Filtreler
Filtreler
Bulunan: 20 Adet 0.001 sn
Koleksiyon [3]
Tam Metin [1]
Eser Sahibi [20]
Yayın Türü [2]
Yayın Tarihi [5]
Yayıncı [4]
Kayıt Giriş Tarihi [17]
Tez Danışmanı [15]
Yayın Dili [1]
Konu Başlıkları [20]
İş sağlığı ve güvenliği konusunda çalışanların görüş ve düşünceleri Opinions and thoughts of employees on occupational helath and safety

Şenel, Ziya

Yüksek Lisans | 2018 | Fen Bilimleri Enstitüsü

ÖZETİĢ sağlığı ve güvenliği konusunda en riskli gruplardan bir tanesi sağlık çalışanlarıdır. Bu konu aynı zamanda sağlık hizmetlerinde kalite kavramı ile de yakından iliĢkilidir. İşyerindeki uygulamalar ve alınacak tedbirler, çalışanların memnuniyeti ve sağlık sisteminde kalitenin sürdürülebilirliği açısından önemlidir. Ülkemizde, üçüncü basamak eğitim araştırma hastanelerinde çalışanların bu konudaki görüş ve düşüncelerini araştıran yayınlar nadirdir. Çalışanlarda farkındalık oluşturarak kendi sağlıklarını nasıl koruyabileceklerini görmelerini sağlamak, bu çalışma için önemlidir.Çalışma, 2017 yılında, İzmir Kâtip Çelebi Üniversites . . .i Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi‟nin farklı idari birimlerinde görev yapan 120 birey ile gerçekleştirilmiştir. Katılımcılara araştırmacılar tarafından geliĢtiren sosyo- demografik verilere yönelik olarak anket ile yine araĢtırmacılar tarafından oluşturulan “görüş ve düşünce” anketi uygulanmıştır.ABSTRACTHealth workers are one of the most risky groups in terms of occupational health and safety. This issue is also closely related to the concept of quality in health care. The practices and precautions to be taken at the workplace are important for the satisfaction of employees and for the sustainability of quality in the health system. In our country, publications investigating the views and thoughts of employees in tertiary education research hospitals are rare. By creating awareness among employees to see how they can protect their own health is important for this study.The study was conducted with 120 individuals working in different administrative units of Atatürk Education Research Hospital of Ġzmir Kâtip Çelebi University in 2017. The “socio-demographic data” and opinion and thought questionnaires developed by participant researchers, was applied Daha fazlası Daha az

Özel hastanelerde iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin güvenlik kültürüne etkileri The effects of occupational health and safety trainings ontosafety culture in privatehospitals

Çağlar, Zülal Zeynep

Yüksek Lisans | 2019 | Fen Bilimleri Enstitüsü

ÖZET6331 Sayılı İSGK, özellikle işyerlerinde çalışanların, sağlıklarını korumak ve iş kazalarını ve meslek hastalıklarını en alt düzeye indirmek gayesiyle çıkarılmıştır. Bilindiği üzere, yapılan işin niteliğine bağlı olarak, işyerleri üç tehlike sınıfına ayrılmıştır. Hastaneler bu sınıflamada, tehlikederecesi en yüksek olan grupta yer almaktadır.Olası tehlikelerin doğurduğu, olumsuz sonuçların rakamsal analizi yapıldığında, 2’lik bir kısmın, “Önlenemez”, 98’lik kısmın ise, “Önlenebilir” olduğu saptanmıştır. Bu bağlamda, buoranın pozitif anlamda değiştirilebilmesi amacıyla, çeşitlikoruma ve önleme faaliyetlerini içeren İSG çalışmalar . . .ı, tüm dünyada ve ülkemizde önem kazanmış bir alanı oluşturmaktadır.ABSTRACTLAW 6331,namely, Occupational Health and Safety hasbeen legislated for thepurpose to reduce or avoidable levels of the job accidents and the occupational diseases and particularly, toprovide work environment ‘’free from work related diseases and the accidents.’’The enterprices are classifiedas threedifferent riskgroups,regarding tothe activities related healthand safety hazards are concerned. TheHOSPITALS are in the group of the ‘’MOST DANGEREOUS’’ or in the ‘’most risky organization’ Daha fazlası Daha az

