Orta zincirli yağ asitleri 6-12 karbonlu yağ asitlerinden oluşur ve sindirimleri için pankreas
enzimlerine ya da safra tuzlarına gereksinim duymazlar. İnce bağırsağa ulaştıklarında
yağ asidi formunda olduklarından hemen karaciğere taşınır ve karaciğerde metabolize
edilirler. Orta zincirli yağ asitlerinin sindirilmesindeki bu farklılık pek çok hastalığın
tedavisine ışık tuttuğu için son derece önemlidir. Orta zincirli yağ asitleri son yıllarda
epilepsi, obezite, anoreksiya nevroza, yağ metabolizması bozuklukları, inflamatuvar
bağırsak hastalıkları ve tip 2 diyabet gibi bazı kronik hastalı ...Daha fazlası
Amaç: Baş boyun kanserli hastaların yaşadıkları beslenme problemlerinin değerlendirilmesidir. Gereç ve Yöntem: Çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden tanımlayıcı kalitatif tasarım yöntemi kullanılmıştır. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Polikliniğine gelen 14 baş boyun kanserli hasta çalışmanın örneklemini oluşturmuştur. Bireylerle yüz yüze görüşme yapılmıştır. Örneklem yeterliliği açısından, hastalardan elde edilen veriler tekrarlama sürecine girinceye kadar veri toplanmaya devam edilmiştir. Araştırmanın yürütüleceği kurum ve etik k ...Daha fazlası
Yoğun bakım ünitelerinde anksiyete ve ağrıya özellikle mekanik ventilatör desteği alan hastalarda sıkça rastlanmaktadır. Hastaların ventilatör ile uyumsuzluklarını, anksiyetelerini, ağrılarını ve yoğun bakım anılarını hatırlamalarını azaltmak, endotrakeal tüp, vasküler kateter gibi araçları çıkarmalarını önlemek, hasta bakım hizmetlerinin yeterliliğini arttırmak, hasta bakım hizmeti verenleri hastanın ajite hareketlerinden korumak amacıyla yoğun bakım ünitelerinde sedasyon ve analjezi uygulanmaktadır. Yoğun bakım ünitesinde yatan hastaların deneyimledikleri ağrının yönetiminde çeşitli analjezi ...Daha fazlası
Amaç: Bu çalışmada çocukluk çağında büyüme hormonu (BH) tedavisi alan olguların klinik özelliklerinin incelenmesi ve tedaviye yanıtı etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: BH tedavisi alan olgulara ait veriler geriye dönük olarak incelenmiştir. Olguların tanı, yaş, cinsiyet, BH tedavi dozları ile tedavi öncesi ve sonrasındaki antropometrik ölçümleri, puberte evreleri, büyüme hızları, hedef boyları (HB), tahmini erişkin boyları (TEB) ve kemik yaşları (KY) kaydedilmiştir. Bulgular: Toplam 347 olgudan (232 kız, 115 erkek) 255’nin izole büyüme hormonu eksikliği (İz ...Daha fazlası
Amaç: Üniversite döneminde aile ile yaşama ya da aileden ayrı yaşama öğrencilerin
farklı psikolojik semptomlar ile karşılaşmasına sebep olmaktadır. Bu çalışmanın amacı
Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü’nde okuyan öğrencilerde aile ile ya da aileden ayrı
yaşamanın, öğrencilerde yaşam kalitesi, depresyon, anksiyete ve stres üzerine etkilerinin
karşılaştırılmasıdır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 112’si (%75.2) ailesinden ayrı yaşayan,
37’si (%24.8) ailesi ile yaşayan olmak üzere toplam 149 Fizyoterapi ve Rehabilitasyon
Bölümü öğrencisi (ortalama yaş;19.49±1.04) dâhil edildi. Ailesinden ayrı ...Daha fazlası
Amaç: Trikomoniyazın güncel tedavisinde 5-nitroimidazol türevleri (metronidazol, ornidazol) kullanılmasına rağmen, Trichomonas vaginalis türlerinin metronidazole karşı direnç geliştirdiği yaklaşık 50 yıldır bilinmektedir. Bu nedenle trikomoniyaz tedavisinde uzun süredir alternatif tedavi yöntemleri araştırılmaktadır. Bu çalışmada çörek otu yağının Trichomonas vaginalis’e karşı in vitro etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çörek otu yağı ve metronidazolün T. vaginalis’e karşı etkinliğinin araştırılması işlemi 24 kuyucuklu hücre kültürü plaklarında dilüsyon yöntemiyle gerçekle ...Daha fazlası
Amaç: Bu çalışmanın amacı üç ilköğretim okulunda eğitim gören 10-14 yaş arasındaki
