Filtreler
Kadın girişimcilerin iş-yaşam dengesi üzerine bir araştırma: İzmir ili örneği

Ödemiş, Gizem

Yüksek Lisans | 2017 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

Girişimcilik; her türlü ekonomik, psikolojik, teknolojik, sosyal ve kültürel gelişmenin yaşanmasında en etkin faktörlerden biridir. Girişimcilik faaliyetlerinin kadınlar tarafından yerine getirildiği kadın girişimciliği, kadınların geleneksel rollerinin dışına çıkmasına ve küresel iş ortamının bir parçası haline gelmesine neden olmuştur. Aile ortamındaki rollerini sürdürmesi beklenen girişimci kadınların, iş yaşam dengesini kurması ve koruması oldukça önemlidir. Bu çalışmanın amacı, kadın girişimcilerin iş yaşam dengesini, kendi bakış açıları ile ortaya koymak ve demografik faktörlerin iş-yaşam dengesi üzerinde etkili olup ol . . .madığını belirlemektir. Dört bölümden oluşan çalışmada, birinci bölümde girişim, girişimcilik ve girişimci kavramları; ikinci bölümde, kadın girişimciliği; üçüncü bölümde, iş yaşam dengesi ele alınmıştır. Son bölümde kadın girişimcilerin iş yaşam dengesi üzerine yapılan saha araştırmasının sonuçları yer almaktadır. Araştırmada elde edilen bulgulara göre, 40 ve üzeri yaş aralığında olan kadın girişimciler ile boşanmış kadın girişimcilerin diğer gruplara göre iş yüklerinin fazla olduğu, sağlık kalitesi ve aile desteğinin daha düşük olduğu ve iş yaşam dengesini sağlayamadıkları bulgulanmıştır. Ayrıca, bakmakla yükümlü ve bakıma muhtaç kişi varlığı kadın girişimcilerde iş yükünü arttırmakta ve iş yaşam dengesini sağlamayı zorlaştırmaktadır Daha fazlası Daha az

Stratejik insan kaynakları yönetimi ve liyakat ilkesi : Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi örneği

Tunçer, Murat

Yüksek Lisans | 2017 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

İşletmeler birbirlerine rekabet üstünlüğü sağlayabilmek için, işin gereklerini yerine getirebilecek, nitelikli, iyi yetişmiş, donanımlı personel istihdam etmek istemektedir. Örgütlerde istihdam edilen personelin, örgütsel verimliliği, kârlılığı ve kaliteyi etkileme potansiyeline sahip olması, onları işletmeler için vazgeçilmez bir kaynak haline getirmiştir. İşletmelerin uyguladıkları çeşitli stratejiler yanında asıl önemli olan gücün, etkin işleyen stratejik insan kaynağı yönetimi olduğunun farkına varılmıştır. İşletmeler, kurumlar ve örgütler açısından, istihdam edilecek insan kaynağının seçilmesi, en uygun işe yerleştirilmesi, eği . . .tilmesi, daha donanımlı hale getirilmesi, terfi ettirilmesi gibi işlevlerin yerine getirilmesinde liyakat ilkesine uyulması hem bireysel, hem de örgütsel performans açısından oldukça önemlidir Daha fazlası Daha az

Hizmet inovasyonu uygulamalarında bilgi paylaşımı ve işgören tatmini: Bir çağrı merkezi örneği

