Yoğun bakım ünitelerinde yatan hastalar yaşam fonksiyonları için destek gereken,
kendi gereksinimlerini karşılayamayan ve özel bakım gerektiren hastalardır. Özel bakım
gerektiren bu hastaların yabancı bir ortamda olmaları, bilinci kapalı ya da entübe
olmaları nedeniyle iletişim güçlükleri çekmektedirler. Ne yazık ki yoğun bakımlardaki
iş ve teknik ekipmanların yoğunluğu nedeniyle çoğunlukla cihazlarla ve hastaların
fiziksel yönüyle ilgilenilmektedir. Yoğun bakımda çalışan hemşireler, hastaların iletişim
ihtiyacını gözardı etmemeli ve iletişim kurmak için zaman ayırmalıdır.
Patients, who ...Daha fazlası
Sanat, toplumsal yapı içerisinde varlık gösteren beşeri bir olgudur dolayısıyla her sanat yapıtı, üretildiği toplumdan izler taşımaktadır. Bu çerçevede sanat ve toplum arasında güçlü bir ilişki bulunmaktadır. Sanat ve toplum arasındaki ilişki, bir noktada ideolojik çözümleme yapmayı gerektirmektedir. Her sanat yapıtı, görece olarak az ya da çok ideolojik unsurlar barındırmaktadır ve çoğu zaman iktidar yapılanmalarının etkisine açıktır. Bu bağlamda sanat eserlerinin hakim ideolojiyi yeniden ürettiği ve propaganda faaliyetlerinde etkili olarak kullanılabildiği görülmektedir. Yapılmış olan bu çal ...Daha fazlası
Anaflaksi, enflamatuar reaksiyon ve gecikmiş tip aşırı duyarlılıktaki rolleri kanıtlanmış olan mast hücrelerinin beyin dokusundaki fonksiyonları, lokalizasyonları, fizyolojik ve patolojik olaylardaki rolleri giderek daha fazla araştırılmaktadır. Bu çalışmada, eter anestezisi uygulanan ratlarda, mast hücrelerinin beyin hemisferleri ve cinsiyetler arasındaki sayısal farkları ile lokalizasyonlarının incelenmesi amaçlandı. 10 erkek, 10 dişi, 20 adet albino rat eter anestezisi ile uyutulduktan sonra beyinleri disseke edilerek, sağ ve sol hemisferlerine ayrıldı. %10’luk formalinle fikse edilerek her ...Daha fazlası
Spastik çocuklar Demeği Isparta şubesine başvuran 55'i kız, 60'ı erkek toplam 115 sercbral palsili (SP) basta çalışmaya alındı. SP nedeni olarak bulduğumuz doğum öncesi faktörler: mikrosefalı (%4), ikiz eşi (%4), gebelikte ilaç kullanımı (%2), maternal enfeksiyon (%2). ailede SP öyküsü (%2) ve diabetik anne (%1) idi. Doğum sırası etkenler içinde en sık rastlanan: %37 ile doğum asfiksisi olup bunu %14 ile düşükgestasyonelyaş ve ağırlık ve %3 ile sûrmatürite izlemekteydi. SP'nin doğum sonrası nedenleri olarak da hastalarımızın %7'sinde hiperbiluribinemi. %5'inde ateşli hastalık öyküsü, %3'ünde k ...Daha fazlası
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.