okul çocuklarında skolyoz prevalansını incelemek, skolyoz farkındalığını arttırmak
ve politika yapıcılar için veri kaynağı sağlamaktır. Gereç ve Yöntem: Kesitsel tipte
planlanan bu çalışmaya tarama yapılmasına ailesi izin veren, taramaya katılmaya
gönüllü olan öğrenciler dâhil edilmiştir (n: 963). Veri toplamada Skolyoz Tarama Formu
kullanılmış olup, Adam’s Öne Eğilme Testi (Adam’s Forward Bending Test) ve vertebra
palpasyonu yapılmıştır. Veri analizinde SPSS 22.0 (Statistical Package for Social Sciences)
...Daha fazlası
Ruhsal bozukluklarda hastalık yönetimi ve iyileşme önemli bir sorundur. Psikiyatri hemşireleri, ruhsal bozukluğu olan hastaların işlevselliklerini arttırmada farklı programlar kullanmaktadırlar. Bu programlardan biri “Hastalık Yönetimi ve İyileşme Programı”dır. Bu derlemenin amacı, ruhsal bozukluklarda uygulanan psikososyal beceri yöntemlerinden biri olan Hastalık Yönetimi ve İyileşme Programının özelliklerini ve uygulama yöntemini açıklamaktır. Hastalık Yönetimi ve İyileşme Programı, ağır ruhsal bozukluğu olan bireylere hastalıklarını yönetmek, hedefler belirlemek, tedavide depreşmeleri azalt ...Daha fazlası
Lösemiler, hematopoetik hücrelerin neoplastik değişimi ile karakterize hastalıklardandır. Bu olgu sunumunda, Akut Lenfoblastik Lösemi tanılı bir çocukta uygulanması gereken hemşirelik bakımı Neuman Sistemler Modeli yaklaşımı ve North American Nursing Diagnosis Association (NANDA) tanıları ile ele alınmıştır. Neuman Sistemler Modeline dayalı oluşturulan hemşirelik sürecinin ilk adımında, olguya ilişkin bilgiler toplanmıştır. Olgunun verileri doğrultusunda altı farklı hemşirelik tanısı konulmuş, her bir hemşirelik tanısı için beklenen hasta sonuçları, girişimler ve hemşirelik tanısı sonuçları be ...Daha fazlası
Amaç: Bu makalede; bulantı-kusmayı önlemek/ azaltmak için kullanılan alternatif yöntemlerin kanıt düzeylerine ve öneri derecelerine göre bir literatür incelemesiyle sunulması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: COCHRANE, PUBMED, Science Direct, Akademik Google veri tabanlarından, 2000 ve sonrası yayınlar incelenmiştir. Bulgular: Bulantı-kusma, klinikte ameliyat sonrası dönemde en sık karşılaşılan sorunlardan biridir. Bulantı-kusmanın olması; hastanın konforu, ameliyat sonrası komplikasyonlar, erken taburculuk, hasta memnuniyeti, yara iyileşmesi ve maliyeti olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle hastan ...Daha fazlası
Fizyoterapistlerin, mesleğin tarihçesini ve ilk günlerden beri toplum sağlığına olan katkılarını bilmeleri, mesleğin bundan sonraki hedeflerini belirlemeleri açısından oldukça önemlidir. Fizyoterapinin mesleki tarihçesi oldukça eskilere dayanmasına rağmen, modern anlamdaki tarihçe 19. yüzyılda İngiltere ve Amerika’da başlamıştır. Bu yüzyılın başında gelişen polimyelit epidemisi ve 1. Dünya Savaşı, modern fizyoterapi mesleğinin başlamasını sağlayan önemli nedenler olmuş ve mesleğin gelişimi ortopedistlerin yardımı ile gerçekleşmiştir. 19. yüzyılın sonlarına doğru teknolojinin gelişimi ve kürese ...Daha fazlası
Amaç: Bu çalışmanın amacı 18-65 yaş arası bireylerin pandemi sürecinde yaş, cinsiyet ve eğitim değişkenleri ile yaşam kalitesi ve fiziksel aktivite düzeyi arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Araştırma ilişkisel tarama desenli bir çalışmadır. Araştırmanın örneklemi 18-65 yaş arası, okuma yazma bilen ve internet üzerinden ankete ulaşabilen 350 katılımcıdan oluşturulmuştur. Veriler, Mayıs-Haziran 2020 tarihinde toplanmıştır. Katılımcıların, fiziksel aktivite düzeyleri Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi-Kısa Formu ile, yaşam kaliteleri ise Yaşam Kalitesi Kısa Formu ile ölçülmüşt ...Daha fazlası
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.