Bakkal, Emine Özge

Yüksek Lisans | 2017 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

Yoğun rekabet ortamında rakiplerinden farklılaşarak süreklilik sağlamaya çalışan işletmeler, çok çeşitli stratejiler uygulamakta ve birçok araçtan yararlanmaktadırlar. Bu süreç içerisinde işletmelerce kullanılan araçlardan biri de inovasyondur. Özellikle hizmet sektörü, sunulan hizmetin nasıl daha fazla iyileştirileceği ile ilgilendiğinden, inovatif yaklaşımlara uygun bir platform olarak değerlendirilebilir. Günümüz şartlarındahizmet inovasyonu uygulamalarında başarı, işletme içerisinde kuvvetli bir bilgi paylaşımı ortamının oluşturulması ve işgören tatmin düzeyinin yükseltilmesiyle mümkündür. İşletmelerde hizmet inovasyonu, bilgi p . . .aylaşımı ve işgören tatminini detaylı bir biçimde ele alan bu araştırmanın amacı, bir çağrı merkezi özelinde hizmet inovasyonu uygulamalarında, bilgi paylaşımı ve çalışan tatmininin etkisini ortaya koymaktır. Üç bölümden oluşan araştırmanın birinci bölümünde, inovasyon ve hizmet inovasyonu; ikinci bölümünde, işgören tatmini ve bilgi paylaşımı; üçüncü bölümünde, araştırmanın anket bulguları yer almaktadır. Araştırma sonucunda, hizmet inovasyonu ile işgören tatmini arasında ve bilgi paylaşımı ile işgören tatmini arasında pozitif yönlü bir ilişki saptanmıştır. Ayrıca, bilgi paylaşımı ve hizmet inovasyonu arasında da anlamlı ve pozitif yönlü güçlü bir ilişki vardır. Bilgi paylaşımı ve işgören tatmininin cinsiyete göre anlamlı bir farklılık gösterdiği bulunmuştur Daha fazlası Daha az

Ekoturizm ve ekogirişimcilik potansiyelinin ortaya konmasına yönelik bir araştırma : Nazarköy Örneği

Haznedar, Helin Aslıhan

Yüksek Lisans | 2016 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi

Bu araştırmanın amacı, İzmir İli Kemalpaşa İlçesine bağlı Nazarköy‟ün ekoturizm ve ekogirişimcilik potansiyelinin ortaya konulması ve yerel halkın konuya bakış açısının irdelenmesidir. Ekoturizm, doğal ve kültürel kaynaklara zarar vermeden kaynakların sürdürülebilirliğine odaklanan bir turizm anlayışıdır. Günümüzde tüm dünya tarafından desteklenen çevrenin korunması anlayışı, girişimciliğe de yansımış ekogirişimcilik kavramının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Ekogirişimcilik, mal ve hizmet üretirken doğaya zarar vermeyen bir anlayışı önceleyen işletmeciliktir ve özellikle doğanın korunması, doğaya minimum zarar anlayışı kapsamında . . .ekoturizm ile paralel gitmektedir. İzmir İli Kemalpaşa İlçesine bağlı eski adı Kurudere olan Nazarköy, Kemalpaşa‟ya 4-5 km uzaklıkta, Kemalpaşa-Torbalı yolu üzerinde, yoldan 2 km içeride, Nif Dağı‟nın eteklerinde kurulmuş, yaklaşık 400 nüfuslu bir yerleşim merkezidir. Nazarköy‟ün geçim kaynağının, kiraz, tütün ve göz boncukçuluğu/nazar boncuğu olduğu ifade edilmektedir. Araştırma kapsamında 30 kişi ile yüz yüze mülakat yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, mülakata katılanların %80‟i kadın; %76,7‟si 30-50 yaş arası; %66,7‟si ilköğretim mezunu, %90‟ı evli; %66,7‟si esnaf ve %56,7‟si 1000-2000 TL arası gelir elde etmektedir. Nazarköy‟ün ekoturizm potansiyeline yönelik sorulara verilen cevaplara göre ekoturizm etkinliklerinden festival turizmi (% 96.7); dağ/kaya tırmanışı (% 93.3); atlı doğa yürüyüşü (% 93.3); yöresel el sanatları (% 86.7); doğa fotoğrafçılığı (% 83.3); doğa keşfi (% 80); bisiklet turizmi (% 76.7); kamp/karavan turizmi (% 60); izcilik (% 40)‟lık oranlara sahiptir. Mülakata katılanlar, çevreye duyarlılık, bilinçlendirme faaliyetlerinin gerekliliği, çevreye zarar vermeyen işletmecilik ve doğal çevrenin çok önemli olduğu anlayışına tam destek vermişlerdir. Sonuçlar, yöre insanının, yörede gerçekleştirilecek eğitim, bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetleri ile teşvik taleplerinin var olduğunu göstermesi açısından anlamlıdır. Eldeki bulgular, şu an aktif olan işletmelerin ve aynı zamanda yeni kurulacak işletmelerin ekogirişimci anlayışa sahip olabilecekleri şeklinde yorumlanabilir. Köy Muhtarı ile yapılan mülakatta, okulların tatile girdiği yaz aylarında Nazarköy‟ü ziyarete gelenlerin sayısının çok azaldığı; kışın ise turlar aracılığıyla Türkiye‟nin her yerinden köye ziyaretçi akını olduğu; kendi imkânları ve özel arabaları ile köye gelenlerin genellikle hafta sonlarında Manisa, İzmir, Aydın gibi yakın illerden geldiği; hafta sonlarında ziyaretçi sayısının 3000-4000 civarında olduğu ve gelenlerin %80‟nin orta yaşlı olduğu belirtilmiştir. xviii Nazarköy‟ün gözlenen en büyük sorunu, gelen turistlerin konaklama ihtiyacını karşılayabilecek tesislere sahip olmamasıdır. Konu ile ilgili yöre halkının bilinçlendirilmesi ve desteklenmesi önerilmektedir. Nazarköy, farklı ekoturizm kaynakları bakımından eşsiz güzelliklere sahip bir yerleşim birimi olarak değerlendirilebilir. Nazarköy‟de her yıl Mayıs ayında yapılan “Nazar Boncuğu Festivali” el sanatları kapsamında üretilen ürünlerin satılmasına aracılık etmekte ve yöre halkının gelir elde etmesine yardımcı olmaktadır. Nazarköy‟ün İzmir‟e yakınlık ve değerli bir mirası (nazar boncuğu üretimini) elinde bulundurma avantajına sahip olduğu dikkate alındığında, Türkiye, Ege Bölgesi ve İzmir ekseninde Nazarköy‟ün, önemli bir ekoturizm ve ekogirişimcilik merkezi olarak değerlendirilebileceği; 2015-2018 Türkiye Girişimcilik Stratejisi Eylem Planı kapsamında geliştirilmesi, desteklenmesi ve özendirilmesi hedeflenen girişimcilik ve ekogirişimciliğe ev sahipliği yapabilecek potansiyelde olduğu düşünülmektedir. Anahtar Kelimeler: Ekoturizm, Ekogirişimcilik, Nazarkö Daha fazlası Daha az

Girişimcilerin bilgi teknolojilerini kullanma nedenlerinin teknoloji kabul modeli kapsamında analizi: Manisa İli örneği

Çakar, Mustafa Murat

Yüksek Lisans | 2018 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

Bilgi teknolojileri, her alanda olduğu gibi, günümüz girişim ve girişimcileri için de vazgeçilmezdir. Bilgi teknolojilerinin işletmelere rekabet gücü kazandırmada ve sürdürülebilirliği kolaylaştırmada sağladığı faydalar kritik ve stratejik konumdadır. Teknolojinin faydalarına ulaşabilmenin, öncelikle teknoloji kullanıcılarının teknolojiyi kabul düzeyi ile yakından ilişkili olduğu söylenebilir. Buradan hareketle bu araştırmanın amacı, Bu araştırmanın amacı, dünyada yeni sektör ve pazarların öncüsü olan girişimcilerin, bilgi teknolojilerini kullanmaya yönelik davranışlarının nedenlerini, Teknoloji Kabul Modeli ve Planlı Davranı . . .ş Teorisi kapsamında incelemek ve girişimcilerin teknoloji kabul nedenlerini ortaya koymaktır. Araştırma kapsamında Teknoloji Kabul Modeli’nin unsurları yanında, PDK’nın sübjektif normları/toplumsal etkiler ile girişimcilik algıları da araştırma modeline dahil edilerek teknoloji kullanımına yönelik gerçekleşen davranış birçok faktörle birlikte ele alınmaktadır. Ayrıca araştırmada girişimcilerin işletme kurma nedenleri ve girişimciliğe ilişkin algıları da belirlenmeye çalışılmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak anket tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Manisa’da faaliyet gösteren 188 girişimci oluşturmaktadır. Araştırma sonuçlarına göre, girişimcilerin bilgi teknolojilerini kullanmaya yönelik davranışlarını açıklamada algılanan kullanım kolaylığı ve algılanan faydanın tutumlar üzerinde etkili olmadığı; algılanan fayda ve tutumunun, niyet üzerinde önemli etkisinin olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca girişimcilerin bilgi teknolojilerini kullanmaya yönelik niyetlerinin, gerçekleşen davranışlar üzerinde belirleyici olduğu; sübjektif normların, girişimcilerin bilgi teknolojilerine yönelik tutumlarını etkilemediği görülmüştür. Ayrıca, girişimcilerin işletmelerini kurmalarındaki temel nedenin, ekonomik fayda ve yüksek kazanç elde etmek olduğu anlaşılmıştır Daha fazlası Daha az

