacağınız kelime veya kelimeleri girin.
- Arama sonucunda gelen listeyi daraltmak için kelime sayısını artırınız. Arama motoru birden fazla kelime varsa ikisininde geçtiği kayıtları getirir.
- Aramalarda büyük-küçük harf ayrımı yoktur. (Dizinler Türkçedir. Türkçe dışındaki kelime aramalarında I karakterinin küçüğünün i olmayacağını aklınızda bulundurunuz.)
- Kelime içinde geçen bazı harflerden emin değilseniz, o karakterin esnek olduğunu belitmek için ?(tek harf), *(çok harf) kullanınız.
- Aramalarda kelime kökü esas alınır. Örnek; kitap kelimesi arandığında kitap, kitaplar, kitaplık, kitabın, kitapçı vb sonuçlar da listelenir.
- Eğer aramanın bire bir eşlenmesi isteniyorsa çift tırnak içide arayınız.
- Aralık aramaları harf ve sayı karışık ise { } karakterleri içinde, Örnek;{başlangıç ... bitiş} eğer aradığınız aralık sayılardan ibaret ise köşeli parantez kullanınız, Örnek;[1926 ... 2015]
- Arama sonuçlarından bazı kelimeleri içeren kayıtları elemek istiyorsanız o kelimenin başına - karakterini yazınız, o kelime geçen kayıtlar listeden elenir.


6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.


Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.