Sıcak daldırma yöntemiyle galvaniz kaplama sektöründen kaynaklanan atıkların sebep olduğu risklerin iş sağlığı ve güvenliği yönünden değerlendirilmesi Evaluation of the risks caused by wastes from the galvanized coating industry by using hot-dipping method in terms of occupational health and safety

Danyıldız, S. Oğuzhan

Yüksek Lisans | 2019 | Fen Bilimleri Enstitüsü

ÖZETSıcak daldırma yöntemiyle galvanizleme işlemi ülkemizde ve ülkemiz dışındakiyerlerde kaplama için en çok tercih edilen yöntemdir. Bu yöntemin diğer kaplama çeşitlerine göre daha fazla tercih edilmesi, kullanılan hammaddelerin ve yardımcı kimyasalların miktarındaki artışı da doğru orantılı şekilde etkilemektedir. Kimyasal madde ve atıklardan kaynaklı maruziyet etkenlerinin ve risk faktörlerinin fazla olması, sektörün iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının hayata geçirilmesinde önemlidir. Sektörden kaynaklanan atık miktarının satın alınan hammadde ve kimyasal miktarına yakın olması maruziyet ve risk tespitinin bu sektör atıkların . . .a ilişkin olarak yapılması gerekliliğini doğurmaktadır.ABSTRACTHot-dipping galvanizing is the most common method for coating in our country and abroad. This method is more preferred than other coating types. This also affects the increase in the amount of raw materials and auxiliary chemicals used. Excessive exposure factors and risk factors are important in implementing occupational health and safety practices in the sector. Exposure and risk assesments of the waste related to this sector is a neccessity because of the fact that the amount of waste arising fromthe sector is close to the amount of raw materials and chemicals Daha fazlası Daha az

İnşaat sektöründe çalışan işçilerin profilleri ile iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin belirlenmesi

Yanık, Sümeyra

Yüksek Lisans | 2017 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

İşçi sağlığı ve güvenliği açısından uzun yıllardır kötü tablolar çizen Türk inşaat sektöründe yaşanan kazaların azaltılmasına yönelik çalışmalarda önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Fakat sektörde yaşanan iş kazalarına bakıldığında, inşaat sektörü genelin içinde hala önemli yüzdelere sahiptir. Sektörde meydana gelen bu yüksek yüzdeyi oluşturan kazalarda düşük eğitim düzeyine sahip iş gücünün de etkisi vardır. Bu görüşten yola tez çalışmasında, işçi sağlığı ve güvenliği (İSİG) konusu ele alınmış olup, bu çerçevede çok önemli bir yere sahip olan temel iş sağlığı ve güvenliği eğitimi, Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin U . . .sul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik kapsamında değerlendirilmiştir. Çalışanların yürürlükte olan mevzuatın getirdiği düzenlemeler ve yükümlülüklere ilişkin ne düzeyde bilgi sahibi olduğu ve algı düzeyleri ile ilgili bir sektör araştırması yapılmıştır. Çalışma kapsamında; İzmir (Aliağa), Manisa, Denizli ve Akhisar’da farklı projelerde çalışan 103 şantiye çalışanının anket uygulaması ile İSİG eğitimine yönelik farkındalıkları, bilgi ve ilgi düzeyleri ile İSİG uygulamalarına yönelik yaklaşımları tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışma kapsamında öncelikle literatür taraması yapılmış olup özellikle Türkiye’de İSİG eğitimi ile inşaat sektöründe eğitimin uygulanmasına ilişkin araştırmalar incelenmiştir. Tamamlanan literatür taramasında sonra daha önce kullanılmış konu ile ilgili anket çalışmaları incelenmiş ve konunun uzmanlarından da görüş alarak çalışmada kullanılan anket formu geliştirilmiştir. Oluşturulan anket formu çalışanların demografik bilgileri, çalışanların işyeri bilgileri ve temel işçi sağlığı ve güvenliği eğitimi ile ilgili sorulardan oluşmaktadır. Katılımcılar farklı alanlarda uygulamalar yapan şantiye çalışanlarına ulaştırılmıştır. Anket sorularına verilen yanıtlar kullanılarak oluşturulan veri seti SPSS programına aktarılarak istatistiksel olarak analiz edilmeye hazır hale getirilmiştir. Veri seti oluşturulduktan sonra yapılan ilk analiz tek değişkenli (univariate) sıklık analizi olmuştur. Analizde her veri kategorisinin sıklık analizleri yapılmış olup elde edilen sonuçlar bulgular kısmında grafikler ve sıklık tabloları ile gösterilmiştir. Tek değişkenli sıklık analizi sonrasında bağımsız değişkenler arasında anlamlı bir ilişkinin olup olmadığını anlayabilmek için çapraz tablolama (cross-tabulation) analizleri yapılmıştır. Ayrıca katılımcıların anket formlarına verdikleri cevaplar Cronch Alfa testi kullanılarak güven analizine tabi tutulmuştur. Bu tez çalışmasında kullanılan anket çalışması ile çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitim düzeylerine ve iş sağlığı ve güvenliğine yaklaşımları belirlemek, bu araştırma açısından kurum ve kuruluşlara kaynak oluşturmak bu araştırmanın önemini oluşturmaktadır. Araştırmanın bulguları doğrultusunda sektör çalışanlarının işçi sağlığı ve iş güvenliği kültürüne olan yaklaşımları ortaya koyulmuştur. Ayrıca yapılan çapraz tablolama analizi ile iş güvenliği eğitimi alan çalışanların almayanlara kıyasla işçi sağlığı ve iş güvenliği kültürüne karşı daha pozitif bir yaklaşım sergilediği tespit edilmiştir Daha fazlası Daha az