Göçmen girişimcilerin kişilik özellikleri ve göçmen girişimcilik üzerine algılar

Güngördü, Sevcan

Yüksek Lisans | 2017 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

Günümüzde dünyanın pek çok yerinde göç hareketleri yaşanmakta ve bu hareketler hem bulundukları bölgeyi hem de dünyanın kalanını ciddi şekilde etkilemektedir. Günümüzün küresel dünyasının en çok öne çıkan unsurlarından biri olan girişimcilik kavramı göç hareketleri ile de birleşerek göçmen girişimcilik kavramını ortaya çıkarmaktadır. Bu araştırmanın amacı, göçmen girişimcilerin kişilik özelliklerinin ve göçmen girişimciliğe ilişkin algılarının ortaya konmasıdır. Bu kapsamda araştırmada ekonomik açıdan büyük öneme sahip göçmen girişimciler ve göçmen girişimcilik detaylı bir biçimde ele alınmaktadır. Üç temel bölümden oluşan araştırm . . .anın birinci bölümünde girişim, girişimci ve girişimcilik kavramları ayrıntılı bir biçimde ele alınmakta; ikinci bölümde göç, göçmenlik ve göçmen girişimcilik değerlendirilmektedir. Üçüncü bölüm, araştırmanın amacını gerçekleştirmek üzere uygulanan anket bulgularını içermektedir. Araştırmada elde edilen bulgulara göre, göçmen girişimcilerin motivasyonlarının yüksek olduğu, bağımsızlığa önem verdikleri ve yenilikçi oldukları anlaşılmıştır. Ayrıca etkin iletişim kurma ve fırsatları yakalama yeteneklerine sahip, sürekli genişleme arzusunda ve rekabetçi oldukları, risk alma eğiliminde oldukları bulgulanmıştır. Göçmen girişimciler, dürüst, güvenilir, katılımcı olmak gerektiğini; Türkiye‘de göçmen girişimcilik faaliyetlerine verilen desteğin yetersiz olduğunu; göçmen girişimcilerle yerli girişimcilerin aynı haklara sahip olmadığını; göçmen girişimci olmanın kolay olmadığını ve göçmen girişimciler arasındaki dayanışmanın yetersiz olduğunu düşünmektedirler Daha fazlası Daha az

Örgütsel iklim örgütsel bağlılık ilişkisi : Bankacılık sektöründe bir araştırma

Müberra Erdoğan

Yüksek Lisans | 2018 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZETGünümüz işletmelerinin en değerli varlığı olan işgörenlerin sadakatinin tesisedilmesi ve işletmeye bağlılıklarının geliştirilebilmesi için yeni nesil yöntemlerinkullanılması gerekmektedir. Örgütsel bağlılık ve örgütsel iklim kavramları günümüzitibariyle oldukça önemli bir hale gelmiştir. Örgütü çevreleyen moral düzeyi vepsikolojik atmosfer olarak ele alınan örgütsel iklim, örgütlerde bir motivasyon aracıolarak düşünülmekte işgörenlerin performans ve verimliliği ile örgüteverebilecekleri diğer katkılar ile yakından ilişkili olması açısından önem arzetmektedir.ABSTRACTToday, employees are very valuable resources for businesses. Ne . . .w generationmethods should be used to gain the loyalty of the employees and to improve theirloyalty. The concepts of organizational commitment and organizational climate havebecome very important for enterprises. Organizational climate, which is the moralelevel and psychological atmosphere of the organization, is a motivation tool forenterprises. For this reason, it is important to ensure the performance and efficiencyof employees and also to contribute positively to the organization Daha fazlası Daha az

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms