Bu çalışmada 209 akut serebrovasküler hastalıklı (SVH) hastanın (% 56.0 kadın, % 44.0 erkek; ortalama yaş 65.3 ±11.5) elektrokardiografıleri (EKG) incelenmiş. 62 olgudan oluşan kontrol grubunun EKG’leri (% 43.6 kadın, % 56.4 erkek; ortalama yaş 57,9±17.9) ile karşılaştırılmıştır.
Başvuru anında hastaların % 89.0' ında EKG anormallikleri varken bu oran kontrol grubunda % 53.2 bulundu (p
Migrenli hastalarda görülebilecek ruhsal durumları araştırmak için 20 Migrenli hastaya SCL-90, Hamilton Anksiyete Ölçeği, Hamilton Depresyon Ölçeği ve Maudsley Obsesyon Kompulsiyon Değerlendirme Ölçeği uygulandı. Elde edilen sonuçlar kontrol grubuyla karşılaştırıldı. Migrenli hasta grubunda, normal kişilere oranla daha yüksek anksiyete, depresyon, somatizasyon ve obsesyon kompulsiyon puanlan olduğu saptandı.
In order to assess psychological problems in patients with migraine, Symptom Check List-90, Hamilton Anxiety Rating Scale, Hamilton Depression Rating Scale and Maudsley Obsessive Compulsiv ...Daha fazlası
Bu çatışmada kliniğimizde 1992-1995 yıllan arasında yatarak tedavi gören 8 torakal kora atrofisi olgusu incelendi. Hastalarda torakal kord atrofısinin derecesi ile semptomların başlama süresi arasında bir ilişkinin olmadığı görüldü. Kord atrofisinin semptomların önüne geçtiği tespit edildi.
In this study, 8 thoracal cord atrophy cases that had been admitted in our clinic between the years 1992 and 1995 have been investigated. It was seen that there was no correlation between the degree of cord atrophy and duration of symptoms. Cord atrophy was proved to precede clinical manifestations.
Santral sinir sisteminin oldukça nadir görülen konjenital vaskülcr malformasyonlar grubundan olan kavernomalar; epileptik nöbet yakınması ile başvuran ve cerrahi olarak tedavi edilen bir olgu nedeniyle literatür ışığında gözden geçirildi.Anahtar Kelimeler: Kavernoma, kavernöz hemanjiorna, konjenital vasküler malformasyon.
In this article we prcsented a patient \vith a congenital cavernoma which was a rare congenital vascular rnalfornıation. Patient suffering from epileptic seizures have been operated. Key Words: Cavernoma, cavernous hemangiotna, congenital vascular rnalfornıation.
Normal kişilerden elde edilen görsel uyarılmış potansiyellerde cinsiyet, vijilans, 10 ve beyin matürasyonuna bağlı farklılıkların olabileceğini belirten araştırmalar vardır. Bu çalışmamızda 10, vijilans ve yaş açısından homojen olarak kabul edilebilecek 11 kız ve 11 erkek Tıp Fakültesi son sınıf öğrencisinde, dama taşı patterni ile görsel uyarılmış potansiyeller çalışıldı. Değerlendirmeye aldığımız P100, ATİ dalgalarının latens ve amplitüdlerinde cinsiyetler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı.
Some authors reported that there are hemispheric asymmetric visual evoked poten ...Daha fazlası
Zn ve Cu gibi eser elementlerin epilepsi oluşumunda önemini araştırmak için 36 epileptik ve 36 sağlıklı kişide serum Cu ve Zn değerleri araştırıldı. Epilepsi grubunda serum Cu ve Zn değerleri sağlıklı gruba göre düşük olmasına rağmen bu istatistiksel anlam taşımıyordu.
In this study we evaluated serum Cu and Zn levels in 36 patients \vith epilepsy and 36 healthy persons in order to search importance of trace elements in epilepsy . Serum Zn and Cu levels in patients with epilepsy were lower then healthy persons. But it wasn't statistically signifıcant.
Anaflaksi, enflamatuar reaksiyon ve gecikmiş tip aşırı duyarlılıktaki rolleri kanıtlanmış olan mast hücrelerinin beyin dokusundaki fonksiyonları, lokalizasyonları, fizyolojik ve patolojik olaylardaki rolleri giderek daha fazla araştırılmaktadır. Bu çalışmada, eter anestezisi uygulanan ratlarda, mast hücrelerinin beyin hemisferleri ve cinsiyetler arasındaki sayısal farkları ile lokalizasyonlarının incelenmesi amaçlandı. 10 erkek, 10 dişi, 20 adet albino rat eter anestezisi ile uyutulduktan sonra beyinleri disseke edilerek, sağ ve sol hemisferlerine ayrıldı. %10’luk formalinle fikse edilerek her ...Daha fazlası
Spastik çocuklar Demeği Isparta şubesine başvuran 55'i kız, 60'ı erkek toplam 115 sercbral palsili (SP) basta çalışmaya alındı. SP nedeni olarak bulduğumuz doğum öncesi faktörler: mikrosefalı (%4), ikiz eşi (%4), gebelikte ilaç kullanımı (%2), maternal enfeksiyon (%2). ailede SP öyküsü (%2) ve diabetik anne (%1) idi. Doğum sırası etkenler içinde en sık rastlanan: %37 ile doğum asfiksisi olup bunu %14 ile düşükgestasyonelyaş ve ağırlık ve %3 ile sûrmatürite izlemekteydi. SP'nin doğum sonrası nedenleri olarak da hastalarımızın %7'sinde hiperbiluribinemi. %5'inde ateşli hastalık öyküsü, %3'ünde k ...Daha fazlası
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.