Çalışma ortamındaki güvenlik, iletişim, işletme güvenilirliği ve sorumluluk değerlendirmesi ölçeği'nin türkçe geçerlik ve güvenirliği

Zehir Erdem, Sümeyye

Yüksek Lisans | 2019 | Sağlık Bilimleri Enstitüsü

ÖZETAmaç: Çalışma Ortamındaki Güvenlik, İletişim, İşletme Güvenilirliği ve Sorumluluk Değerlendirmesi Ölçeği'nin Türkçe geçerlilik ve güvenirliğini yapmaktır. Yöntem: Metodolojik tipte tasarlanan çalışma, 28 Ağustos-31 Ekim 2019 tarihleri arasında bir Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık meslek mensuplarının oluşturduğu 293 çalışanla yürütülmüştür. Örneklem dışında olan 5 sağlık meslek mensubu ile pilot çalışma, 30 çalışan ile 2-4 hafta sonra tekrar test uygulaması yapılmıştır. Veri toplama süresinde Çalışan Tanıtıcı Formu, Çalışma Ortamındaki Güvenlik, İletişim, İşletme Güvenilirliği ve Sorumluluk Değerlendirmesi Ölçeği . . .kullanılmıştır. İstatistiksel analizler için IBM SPSS 22 programı kullanılmıştır. Çalışma verileri değerlendirilirken tanımlayıcı istatistiksel metotlar (ortalama, standart sapma, medyan, frekans, oran, minimum, maksimum) kullanılmış, 0,05 anlamlılık düzeylerinde değerlendirilmiştir. Ölçeğin geçerlilik değerlendirmesinde dil geçerliliği, kapsam geçerliliği (Polit&Beck tekniği), yapı geçerliliği (faktör analizi), yüzey geçerliliği ve görünüm geçerliliği güvenirlik değerlendirmesinde değişmezlik (test-tekrar test güvenirliği) ve iç tutarlılık (Cronbach Alpha Güvenirlik katsayısı) analizleri yapılmıştır.ABSTRACTAim: The aim of the study is to check the validity and reliability of the Safety, Communication, Business Reliability and Responsibility Assessment Scale in the Work Environment in the Turkish Language. Method: Designed in a methodological type, the study was conducted between June 01 and August 31, 2019, with 293 employees comprised of healthcare professionals working in a Training and Research Hospital. A pilot study was conducted with 5 healthcare professionals out of the sample, and 30 employees were retested after 2-4 weeks. During the data collection period, Employee Identifier Form, Security in Business Environment, Communication, Business Reliability and Responsibility Evaluation Scale were used. IBM SPSS 22 program was used for statistical analysis. While evaluating the study data, descriptive statistical methods (mean, standard deviation, median, frequency, rate, and minimum, maximum) were used and the data were evaluated at 0.05 significance levels. Language validity, content validity (Polit & Beck technique), structure validity (factor analysis), surface validity and appearance validity analyzes were performed in the validity assessment of the scale. In the reliability assessment of the scale, invariance (test-retest reliability) and internal consistency (Cronbach Alpha Reliability coefficient) analyzes were performed Daha fazlası Daha az

Bakım onarımda iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının önemi, bu sektörde çalışanların farkındalıklarının değerlendirilmesi

Gök, Hüseyin

Yüksek Lisans | 2017 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

İş sağlığı ve güvenliği, çalışanların iş kazalarına uğramaları veya meslek hastalıklarına tutulmalarını önlemek için, özellikle tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalışanların bir güvencesi konumundadır. Türkiye’nin ölümlü iş kazaları konusunda yüksek bir orana sahip olması, İSG’nin üzerinde özenle durulması gerektiğini göstermektedir. 30 Haziran 2012 tarih ve 28339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği kanunu işle bağlantılı olan veya işin yürütümü sırasında ortaya çıkan kaza ve yaralanmaların, çalışma ortamında bulunan risklerin önlenmesi ve önlenemeyen riskleri asgari sevi . . .yeye indirerek sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının sağlanmasını amaçlamaktadır. Bakım onarım çalışmaları tüm iş yerlerinde olan ayrıca yüksek risk taşıyan işlerdir. Bakım, üretimin veya hizmetin devamını sağlamak, yüksek kalitede hizmet vermek ve ürün oluşturmak için önemli bir yere sahiptir. Düzenli ve periyodik bakım, çalışan ekipman veya makineler ve çalışılan ortamın güvenliği açısından büyük öneme sahiptir. Eksik yapılan veya düzenli yapılmayan bakım, çalışılan ortamda tehlikeli durumlara, kazalara ve sağlık problemlerine yol açar. İş kazalarının meydana gelmesinde iş yerindeki çeşitli teknik kusurların yanı sıra çalışanların İSG eğitiminin olmaması veya az olması tetikleyici ana faktör olmaktadır. Bu eksikliklerin giderilmesinin en etkili yolu çalışanların sadece mesleki beceri eğitimi değil İSG eğitimini de almalarının sağlanmasıdır. İş sağlığı ve güvenliği eğitiminin amacı, işyerlerinde sağlıklı ve güvenli bir ortamı temin etmek, iş kazalarını ve meslek hastalıklarını azaltmak, çalışanları yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve iş sağlığı ve güvenliği bilinci oluşturarak uygun davranışlar kazandırmaktır. Bu çalışmada, bakım onarım sektöründeki İSG uygulamalarının önemine değinilerek bu sektörde çalışanların farkındalıklarının değerlendirilmesi yapılarak İSG’ye verilen önemin artmasına katkı sağlayacağı düşünülmektedir Daha fazlası Daha az

Nanoteknoloji farkındalığının iş sağlığı ve güvenliğine etkisi

Gürsu, Nurgül

Yüksek Lisans | 2017 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

Bu araştırma konusunun seçilmesindeki asıl amaç; Nanoteknolojinin gelişmesi hayatımızda kolaylıklar kattığı gibi iş hayatımız için de birçok artısı olmaktadır. Bu da bize “Nanoteknoloji – iş sağlığı ve güvenliği nasıl bir ilişki içinde?”, “bu alanda sağladığı avantajlar, dezavantajlar neler?” Sorularını doğurmaktadır. Bu çalışma tercih edilirken bu soru sorularak ilerleyiş bu soruya cevap aranarak geliştirilmiştir. Gelişen teknoloji olan nanoteknoloji ve üretilen nanomalzemeler birçok yeni özelliği ile çalışma koşullarımızı iyileştirmesi, yaşadığımız hayatı daha kaliteli kılması için birçok avantaj kadar birçok riski de beraberinde . . . getirmektedir. Bu sebeple yeni ve gelişen bu teknolojinin tüm riskleri göz önünde bulundurulup konuyla ilgili çalışmalar sürdürülmelidir. Tabiki de riskler üzerinde durulurken sağladığı avantaj ve kolaylıklar göz ardı edilmemelidir. Hayatımızın her alanında güvenlik önceliğimiz olmuştur. Bir birey çalıştığı ortamda güven içinde işini yapması hem ruhsal sağlığını korurken hem de işletme için üretim kalitesini arttırarak olası iş kazalarını önleyip, dolaylı yoldan üretim maliyetini de azaltmaktadır. Bu sebeple çalıştığımız ortamda, işimizi yaptığımız sürede iş sağlığı ve güvenliğimizi sağlamak gerekmektedir. Nanoteknoloji – iş sağlığı ve güvenliği alanındaki ilişkilerine bakılması anket çalışmayla incelenmeye çalışılmıştır. Araştırmanın ana kütlesini Balıkesir ilinde çalışan belediye personelleri oluşturmaktadır. Olasılıklı olmayan örneklem yöntemine göre uygunluk temelinde seçim yapılmış ve çalışan personele toplam 310 adet anket dağıtılmıştır. Dağıtılan anketlerden 301 adet örnekleme ulaşılmıştır. Araştırma anket yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Önceden hazırlanan anket formları, belediyelere tek tek gidilerek çalışan personellere birebir ulaştırılmıştır. Araştırmada çalışanlara toplam iki adet ölçek ve form sunulmuştur. Bu çalışmada hazırlanan anket soruları ile Nanoteknoloji farkındalığı ölçülürken bir yandan çalışanların iş sağlığı ve güvenliği bilgi düzeyi de ölçülmeye çalışılmıştır. ix Sonuç olarak nanoteknoloji iş sağlığı ve güvenliğini %17,5 ‘lik bir oranda açıklıyor bu modelimize göre, Nanoteknoloji ile iş sağlığı ve güvenliği arasında pozitif yönlü % 42,2 lik orta kuvvetli bir ilişki vardır. Yani nanoteknolojinin 1 birimlik artışı İş Sağlığı ve Güvenliği üzerinde %42.2 ‘lik bir artış göstermektedir. Başka bir deyişle nanoteknoloji algısında bir artış olduğunda iş sağlığı ve güvenliği algısının artabileceği belirlenmiştir. Dünyada bu alanda birçok çalışmalar yapılırken ülkemizde yeni yeni bu alanda başta TÜBİTAK olmak üzere, belirli üniversiteler, kamu kuruluşları ve büyük şirketler aracılığıyla çalışmalar yapılmaktadır Daha fazlası Daha az

Paketleme Makineleri İmalat Sektöründe Risk Değerlendirme

Ahmet AKÇAY

Diğer | 2023 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

Paketleme makineleri gıda, ilaç, kozmetik ve diğer sektörlerde yaygın olarak kullanılan önemli bir üretim aracıdır. Ancak bu makinelerin kullanımı, çalışanların sağlık ve güvenliğine zarar verebilecek iş güvenliği riskleri içermektedir. Bu nedenle, personellerin güvenliğini sağlamak için paketleme makinelerinin çalışma güvenliğine ilişkin bir risk analizi gereklidir. Paketleme makinelerinin çalışma güvenliği risk analizinin amacı, makinelerin kullanımlarından kaynaklanan tehlikeleri tespit etmek, bu tehlikeleri değerlendirmek ve riskleri azaltmak için gerekli önlemleri uygulamaktır. Bu analiz, çalışanların sağlığı ve güvenliği açısı . . .ndan oldukça önemlidir ve paketleme makinelerini yapım aşamasında ve sonrasında doğabilecek riskleri en aza indirmeyi amaçlar. Paketleme makineleri ile ilgili çeşitli tehlikeler vardır. Bu tehlikeler arasında parmakların kırılması veya kesilmesi, sıkışma ve ezilme tehlikeleri, yanma veya patlama tehlikeleri, sıvı veya kimyasallarla temastan kaynaklanabilecek cilt veya göz yanıkları, gürültü ve titreşim nedeniyle işitme kaybı, nefes almada güçlük ve benzeri tehlikeler yer alır. Paketleme makinelerinin çalışma güvenliğine ilişkin bir risk analizi yapılırken, öncelikle potansiyel tehlikeler belirlenmelidir. Bu aşamada makinelerin tasarım özellikleri, çalışma prensipleri ve üretim amaçları hakkında detaylı bilgi almak önemlidir. Analiz yapılırken makinelerin çalışma ortamı kadar çalışanların deneyim ve eğitim düzeyi de göz önünde bulundurulmalıdır. Tespit edilen riskler olası sonuçları ve sıklıklarına göre değerlendirilmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır. Paketleme makinelerinin operasyonel güvenlik riskleri çeşitli önlemlerle azaltılabilir. Bu önlemler arasında makinelerin düzenli bakım ve onarımları, çalışanların eğitimi, koruyucu ekipmanlar vb. hepsini bu çalışma kapsamında irdelenecektir Daha fazlası Daha az

Kamu Kurumuna Ait Bir Devlet Hastanesinin Risk Değerlendirmesi: İzmir İlinde Bir Uygulama

Erhan Karahan

Diğer | 2023 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

Her yıl dünyanın dört bir yanında çeşitli sektörlerde binlerce insan, risk değerlendirmelerinin yapılmaması veya yetersiz uygulanması nedeniyle işle ilgili kazalar ve hastalıklar nedeniyle yaralanıyor veya ölüyor. Bu çalışmanın amacı, yukarıda bahsedilen sakatlık ve ölüm oranlarını azaltmak ve riskleri kabul edilebilir seviyelere indirmek için gerekli risk yönetimi önlemlerini alarak insanoğluna yakışan bir çalışma ortamı oluşturmaktır. Bir kamu hastanesinin belirli bir birimini sorumlu bir kişinin gözetiminde yöneten, tehlike ve riskleri belirleyen, alınacak önlemleri önceliklendiren ve gerekli düzeltici ve önleyici eylemlerin uygu . . .lanmasını öneren bu çalışma 5x5 matris yöntemi kullanılarak hazırlanmıştır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu çerçevesinde hastane yönetici ve personelinin yapılan faaliyetlerin yasal bir zorunluluk olarak değil, sağlık ve güvenliklerinin sağlanması için yapıldığının farkında oldukları, moralleri ve motivasyonlarının çok iyi seviyede olduğu ve güçlü bir takım ruhuna sahip olduğu gözlenmiştir Daha fazlası Daha az

Ürün Dağıtım Depolarında Risk Analizi Uygulamaları

Murat Koska

Diğer | 2023 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

Lojistik süreçlerinde önemli bir rolü olan ürün dağıtım depolarının temel işlevi, satışa hazır durumdaki ürünleri pazara yönlendirmede uygun stoklama ve bu stokları optimum koşullarla yönetme imkanı sağlamasıdır. Bir ürün dağıtım deposunda gerçekleştirilen faaliyetlerin bütünü, taşıma ve istifleme sistemlerinin, makinaların, rafların, teçhizatın, otomasyon ve bilgi işlem sistemlerinin iş gücüyle doğru koordinasyonu ve optimizasyonu olarak tanımlanabilir. Doğru planlanmış ve süreçleri sistematik yürütülen ürün dağıtım deposu faaliyetlerinde, ürünlerin depo içindeki lokasyonlarına belirlenmiş rotaları içerisinde doğru ve zamanında akt . . .arımı güvenli ve hızlı biçimde sağlanır. Depo faaliyetlerinin hızlı, güvenli ve sürdürülebilir yürütülmesi için süreçe ait tehlike ve risklerin tanımlanması, bunlara dair önlemlerin alınması önemlidir Daha fazlası Daha az

Mobilya Üretim Tesislerinde Risklerin Belirlenmesi ve Risk Analiz Çalışması Oluşturulması

Efkan Efe

Diğer | 2023 | İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

Ahşap ve mobilya imalatı ülkemizde ve İzmir’de önemli bir sektör olarak yer almaktadır. Mobilya sektöründe kullanılan makineler teknolojiyle birlikte sürekli gelişmiştir. Çok çeşitli ürün yelpazesine sahip olan mobilya sektörü iş güvenliği açısından tehlikeli sınıfta yer almaktadır. Alanda kullanılan makine ve ekipmanlar, çalışanların maruz kaldığı gürültü, toz ve kimyasallar iş sağlığı ve güvenliğinin bu sektörde ne kadar önemli ve riskli olduğunun bir göstergesidir. Mobilya sektörü; iş kazalarının en çok yaşandığı işyerlerinin sıralamasında maden, inşaat, nakliyat, metal sektörlerinden sonra 5. sırada gelmektedir. Bu açıdan çalışm . . .ada; ahşap ve mobilya imalatı yapan bir işyerinde mevcut risklerin belirlenmesi ve son olarak tespit edilen risklerin ortadan kaldırılması veya en aza indirilmesi için analizlerin yapılması ve önerilerde bulunulması yer alacaktır. Daha fazlası Daha az

İşletmelerde kişiler arası iletişim, iş verimliliği ve iş doyumu değerlendirme ölçeği geliştirilmesi

Kına, Barış

Yüksek Lisans | 2018 | Fen Bilimleri Enstitüsü

ÖZETÇalışma yaşamı kalitesi, bir çalışanın işyeri ile ilgili farklı konulardaki algılamasını ortaya koymaktadır. İşyeri ile ilgili bu algılamaların, çalışanın işinden memnun olma, çalıştığı işletmede uzun yıllar çalışma arzusu ve iş verimliliği üzerinde etkileri olacaktır. Bu araştırmanın amacı, işletmelerde çalışan bireylerin kişilerarasındaki iletişimlerini, iş verimliliği ve iş doyumunu ortaya koyacak değerlendirme ölçeği geliştirilerek, geçerlik ve güvenirlik çalışması yapmaktır. “İşletmelerde Kişiler Arası İletişim, İş Verimliliği ve İş Doyumu Değerlendirme Ölçeği” hazırlanmıştır. Otuz beş maddeden oluşturulmuş anket 100 çalışa . . .n üzerinde yapılan pilot uygulama ile 21 maddeye indirgenmiştir. Ölçekte 7’li likert kullanılarak katılımcıların memnuniyet ve önemlilik düzeyi ayrı ayrı sorgulanmıştır. Ölçeğin alt faktörleri belirlenerek dört alt boyuta (iş kalitesi ve geliştirme, iş tatmini, işte eşitlik, kişilerarası iletişim) ayrılmıştır. Ölçeğin hem tümü için hem de alt faktörleri için güvenilir olduğu sonucuna varılmıştır. Ölçeğin tümüne ilişkin toplam madde korelasyonu Kaiser-Meyer-Olkin ,907, Barlett küresellik testi (X21297,451 Serbestlik derecesi 210 p,000), güvenirlik katsayıları Cronbach Alfa ,934 bulunmuştur. Çalışmanın ikinci aşamasında 350 hastane çalışanı üzerinde anket uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS veri analiz programı ile analiz edilmiştir. Ayrıca katılımcıların cinsiyet, yaş, medeni durum, çalışma durumu, gelir düzeyine göre ölçek alt başlıklarında farklılıkları belirlenmiştir. Geliştirilen ölçeğin farklı işletmelerde kullanılarak İş Sağlığı ve Güvenliği kapsamında analiz ve takiplerin yapılabileceği görüşündeyiz.ABSTRACTThe quality of work life reveals an employee's perception of the workplace in different contexts. These perceptions about the workplace, being satisfied with the work of the employee, will have long-term desire to work and effects on the work efficiency. The aim of this study was to develop an assessment scale that will reveal the communication between individuals working in enterprises, job productivity and job satisfaction and to conduct validity and reliability studies. “Interpersonal Communication, Business Efficiency and Job Satisfaction Rating Scale” was prepared. The questionnaire, composed of thirty-five items, was reduced to 21 items by piloting over 100 employees. Satisfaction and importance of the participants were questioned separately using a 7-point Likert scale. Four sub-dimensions (job quality and development, job satisfaction, equality, interpersonal communication) were identified by determining the sub-factors of the scale. It was concluded that the scale was reliable for both all and sub factors. The total item correlation for the whole scale was found by Kaiser-Meyer-Olkin, 907, Barlett sphericity test (X2 1297,451, degree of freedom 210 p .000), and reliability coefficients CronbachAlfa, 934. In the second phase of the study, the questionnaire was applied to 350 hospital workers. The obtained data were analyzed by SPSS data analysis program. In addition, the participants' gender, age, marital status, working status, income level differences in the sub-headings were determined. We believe that the developed scale can be used in different enterprises to make analyzes and follow-ups in the context of Occupational Health and Safety Daha fazlası Daha az

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms